Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası hükümetin tutumu nasıl olmuştur?

Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası hükümetin tutumu nasıl olmuştur? İlk İşgaller ve Tepkiler İlk işgal edilen yer Musul'dur....

Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası hükümetin tutumu nasıl olmuştur?

İlk İşgaller ve Tepkiler



  • İlk işgal edilen yer Musul'dur. 3 Kasım 1918- İngilizler
  • İngilizler bir süre sonra Maraş, Antep, Urfa, Samsun, Merzifon, Bilecik, Çanakkale, Kars ve Ardahan'ı işgal ettiler.
  • İngilizler Antep, Urfa, Maraş Bölgesini Suriye İtilafnamesi ile Fransa mandasına bıraktılar.
  • 4-5 Kasım 1918'de bu sefer Fransızlar Adana, Mersin, Hatay, İskenderun'u işgal ettiler. İşgallere karşı ilk direnişi Hatay-Dörtyol'da Kara Hasan Paşa göstermiştir.
  • 6-7 Kasım 1918'de İtalyanlar Antalya ve Konya çevresini işgal ettiler.
  • 13 Kasım 1918'de İtilaf Donanması İstanbul'u fiilen işgal etti. Bu sırada İstanbul'a gelen M. Kemal İtilaf Devletleri Donanması için “Geldikleri benzer biçimde giderler†demiştir.
  • 15 Mayıs 1919'da Yunanlılar İzmir'i işgal ettiler. Onların bu işgallerinde kendilerine en büyük yardımı İngiliz Amiral Webb vermiştir. Webb bigün evvelde İzmir tabyalarını eline geçirmiş ve ertesi gün de buraları Yunanlılara vermiştir.
  • Yunanlılara ilk kurşunu Hukuk-u Beşer Gazetesi yazarı Hasan Tahsin (Osman Recep Nevres) atmıştır.
  • Kuvay-ı Milliye ilk olarak İzmir'in işgali üstüne Garp Anadolu'da ortaya çıkacaktır.
  • Türk halkının en büyük tepkiyi Yunan işgaline göstermesinin sebebi Yunan işgalinin kalıcı olmasıdır.
Osmanlı'nın ve Halkın Mondros Antlaşması'nın imzalanması sonucu tepkisi

Mondros ateşkes antlaşmasının imzalanması yalnız Osmanlı hükümetini değildir tüm halkı etkilemiştir. Bu antlaşmanın uygulanışı İstanbul ve Saray hükümetinin güçsüz kalması, düşman emellerinin gerçekleşmesine olanak elde etmiştir. İtilaf devletlerinin ateşkes hükümetini ihlal etmeleri ve Wilson Prensiplerinin hiçe sayılması halka büyük bir üzüntü vermiştir. İstanbul ve halkı perişan durumdaydı.





Mondros ateşkes antlaşmasını imzalayan İzzet Paşa hükümetiydi ittihatçı hükümetin çekilmesi sonucu 1918 yılı Ekim ayı içinde iktidara gelen bu hükümet Ateşkes antlaşmasını imzaladıktan sonrasında büyük bir hızla yıpranmış ve bir ay içinde görevden ayrılmıştır. Bu sırada padişahın şartları ise içler acısıydı Hatta padişah şunları söylemişti: "Ortada bir millet var, koyun sürüsü,idaresi için bir çoban lazım, o da bana ait. "Padişah' n düşündüğü tek şey biran evvel İngilizlerin isteklerini yerine getirmekti ve padişah her fırsatta İngiliz milletini çok sevdiğini söylüyordu. Ve izzet Paşanın yerine geçen Terfik Paşanın düşüncesi de İngiltere ile Osmanlının eski dostluğunu canlandırmaktı. Ve İngilizlerin Osmanlı'yı biran evvel yönetmesi icap ettiğini söylüyor bir süre sonra da Tevfik Paşa da görevden uzaklaştırıldı. Ve Tevfik Paşa'dan sonrasında İngiliz hayranı ittihat ve Terakki partisinin düşmanı Damat Ferit Paşa getirildi. Bu sırada da İzmir Yunanlılar tarafınca işgal edildiği söylentileri halkı huzursuz etmiş Padişah ise İzmirlilere "İzmir'in Osmanlı Vatanından ayrılması kesinlikle hatır ve hayale gelmez. İlk fırsatta İzmir'e gidip Milletle temas edeceğim. Padişah bu tarz şeyleri söylerken Damat Ferit her fırsatta İngiliz ve Fransızlara duyduğu hayranlığı dile getiriyor ve Osmanlının ve "İngiliz koruyuculuğu altına girmesi için samimi tasarılar hazırlıyordu."


