şundan ödat, eskimiş (a:fa:ki)Arapça Â¥f¥®³ 1 . Gereksiz, önemsiz (söz): "Birazcık şundan sohbetten sonrasında orada...
şundan
ödat, eskimiş (a:fa:ki)Arapça Â¥f¥®³
"Birazcık şundan sohbetten sonrasında oradan kalktık."- A. Rasim.
2 . Bir kaynağa dayanmayan, hayalî.
Sebep: yazı boyutu
AFAKİ sıt: (ar. şundan).
Büyük L.
*1. Belli bir amacı olmayan, dayanıksız söz, konuşma için kullanılır; dereden tepeden: Şundan bir konuşma.
*2.Esk. Mekke'ye yalnız hac amacıyla giden, Mekke'de devamlı oturmayan, yabancı.
*Fels. NESNEL'in eski eşanlamlısı. (XX. yy. başlannda, fransızca objectif teriminin karşılığı olarak kullanılmıştır.)
Büyük L.
*2.Esk. Mekke'ye yalnız hac amacıyla giden, Mekke'de devamlı oturmayan, yabancı.
*Fels. NESNEL'in eski eşanlamlısı. (XX. yy. başlannda, fransızca objectif teriminin karşılığı olarak kullanılmıştır.)
AFAKİ a. (fr. aphakie).
Büyük L.
Oftalmol. Göz- merceğinin doğuştan yokluğu ya da sonradan yok oluşu.
Büyük L.
Oftalmol. Göz- merceğinin doğuştan yokluğu ya da sonradan yok oluşu.
YORUMLAR