Besinlerin yapısı hakkında bilgi verir misiniz? Tüm canlılar hayatlarını sürdürebilmek için gıda maddelerini tüketmek zorundadırl...
Besinlerin yapısı hakkında bilgi verir misiniz?
Tüm canlılar hayatlarını sürdürebilmek için gıda maddelerini tüketmek zorundadırlar. Bir takım canlılar bu besinlerin çoğunu kendi vücutlarında üretirler. Bu şekilde canlılara ototrof denir. Bir sürü diri ise lüzumlu gıdaları dış ortamdan hazır alabilmek zorundadır. Bu şekilde canlılara ise heterotrof denir.
Besinler diri vücudunda; lüzumlu enerjinin kazanılmasında, yapı maddesi temininde, yıpranan kısımların onarılmasında ve tüm vücutta düzenlemenin sağlanmasında kullanılır.
Besinler; kimyasal yapılarına bakılırsa, organik besinler ve inorganik besinler diye ayrılır. Elde ediliş larına bakılırsa, bitkisel besinler ve hayvansal besinler diye ayrılır. Görevlerine bakılırsa ise üç tür gıda vardır.
Organik Besinler
Karbonhidratlar, proteinler, yağlar ve vitaminlerdir. Cansız ortamda bulunmayıp, ama canlıların vücutlarında üretilirler. (Günümüzde, değişen teknolojinin gelişmesiyle bir takım vitaminler fabrikalarda bileşik olarak üretilebilmektedir). Tüm organik besinlerin temel yapısını karbon atomları oluşturur. Çoğunda karbonun yanında oksijen ve hidrojen de mevcuttur. Karbonhidrat, yağ ve proteinler enerji elde etmek için kullanılabilir. Hücre mecburi kalmadıkça proteinleri enerji membaı olarak kullanmaz. Çünkü proteinlerin esas görevi hücre, bundan dolayı diri yapısına katılmak ve enzim olarak vazife yapmaktır.
Bu üç temel besinin enerji verimliliği farklıdır. 1 gram karbonhidrat yakılınca 4,2 K.cal, 1 gram protein yakılınca 4,3 K.cal ve 1 gram yağ yakılınca 9,5 K.cal enerji açığa çıkarırlar. Hücrelerde bu enerjinin bir kısmı ATP nin bağlarına aktarılırken bir bölümü de ısı olarak ortama verilir. Böylelikle hem vücut ısısı oluşturulur, hem de kimyasal reaksiyonlara enerji sağlanır.
Su ve madensel tuzlardır. Hem diri vücudunda hem de cansız ortamda mevcuttur. Minik moleküllü olup, sürekli ve yeterince bulunurlar.
Mineraller
İnorganik maddelerdir. Sindirilmeden doğrudan olarak kana alınırlar. Enzimlerin yapısına katılırlar. Vitaminlerle beraber düzenleştirici olarak vazife yaparlar. Vücudumuzda Cl, P, S ve N elementlerinin asit bileşikleriyle Na, K, Ca, Mg, Fe, Mn ve Cu metallerinin baz özelliğindeki bileşiklerine rastlanmaktadır.
Organizmada az da olsa 15 kadar mineral maddeye gereksinim duyulur. Mineral maddelerin vücut içindeki görevlerini üç başlık altında toplayabiliriz:
1. Vücut içindeki bir sürü enzimin ve hemoglobin şeklinde moleküllerin yapısını oluştururlar. Bu tür durumlar, demir (Fe) ve fosfor şeklinde elementlerdir.
2. Kemiklerin ve dişlerin düzgüsel olarak gelişmesini sağlar. Bu tür durumlar için lüzumlu olan madensel maddeler, kalsiyum (Ca), fosfor ve magnezyum (Mg) dur.
3. Vücut ve hücre sıvısının osmotik basıncını düzenler. Ekranda görülen pencereden hücre içi sıvıda sodyum (Na), klor (Cl), hücre dışı sıvıda potasyum , magnezyum (Mg) ve fosfor mevcuttur.
Su
Vücudumuzun en mühim maddelerinden biridir. Yaşa bakılırsa vücut ağırlığının %40 - %75 i sudur. Bu su dışarıdan alındığı şeklinde, vücutta ara ürün olarak oluşur. Tüm hücreler bir sulu çözeltide mevcuttur. Her türlü madde değişimin “doku sıvısı†denilen bu çözeltiyle sağlarlar.
Canlılar İçin Suyun Önemi:
BAKINIZ
Besinler diri vücudunda; lüzumlu enerjinin kazanılmasında, yapı maddesi temininde, yıpranan kısımların onarılmasında ve tüm vücutta düzenlemenin sağlanmasında kullanılır.