Bu sıralarda Şark Trakya ile Anadolu'nun bir takım yerlerindeki huzursuzlukları yatıştırmak için "Öğütçüler" gönderiliyor, padişaha ve hükümete başvurmak tan başka çare kalmadığı söyleniyordu. Hükümetin bu tutumu asla hoş karşılanmadığı benzer biçimde, İzmir'in işgaline bir kaç gün kala bu hususta bir sürü yurtsever yayınlar meydana getiren İzmir gazeteleri hükümetçe kapatılmıştır. Böylelikle yunanlıların koskoca Ege Bölgesi işgalleri "Geçici" olarak görülmüştür. Bu hükümet, ulusun bir takım kesimlerinde başlamış olan direnmeyi benimseyemezdi. İstanbul'daki kafa yöneticiler, her şeylerini ve kaderlerini İngilizlere teslim etmişlerdi.



Mustafa Kemal Mustafa kemal atatürk'ün tepkisi


Mondros Ateşkesi imzalandığı sırada Suriye'de Yıldırım Orduları Grup Komutanı olan Mustafa Kemal Paşa 13 Kasım 1918'de İstanbul'a geldi. Aynı gün İstanbul'a gelmiş olan İtilaf Devletleri donanmasını gören Mustafa Kemal “Geldikleri benzer biçimde giderler†diyerek savaşım edeceğini ifade etmiştir. Mustafa Kemal Paşa İstanbul'da bulunmuş olduğu sürece yurdun kurtuluşu için emek harcamalar yapmış, fakat burada bir şey yapılamayacağını görmüştür.


Mustafa Kemal, Anadolu'daki ulusal cemiyetlerin birleştirilmesi ve Türk halkının yeterince bilinçlendirilmesi halinde kurtuluşun mümkün olduğuna inanıyordu. Bundan dolayı de Anadolu'ya geçmek istiyordu. Bu sırada 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmesi, orada hem ordunun terhis işlemlerini yapması, hem de bölgedeki Türklerle Rumlar arasındaki çatışmaları önlemesi istendi. Mustafa Kemal bu sonucu Ulusal Savaşım hareketi için bir fırsat olarak değerlendirip kabul etti. 19. Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Ulusal Savaşım hareketini başlattı.

BAKINIZ







  • Antlaşmalar - Mondros Mütarekesi (Mondros Ateşkes Antlaşması)


  • Mondros Ateşkes Antlaşması'na bakılırsa halk işgallerden nasıl etkilenmiştir?


  • Mondros Antlaşması'na Osmanlının, halkın ve Mustafa kemal atatürk'ün tutumu ne olmuştur?










İstanbul hükümeti mondros anlaşmasına binaen meydana getirilen işgallere gözyumuyor,hatta karşı çıkan ufak gruplara isyancı muamelesi yapıyordu.

pek çok işgalden bilgisi olmasına karşın müdahale etmiyor,tam bir acizlik içinde yalnız kendi ni kurtarmak için itaat ediyordu






Bu bildiri 'en iyi yanıt' seçilmiştir.

