Coğrafya Nedir

Cografya, insanoğlu ve yer (mekân) ile bu tür durumlar arasindaki iliskiyi inceleyen bilimdir. Kısaca yer ve insanoğlu arasindaki iliskiler ...

Cografya, insanoğlu ve yer (mekân) ile bu tür durumlar arasindaki iliskiyi inceleyen bilimdir. Kısaca yer ve insanoğlu arasindaki iliskiler cografyanin konusunu olusturur. Coğrafya sözcüğü Yunanca gaia (yer) ve gráphein (yazmak, betimlemek) sözcüklerinden türemiştir. Türkçesi Yerçizim sözcüğüdür.

Cografya bir tek yerlerin isimlerini ezberleme ve bunlarin dünya üstünde nerede olduklarini gösterme degildir. Cografya, ögrencilerin çevrelerinde olanlari anlamalarina ve insanin çevre ile etkilesimi hakkinda bir anlayis gelistirmelerine yardimci olur. Yerlerin isimlerini, lokasyonlarini ve özelliklerini bilmek, cografyanin temelini olusturan unsurlardir. Bu da çok büyük ve oldukça büyüleyici ögrenme alaninin bir parçasidir.

Coğrafyanın tanımını Tanoğlu şu şekilde yapmaktadır:
Yer yüzü; atmosfer, litosfer ve hidrosferin temas sahası ve başka tüm diri varlıklarla beraber insanların yaşama sahasıdır. Yer yüzü; yerin en hareketli kısmı, türlü ve karmaşık olayların bir karşı karşıya gelme ve bulaşma sahasıdır.

Coğrafya teriminin ilk kez Eski Çağ’ da ilk kez M.Ö. III. yüzyıl başlarında, geographica ya da geographien şeklinde, eski Mısır’ın İskenderiye kentinde yaşamış olan Eratosthenes (M.Ö. 275-195) tarafınca kullanıldığı kabul edilir. Bu ilmin genel ismini ifade eden coğrafya sözcüğü, bileşik bir terimdir. Başka şekilde ifade edersek, aniden fazla sözcüğün birleştirilmesi ile oluşmuştur. Bu tür şeyler; Grekçe kökenli olan je=jeo (Yer, yer yüzü, Dünya, yer küre) ve graphein (yazmak, yazı ile anlatmak, tasvir) sözcükleridir.

Gregg ve Leinhardt (1994), cografyayi 4 bilhassa karakterize edilen bir disiplin olarak tanimlamaktadirlar.

1. Birincisi bir yere essiz bir karakter kazandiran, yeryüzü üstündeki özelliklerin dagilimidir (Örn: daglar, nehirler, denizler vb.).
2. Ikincisi, bazi seylerin olduklari yerlerde ve zamanda niçin ve nasil meydana geldigini anlamaktir (Örn: Volkanlar benzer biçimde).
3. Üçüncüsü, meydana gelen olaylarin, diger vakalarla ilgisi ve baglantisidir (Örn: Yagmur ormanlarinin tahribi).
4. Sonuncusu, cografyanin haritalar ile bilgilerin ve fikirlerin iletisimini saglamasidir.

Bu dört özellik birbiri ile çok çesitli yollardan etkilesim içindedir. Ekranda görülen pencereden ilk üçü cografyanin temel prensipleridir. Sonuncusu ise cografî arastirmalar sonucu elde edilmiş bilgilerin ifadesidir.

Cografyanin bu degisik yönleri arasindaki etkilesim, onu tanimlama amaçli olarak kati çizgilerle bölünmesini zorlastirir. Cografi beceriler, bölgeler (mekanlar), fizikî, beserî ve çevre cografyasi şeklinde bir bölümleme, bunlardan biride bir ya da iki alanin cografya egitiminin çesitli basamaklarinda yer almasi; ögrencinin çesitli alanlar arasindaki iliskiyi anlamasinin engellenmesi seklinde bir netice dogurabilir.


Coğrafyanın Mevzusu



Yer yüzü; yerin en hareketli kısmı, türlü ve karmaşık olayların bir karşı karşıya gelme ve bulaşma sahasıdır. Bu olaylardan bir bölümü, insanların varlığı ve faaliyetleri ile ilgili olmayıp, naüreldir. İklim, rölyef şekilleri, akarsular, buzullar, göller, denizler, toprak, tabii nebat örtüsü ve hayvanlar tabii vakaları ilgilendirir. Fakat bu tabii olayların yanında ve onlarla beraber, yer yüzünde insan toplulukları ve bu toplulukların yaşam, etkenlik ve saha organizasyonları ile ilgili bazı vakalar vardır. Saha, siyasî organizasyonun bir ifadesi olarak; ülkeler, şehirler, sanayi ve maden işletme merkezleri, köyler, tarlalar, bağlar, bahçeler, evcil hayvanlar, yollar benzer biçimde bazı özellikleri ifade eder. Bir tek tabiatın eseri olan tabii vakalar yanında, başta insan topluluklarının kendileri olmak suretiyle, bu toplulukların tabiattan faydalanarak oluşturdukları yaşam tarzları ve organizasyonları ile ilgili tüm yer yüzündeki vakalar ve özellikler Beşerî Vakalar ismi altında toplanabilir.