Besinler; kimyasal yapılarına bakılırsa, organik besinler ve inorganik besinler diye ayrılır. Elde ediliş larına bakılırsa, bitkisel besinler ve hayvansal besinler diye ayrılır. Görevlerine bakılırsa ise üç tür gıda vardır.
Organik Besinler
Karbonhidratlar, proteinler, yağlar ve vitaminlerdir. Cansız ortamda bulunmayıp, ama canlıların vücutlarında üretilirler. (Günümüzde, değişen teknolojinin gelişmesiyle bir takım vitaminler fabrikalarda bileşik olarak üretilebilmektedir). Tüm organik besinlerin temel yapısını karbon atomları oluşturur. Çoğunda karbonun yanında oksijen ve hidrojen de mevcuttur. Karbonhidrat, yağ ve proteinler enerji elde etmek için kullanılabilir. Hücre mecburi kalmadıkça proteinleri enerji membaı olarak kullanmaz. Çünkü proteinlerin esas görevi hücre, bundan dolayı diri yapısına katılmak ve enzim olarak vazife yapmaktır.
Bu üç temel besinin enerji verimliliği farklıdır. 1 gram karbonhidrat yakılınca 4,2 K.cal, 1 gram protein yakılınca 4,3 K.cal ve 1 gram yağ yakılınca 9,5 K.cal enerji açığa çıkarırlar. Hücrelerde bu enerjinin bir kısmı ATP nin bağlarına aktarılırken bir bölümü de ısı olarak ortama verilir. Böylelikle hem vücut ısısı oluşturulur, hem de kimyasal reaksiyonlara enerji sağlanır.
- Karbonhidratlar
- Yağlar
- Proteinler
- Vitaminler
Su ve madensel tuzlardır. Hem diri vücudunda hem de cansız ortamda mevcuttur. Minik moleküllü olup, sürekli ve yeterince bulunurlar.
Mineraller
İnorganik maddelerdir. Sindirilmeden doğrudan olarak kana alınırlar. Enzimlerin yapısına katılırlar. Vitaminlerle beraber düzenleştirici olarak vazife yaparlar. Vücudumuzda Cl, P, S ve N elementlerinin asit bileşikleriyle Na, K, Ca, Mg, Fe, Mn ve Cu metallerinin baz özelliğindeki bileşiklerine rastlanmaktadır.
Organizmada az da olsa 15 kadar mineral maddeye gereksinim duyulur. Mineral maddelerin vücut içindeki görevlerini üç başlık altında toplayabiliriz:
1. Vücut içindeki bir sürü enzimin ve hemoglobin şeklinde moleküllerin yapısını oluştururlar. Bu tür durumlar, demir (Fe) ve fosfor şeklinde elementlerdir.
2. Kemiklerin ve dişlerin düzgüsel olarak gelişmesini sağlar. Bu tür durumlar için lüzumlu olan madensel maddeler, kalsiyum (Ca), fosfor ve magnezyum (Mg) dur.
3. Vücut ve hücre sıvısının osmotik basıncını düzenler. Ekranda görülen pencereden hücre içi sıvıda sodyum (Na), klor (Cl), hücre dışı sıvıda potasyum , magnezyum (Mg) ve fosfor mevcuttur.
Su
Vücudumuzun en mühim maddelerinden biridir. Yaşa bakılırsa vücut ağırlığının %40 - %75 i sudur. Bu su dışarıdan alındığı şeklinde, vücutta ara ürün olarak oluşur. Tüm hücreler bir sulu çözeltide mevcuttur. Her türlü madde değişimin “doku sıvısı†denilen bu çözeltiyle sağlarlar.
Canlılar İçin Suyun Önemi:
- Su çok iyi bir çözücüdür.
- Gıda maddelerini taşır, (kan plazması olarak)
- Metabolizma vakalarını hızlandırır. Enzimler ama sulu bir ortamda çalışır.
- Vücut ısısının fazlası dışarıya suyla atılır.
- Besinlerin sindirimi suyla yapılır.
- Bir sürü kimyasal tepki için gereklidir.
BAKINIZ
Besinlerin enerji membaı hakkında bilgi verir misiniz?
Bitkisel ve hayvansal besinlerin yararları hakkında bilgi verir misiniz?
Fiillerin yapısı hakkında bilgi verir misiniz?
Bu bildiri 'en iyi yanıt' seçilmiştir.