İlk İşgaller ve Tepkiler



  • İlk işgal edilen yer Musul'dur. 3 Kasım 1918- İngilizler
  • İngilizler bir süre sonra Maraş, Antep, Urfa, Samsun, Merzifon, Bilecik, Çanakkale, Kars ve Ardahan'ı işgal ettiler.
  • İngilizler Antep, Urfa, Maraş Bölgesini Suriye İtilafnamesi ile Fransa mandasına bıraktılar.
  • 4-5 Kasım 1918'de bu sefer Fransızlar Adana, Mersin, Hatay, İskenderun'u işgal ettiler. İşgallere karşı ilk direnişi Hatay-Dörtyol'da Kara Hasan Paşa göstermiştir.
  • 6-7 Kasım 1918'de İtalyanlar Antalya ve Konya çevresini işgal ettiler.
  • 13 Kasım 1918'de İtilaf Donanması İstanbul'u fiilen işgal etti. Bu sırada İstanbul'a gelen M. Kemal İtilaf Devletleri Donanması için “Geldikleri benzer biçimde giderler†demiştir.
  • 15 Mayıs 1919'da Yunanlılar İzmir'i işgal ettiler. Onların bu işgallerinde kendilerine en büyük yardımı İngiliz Amiral Webb vermiştir. Webb bigün evvelde İzmir tabyalarını eline geçirmiş ve ertesi gün de buraları Yunanlılara vermiştir.
  • Yunanlılara ilk kurşunu Hukuk-u Beşer Gazetesi yazarı Hasan Tahsin (Osman Recep Nevres) atmıştır.
  • Kuvay-ı Milliye ilk olarak İzmir'in işgali üstüne Garp Anadolu'da ortaya çıkacaktır.
  • Türk halkının en büyük tepkiyi Yunan işgaline göstermesinin sebebi Yunan işgalinin kalıcı olmasıdır.
Osmanlı'nın ve Halkın Mondros Antlaşması'nın imzalanması sonucu tepkisi

Mondros ateşkes antlaşmasının imzalanması yalnız Osmanlı hükümetini değildir tüm halkı etkilemiştir. Bu antlaşmanın uygulanışı İstanbul ve Saray hükümetinin güçsüz kalması, düşman emellerinin gerçekleşmesine olanak elde etmiştir. İtilaf devletlerinin ateşkes hükümetini ihlal etmeleri ve Wilson Prensiplerinin hiçe sayılması halka büyük bir üzüntü vermiştir. İstanbul ve halkı perişan durumdaydı.


Mondros ateşkes antlaşmasını imzalayan İzzet Paşa hükümetiydi ittihatçı hükümetin çekilmesi sonucu 1918 yılı Ekim ayı içinde iktidara gelen bu hükümet Ateşkes antlaşmasını imzaladıktan sonrasında büyük bir hızla yıpranmış ve bir ay içinde görevden ayrılmıştır. Bu sırada padişahın şartları ise içler acısıydı Hatta padişah şunları söylemişti: "Ortada bir millet var, koyun sürüsü,idaresi için bir çoban lazım, o da bana ait. "Padişah' n düşündüğü tek şey biran evvel İngilizlerin isteklerini yerine getirmekti ve padişah her fırsatta İngiliz milletini çok sevdiğini söylüyordu. Ve izzet Paşanın yerine geçen Terfik Paşanın düşüncesi de İngiltere ile Osmanlının eski dostluğunu canlandırmaktı. Ve İngilizlerin Osmanlı'yı biran evvel yönetmesi icap ettiğini söylüyor bir süre sonra da Tevfik Paşa da görevden uzaklaştırıldı. Ve Tevfik Paşa'dan sonrasında İngiliz hayranı ittihat ve Terakki partisinin düşmanı Damat Ferit Paşa getirildi. Bu sırada da İzmir Yunanlılar tarafınca işgal edildiği söylentileri halkı huzursuz etmiş Padişah ise İzmirlilere "İzmir'in Osmanlı Vatanından ayrılması kesinlikle hatır ve hayale gelmez. İlk fırsatta İzmir'e gidip Milletle temas edeceğim. Padişah bu tarz şeyleri söylerken Damat Ferit her fırsatta İngiliz ve Fransızlara duyduğu hayranlığı dile getiriyor ve Osmanlının ve "İngiliz koruyuculuğu altına girmesi için samimi tasarılar hazırlıyordu."


