aslolan -slı isim Arapça a¹l 1 . Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı: "Bir belgenin aslı."- . 2 . Kök, köken,...
aslolan -slı
isim Arapça a¹l
1 . Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı:
2 . Kök, köken, :
"Yazının aslı resimdir."- .
3 . Gerçeklik:
"Bu haberin aslı yok."- .
4 . Soy, nesep:
"İnsan, dedi, aslını unutmamalıdır."- S. F. Abasıyanık.
5 . ödat Gerçek, esas:
"Fakat benim aslolan niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek."- A. umut.
6 . ödat Bir şeyin temelini oluşturan, ana.
7 . ödat Aranılan nitelikleri en fazlaca kendinde toplamış olan:
"Aslolan sanat budur."- .
8 . ödat Bir görevde devamlı bulunan, yedek karşıtı:
"Aslolan jüri üyesi toplantıya gelmediğinden yedek üye çağrıldı."- .
9 . zarf (a'sıl) Hakkaten, gerçek olarak:
"Bana ümit vermeye çalışıyor fakat aslolan onun teskin edilmeye ihtiyacı var."- A. umut.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
aslolan azmaz, bal kokmaz aslı çıkmak aslı faslı yok aslına bakmak
Birleşik Sözler
aslolan nüshaaslolan sayılar
YORUMLAR