İşte coğrafyanın araştırma mevzusu budur. Tabii ve beşerî vakalar yer yüzünde meydana gelen olaylardır. Tabii vakalar Fiziki Coğrafya’nın; beşerî vakalar ise, Beşerî Coğrafya’nın konusunu oluşturur.

Coğrafyanın Kısımları



Coğrafya ilk olarak Genel Coğrafya ve Ülkeler Coğrafyası şeklinde iki ana kısma ayrılır.

1. Genel Coğrafya



Çok türlü olan coğrafya vakalarından ve mevzularından her birisi ayrı ayrı yerlerde ya da belirgin bir bölümde araştırılır. Bu olayların meydana gelişleri, iyi mi oldukları ve yayılma şekilleri genel coğrafya etrafında incelenir. Örneğin dünya nüfusu, Türkiye’deki dağlar genel coğrafya konularıdır. Genel coğrafyada türlü kategorilerde toplanan coğrafya vakaları ve mevzuları (dağlar, ovalar, çöller, göller, denizler, akarsular, şehirler vb.)ayrı ayrı incelenir. Bunların dağılışlarına ait özellikler anlatılır. Böylece türlü coğrafya olaylarının sebep, meydana geliş şekilleri ve dağılışları tespit edilir. Bu coğrafya kolunda gözlem ve kıyastan doğan araştırma yolları mühim olup, olayların ve konuların sınıflandırılması, bunların kurallara bağlanması temeldir. Vakalar ve mevzular diri ve cansız olmalarına bakılırsa ayrı olarak incelenir. Genel Coğrafya; Fiziki Coğrafya, Biyocoğrafya, Beşeri Coğrafya ve Ekonomik Coğrafya olmak suretiyle kendi içinde dört kısma ayrılır.

a) Fiziki Coğrafya

Cansız yeryüzü (yüzey şekilleri, hava, su vb.)bu bölümde incelenir. Jeomorfoloji, Klimatoloji, Sular Bilgisi ve Denizler Bilgisi Fiziki Coğrafyaya aittir. Fiziki Coğrafyanın bilgilerinden türeyip gelişen bir coğrafya dalı da Matematik Coğrafyadır. Bu coğrafya dalı, dünyanın ölçülerini ve türlü noktaların kati olarak (çok az hata ile)yerlerini belirleme etmeye çalışır. Coğrafyacılar yeryüzünü haritalarda paralel ve boylam denilen çizgilerle bölmüşlerdir. Paraleller ekvatordan olan uzaklıkları, kutuplar içinde çizilen meridyenler ise şark garp doğrultusundaki uzaklıkları gösterir.

b) Biyocoğrafya

Canlıların, bitkiler ve hayvanların mevcut yeryüzü vakalarıyla ilgileri ve birbirlerine olan tesirleri, hayvanlar ve bitkilerin dağılışları, bu dağılışın sebepleri, meydana getirdikleri topluluk türleri, bunun sebepleri araştırılır ve incelenir.

c) Beşeri Coğrafya

İnsanları inceleyen bu dalda, insanların yerleşme bölgeleri, bu bölgelerin özellikleri, soyları, lisanları, inanışları, yerleşme şekilleri, türlü ülkeler ve milletlerin kültürleri incelenir.

d) Ekonomik Coğrafya

İktisadi olayların yeryüzündeki bir ülkede, bir bölümde dağılışı ve bunun başka coğrafya vakaları ile ilgisini ortaya koyan ve sebeplerini araştıran coğrafya dalıdır.

2. Ülkeler Coğrafyası



Hususi Coğrafya da denir. Yeryüzünde kara parçaları (kıtalar), ülkeler, denizler, mıntıkalar, yöreler benzer biçimde türlü yerlerin coğrafya şartlarıyla belirlenmiş özelliklerini inceleyen coğrafyanın ikinci ana dalıdır. Yeryüzünde bir bölümdeki türlü olayların birbiriyle karşılıklı tesirleri, bulunmuş olduğu yerle ilgisi incelenir. Bu coğrafya branşında yapılacak araştırmalarda ilkin o yerin yüzey şekilleri (dağ, ova, yayla vs.)belirtilir. O bölgedeki başka vaka ve mevzular (iklim, nebat örtüsü, hayvanlar, insan toplulukları benzer biçimde) ilave edilir.