Bu sıralarda Şark Trakya ile Anadolu'nun bir takım yerlerindeki huzursuzlukları yatıştırmak için "Öğütçüler" gönderiliyor, padişaha ve hükümete başvurmak tan başka çare kalmadığı söyleniyordu. Hükümetin bu tutumu asla hoş karşılanmadığı benzer biçimde, İzmir'in işgaline bir kaç gün kala bu hususta bir sürü yurtsever yayınlar meydana getiren İzmir gazeteleri hükümetçe kapatılmıştır. Böylelikle yunanlıların koskoca Ege Bölgesi işgalleri "Geçici" olarak görülmüştür. Bu hükümet, ulusun bir takım kesimlerinde başlamış olan direnmeyi benimseyemezdi. İstanbul'daki kafa yöneticiler, her şeylerini ve kaderlerini İngilizlere teslim etmişlerdi.



Mustafa Kemal Mustafa kemal atatürk'ün tepkisi


Mondros Ateşkesi imzalandığı sırada Suriye'de Yıldırım Orduları Grup Komutanı olan Mustafa Kemal Paşa 13 Kasım 1918'de İstanbul'a geldi. Aynı gün İstanbul'a gelmiş olan İtilaf Devletleri donanmasını gören Mustafa Kemal “Geldikleri benzer biçimde giderler†diyerek savaşım edeceğini ifade etmiştir. Mustafa Kemal Paşa İstanbul'da bulunmuş olduğu sürece yurdun kurtuluşu için emek harcamalar yapmış, fakat burada bir şey yapılamayacağını görmüştür.


Mustafa Kemal, Anadolu'daki ulusal cemiyetlerin birleştirilmesi ve Türk halkının yeterince bilinçlendirilmesi halinde kurtuluşun mümkün olduğuna inanıyordu. Bundan dolayı de Anadolu'ya geçmek istiyordu. Bu sırada 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmesi, orada hem ordunun terhis işlemlerini yapması, hem de bölgedeki Türklerle Rumlar arasındaki çatışmaları önlemesi istendi. Mustafa Kemal bu sonucu Ulusal Savaşım hareketi için bir fırsat olarak değerlendirip kabul etti. 19. Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Ulusal Savaşım hareketini başlattı.

BAKINIZ



  • İngilizler bir süre sonra Maraş, Antep, Urfa, Samsun, Merzifon, Bilecik, Çanakkale, Kars ve Ardahan'ı işgal ettiler.
  • Ve bizler Çanakkaleyi seçtik
  • Çanakkale ve İstanbul Boğazları açılacak, buralardaki istihkamlar İtilaf Devletleri tarafınca işgal edecek (İstanbul ile Anadolu arasındaki bağlantı koparılmıştır).
  • Tüm liman ve tersaneler, Toros tünelleri, demir yolları, telgraf istasyonları İtilaf Devletleri'nin denetimine verilecektir (İşgaller esnasında Türk halkının karşı koyması engellenmek istenmiştir).









Tepkiler İstanbul kamuoyu antlaşma hükümlerini ağır buldu, fakat genel bir iyimserlikle karşıladı. 1 ve 2 Kasım tarihindeki İstanbul gazeteleri daha çok İstanbul'da harp ihtimalinin ortadan kalkmış bulunduğunu vurguladılar. (Bulgaristan'ı işgal eden İtilaf ordularının o günlerde İstanbul'a yönelik taarruzu bekleniyordu.) Mustafa Kemal Paşa'nın görüşlerini yansıtan Minber gazetesi 1 Kasım'da, "Bir devletin küçülmüş dahi olsa herhalde bir siyasal varlık ve ulusal birlik muhafaza ederek bu şekilde bir badireden kurtulabilmiş olması en büyük siyasal başarı sayılmalıdır." yazıyordu.