Tüm canlılar hayatlarını sürdürebilmek için gıda maddelerini tüketmek zorundadırlar. Bir takım canlılar bu besinlerin çoğunu kendi vücutlarında üretirler. Bu şekilde canlılara ototrof denir. Bir sürü diri ise lüzumlu gıdaları dış ortamdan hazır alabilmek zorundadır. Bu şekilde canlılara ise heterotrof denir.
Besinler diri vücudunda; lüzumlu enerjinin kazanılmasında, yapı maddesi temininde, yıpranan kısımların onarılmasında ve tüm vücutta düzenlemenin sağlanmasında kullanılır.
Besinler; kimyasal yapılarına bakılırsa, organik besinler ve inorganik besinler diye ayrılır. Elde ediliş larına bakılırsa, bitkisel besinler ve hayvansal besinler diye ayrılır. Görevlerine bakılırsa ise üç tür gıda vardır.
Organik Besinler
Karbonhidratlar, proteinler, yağlar ve vitaminlerdir. Cansız ortamda bulunmayıp, ama canlıların vücutlarında üretilirler. (Günümüzde, değişen teknolojinin gelişmesiyle bir takım vitaminler fabrikalarda bileşik olarak üretilebilmektedir). Tüm organik besinlerin temel yapısını karbon atomları oluşturur. Çoğunda karbonun yanında oksijen ve hidrojen de mevcuttur. Karbonhidrat, yağ ve proteinler enerji elde etmek için kullanılabilir. Hücre mecburi kalmadıkça proteinleri enerji membaı olarak kullanmaz. Çünkü proteinlerin esas görevi hücre, bundan dolayı diri yapısına katılmak ve enzim olarak vazife yapmaktır.
Bu üç temel besinin enerji verimliliği farklıdır. 1 gram karbonhidrat yakılınca 4,2 K.cal, 1 gram protein yakılınca 4,3 K.cal ve 1 gram yağ yakılınca 9,5 K.cal enerji açığa çıkarırlar. Hücrelerde bu enerjinin bir kısmı ATP nin bağlarına aktarılırken bir bölümü de ısı olarak ortama verilir. Böylelikle hem vücut ısısı oluşturulur, hem de kimyasal reaksiyonlara enerji sağlanır.
- Karbonhidratlar
- Yağlar
- Proteinler
- Vitaminler
Su ve madensel tuzlardır. Hem diri vücudunda hem de cansız ortamda mevcuttur. Minik moleküllü olup, sürekli ve yeterince bulunurlar.
Mineraller
İnorganik maddelerdir. Sindirilmeden doğrudan olarak kana alınırlar. Enzimlerin yapısına katılırlar. Vitaminlerle beraber düzenleştirici olarak vazife yaparlar. Vücudumuzda Cl, P, S ve N elementlerinin asit bileşikleriyle Na, K, Ca, Mg, Fe, Mn ve Cu metallerinin baz özelliğindeki bileşiklerine rastlanmaktadır.
Organizmada az da olsa 15 kadar mineral maddeye gereksinim duyulur. Mineral maddelerin vücut içindeki görevlerini üç başlık altında toplayabiliriz:
1. Vücut içindeki bir sürü enzimin ve hemoglobin şeklinde moleküllerin yapısını oluştururlar. Bu tür durumlar, demir (Fe) ve fosfor şeklinde elementlerdir.
2. Kemiklerin ve dişlerin düzgüsel olarak gelişmesini sağlar. Bu tür durumlar için lüzumlu olan madensel maddeler, kalsiyum (Ca), fosfor ve magnezyum (Mg) dur.
3. Vücut ve hücre sıvısının osmotik basıncını düzenler. Ekranda görülen pencereden hücre içi sıvıda sodyum (Na), klor (Cl), hücre dışı sıvıda potasyum , magnezyum (Mg) ve fosfor mevcuttur.
Su
Vücudumuzun en mühim maddelerinden biridir. Yaşa bakılırsa vücut ağırlığının %40 - %75 i sudur. Bu su dışarıdan alındığı şeklinde, vücutta ara ürün olarak oluşur. Tüm hücreler bir sulu çözeltide mevcuttur. Her türlü madde değişimin “doku sıvısı†denilen bu çözeltiyle sağlarlar.
Canlılar İçin Suyun Önemi:
- Su çok iyi bir çözücüdür.
- Gıda maddelerini taşır, (kan plazması olarak)
- Metabolizma vakalarını hızlandırır. Enzimler ama sulu bir ortamda çalışır.
- Vücut ısısının fazlası dışarıya suyla atılır.
- Besinlerin sindirimi suyla yapılır.
- Bir sürü kimyasal tepki için gereklidir.
BAKINIZ
YORUMLAR