Ülkeler Coğrafyası da kendi içinde Karalar Coğrafyası, Ülkeler (Devletler) Coğrafyası, Bölge Coğrafya Monografları olarak bölümlere ayrılır.

Coğrafyanın Zamanı



Çok eski çağlarda coğrafya düşüncesi olduğu, meydana getirilen araştırmalar neticesinde anlaşılmaktadır. Polenezyalıların yapmış oldukları "çubuk haritaları" bu fikri kuvvetlendirmektedir. Eski çağlarda coğrafya ile uğraşanlar bu işe malum ya da tasarlanan bölgeleri çizmekle başlamışlardır. İfadeler fotoğraf ve ilkel haritalar şeklinde olmuştur. Taşan nehirlerin kenarlarındaki tarlaların sınırlarının tespiti bu işe destek olan en mühim faktördür. Mezopotamya’da yaşamış eski kavimlerde coğrafya, mitoloji ve teolojiye dayanmıştır. Bu çağlarda hak dinlere inanmayanlar, dünyayı düz alanlar kabul ediyorlardı. Mezopotamyalılar dört köşesinde birer ülke olan dörtgen bir dünya bulunduğunu kabul etmişlerdir. Bu çağdaki coğrafya bilgisi gemicilerden, tüccarlardan, cenk seferlerinden ve başka haber alma kaynaklarından toplanmıştır. Eski Çağ coğrafyası matematik ve zamanı doğrultuda gelişmiştir. Bir takım astronomların yapmış oldukları ölçmeler, dünyayı türlü kuşaklara ayırma işlemleri, Matematik Coğrafyanın gelişmesine sebep olmuştur.

Ortaçağın başlangıcında Haçlı seferlerinin sonlarına kadar garp Hıristiyan dünyasında coğrafya bilimsel eski çağ bilgilerinin değişik bir biçim ile kabulünden ileri gitmemiştir. Dünyayı düz bir biçimde, ortasında Kudüs’ün bulunmuş olduğu sini benzer biçimde düşünen garp alemi, Hıristiyan taassubu içinde boğulmuş bir durumda kalmıştır. İslamiyetin insanlara gönderilmesi ve bütün ülkelerce kısa bir süre içinde Garp Asya, Şimal Afrika, İspanya, Sicilya, Hind, Çin, Orta Asya, Şark Afrika, Malezya Adalarına kadar yayılması, İslamiyetin ilme verdiği önem yardımıyla başka ilimlerde olduğu benzer biçimde coğrafyada da müslümanların ilerlemesini temin etmiştir. Müslümanların kurmuş oldukları coğrafya bilimine bir süre sonra, meydana getirilen ilaveler bir tek onların kurmuş oldukları coğrafya detayları ve temelleri üstüne meydana getirilen araştırmalardır. İlimlerin temellerinde ve esaslarında bir farklılık yapılmamıştır. Yedinci ve dokuzuncu asırlarda Müslümanlar tecim yollarında hem karadan hem denizden Çin’e ulaşmış, muson rüzgarlarının tertipli esişlerini keşfederek Cenup Asya ile Şark Afrika içinde işlek deniz yolları tesis etmişlerdir. İslam coğrafyacı ve seyyahları, dünyanın pekçok yerini dolaşmışlar, bu ilim adamları Müslüman hükümdarlar tarafınca bilimsel araştırmaların devamı için teşvik edilmişlerdir. Müslüman coğrafyacılar yeryüzünün meskun alanlarını (mamur yerlerini) enlemlere bakılırsa belirtmişlerdir. Güneş ışıklarının dikliğine ve uzun gün süresine bakılırsa batı-doğu ışığında yedi iklim bölgesine, bunların her birisini yine boylamlarla on kısma ayırmışlardır.

Dokuzuncu asır coğrafya alimlerinden Belhi (847-934)nin Suverü’l-Ekalim (İklim Tipleri)adlı İslam ülkeleri atlası başlıca eserlerindendir. İslam dünyasının coğrafya doğrultusunu geliştiren alimlerden İbn-i Havkal ve İstahri’nin yazdıkları Kitab-ül Mesalik ve’l Memalik (Yollar ve Memleketler)adlı eserleri çok meşhurdur. Onuncu asırda yetişmiş seyyahlardan El-Mes’udi ve İbn-i Fadlan ile daha sonraki asırlarda yetişen gezgin ve coğrafya alimlerinden İdrisi, Ebü’l-Fida ve İbn-i Battuta iklimler ve ülkelerle ilgili çok türlü coğrafya eserleri vermişlerdir. Ekranda görülen pencereden Tancalı İbn-i Battuta (1303-1368) İslam dünyasını, tüm Asya’yı Anadolu’dan Malay Takımadalarına kadar gezmiştir. Seyahatname’si meşhurdur.