Minber, başka bir sürü yorumcu benzer biçimde, Rus ve Avusturya imparatorluklarının parçalanıp anarşiye ve iç harbe düşmelerini örnek gösteriyor, Türkiye'nin bu akıbetten kurtuluşunu memnunluk verici buluyordu. Kurtarılışı Bey'in (Okyar) aynı tarihindeki başyazısında şöyleki deniyordu:


"Cihan Harbi hemen hemen her tarafta bitmemiştir. Ne süre sona ereceği de katiyetle hesap ve tahmin edilemez. Antlaşma koşullarının ağırlığı bundan ileri gelmiştir. Dünya durumunun fevkaladeliği karşısında İtilaf devletleri tarafınca konulmuş olan bu kayıtların, bu antlaşma maddelerinin devamı olması imkansız. Barış zamanına kadar alınmasına lüzum görülmüş geçici ve ihtiyati tedbirler kabilindendir."



Fakat 13 Kasım'da İtilaf donanmalarının İstanbul'a gelmesi ve Tevfik Paşa kabinesinin kurulmasından sonrasında antlaşma hükümlerine yönelik şüphe ve kaygılar İstanbul basınında daha sık görülmeye başlandı.









Mondros ateşkes antlaşmasının imzalanması yalnız Osmanlı hükümetini değildir tüm halkı etkilemiştir. Bu antlaşmanın uygulanışı İstanbul ve Saray hükümetinin güçsüz kalması, düşman emellerinin gerçekleşmesine olanak elde etmiştir. İtilaf devletlerinin ateşkes hükümetini ihlal etmeleri ve Wilson Prensiplerinin hiçe sayılması halka büyük bir üzüntü vermiştir. İstanbul ve halkı perişan durumdaydı.


Mondros ateşkes antlaşmasını imzalayan İzzet Paşa hükümetiydi ittihatçı hükümetin çekilmesi sonucu 1918 yılı Ekim ayı içinde iktidara gelen bu hükümet Ateşkes antlaşmasını imzaladıktan sonrasında büyük bir hızla yıpranmış ve bir ay içinde görevden ayrılmıştır. Bu sırada padişahın şartları ise içler acısıydı Hatta padişah şunları söylemişti: "Ortada bir millet var, koyun sürüsü,idaresi için bir çoban lazım, o da bana ait. "Padişah' n düşündüğü tek şey biran evvel İngilizlerin isteklerini yerine getirmekti ve padişah her fırsatta İngiliz milletini çok sevdiğini söylüyordu. Ve izzet Paşanın yerine geçen Terfik Paşanın düşüncesi de İngiltere ile Osmanlının eski dostluğunu canlandırmaktı. Ve İngilizlerin Osmanlı'yı biran evvel yönetmesi icap ettiğini söylüyor bir süre sonra da Tevfik Paşa da görevden uzaklaştırıldı. Ve Tevfik Paşa'dan sonrasında İngiliz hayranı ittihat ve Terakki partisinin düşmanı Damat Ferit Paşa getirildi. Bu sırada da İzmir Yunanlılar tarafınca işgal edildiği söylentileri halkı huzursuz etmiş Padişah ise İzmirlilere "İzmir'in Osmanlı Vatanından ayrılması kesinlikle hatır ve hayale gelmez. İlk fırsatta İzmir'e gidip Milletle temas edeceğim. Padişah bu tarz şeyleri söylerken Damat Ferit her fırsatta İngiliz ve Fransızlara duyduğu hayranlığı dile getiriyor ve Osmanlının ve "İngiliz koruyuculuğu altına girmesi için samimi tasarılar hazırlıyordu."





  • Antlaşmalar - Mondros Mütarekesi (Mondros Ateşkes Antlaşması)


  • Mondros Ateşkes Antlaşması'na bakılırsa halk işgallerden nasıl etkilenmiştir?


  • Mondros Antlaşması'na Osmanlının, halkın ve Mustafa kemal atatürk'ün tutumu ne olmuştur?


 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası hükümetin tutumu nasıl olmuştur?
Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası hükümetin tutumu nasıl olmuştur?
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/mondros-ateskes-antlasmas-sonras.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/mondros-ateskes-antlasmas-sonras.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content