Mu’cem adıyla hazırlanmış olan sözlük (lügat)şeklindeki, çöl ve bozkırlardaki kuyu ve su membaı, vaha, otlak, çayır benzer biçimde coğrafi bölgeleri belirten ve böylelikle buralarda yaşayan insanlara yararlı olmak suretiyle hazırlanmış eserler coğrafyanın mühim eserlerindendir. Bu eserlerin en eskisi İslamiyetin ilk zamanlarında Bekri tarafınca hazırlanmış olanıdır. Bu husustaki bir başka yapıt ise Yakut’un Mu’cem-ül-Büldan (13. asır) adlı eseridir.

Ortaçağın sonlarında Avrupada coğrafya yeni yeni canlanmaya adım atmıştır. Buna sebep olan hadiseler Garp-Hıristiyan aleminin İspanya ve Sicilya’daki Endülüs Müslümanlarıyle temasları, Haçlı seferleri esnasında Şark İslam dünyasını tanıma ve Müslümanların yardımlarıyle bilimsel, uygar gelişimleri görmeleri ve bunlardan biride istifade etmeleridir. On üçüncü asır sonlarında Çin’e açılan kervan kanalıyla doğuya gelen Venedikli tüccar ve seyyahlar, buradan aldıkları detayları Batıya aktarmışlardır. Ekranda görülen pencereden en meşhurları Marco Polo’dur. Bunların yanısıra Müslümanların yazmış oldukları coğrafya eserlerinin Garp dillerine çeviri edilmesi Hıristiyan dünyasında coğrafya ilminin gelişmesine vesile olmuştur. Yeniçağda coğrafyanın en büyük eseri meşhur denizci ve alim Piri Reisin yazdığı Kitab-ı Bahriye adlı kitaptır. Yeniçağın ortaçağla olan köprüsü (geçiş süreci) olan yapıt olarak nitelendirilmektedir. Seyyahlık ve böylelikle yeni yeni ülkelerin bulunması bu son zamanların coğrafya ilmindeki gelişmenin genel görünüşünü meydana getirir. Haritacılıkta ilerlemeler, coğrafyanın yardımcısı olan ilimlerdeki gelişmeler dikkat çekicidir. Dünya haritalarının yanısıra hususi haritalar ve bu haritalarda projeksiyon usullerinin kullanılması, kıyılar, dağlar, göller, akarsular ve başka yüzey şekillerinin gösterilmesi, nispeten daha incelik ve doğruluk kazanmıştır.

Coğrafyaya olan ilgi arttıkça ülkeleri tanıtan Kozmografya adı verilen gezi tasvirlerini ihtiva eden eserler yazılmıştır. Ekranda görülen pencereden en meşhuru Yazman Çelebi’nin Cihannüma’sıdır.

İstatistiğin coğrafyaya girmesi ilk olarak 16. asırda Venedik’te nüfus istatistiğiyle olmuştur. Fiziki coğrafya faaliyetinde da iklim değişikliklerinden hareketle pekçok aşama kaydetmelerin olduğu yeniçağda N.Kopernik (N.Copernicus) o zamana kadar kabul edilen yer merkezli alem yerine Endülüs alimlerinden Batruci’nin eserlerinden alıp güneş merkezli alem sistemi fikrini ileri sürmüştür (Bkz. Batruci). İklim değişikliklerinin yanında alize rüzgarlarının keşfedilmesi ve 17. asırda barometrenin yükseklik ölçmelerinde kullanılmasıyla haritalarda yükselti eğrilerinin gösterilmesi Fiziki Coğrafyada meydana gelen ilerlemeler olmuştur. 1634’te ilk olarak başlangıç meridyeni için kurul emek harcamaları yapılmış ve başlangıç meridyeni olarak o süre Paris Rasathanesinin 20° batısından geçmiş olduğu kabul edilen Kanarya Adalarının Ferro meridyeni kabul edilmiştir. Bu çağda Matematik Coğrafyadaki en mühim gelişme nirengi (triangulatiron) usulünün kullanılmaya başlaması olmuştur. Meteorolojideki ilerlemeler Klimatoloji, bitkiler ve hayvanlar alemindeki emek harcamalar da Botanik ve Zooloji ilminin gelişmesini temin etmiştir. Beşeri tutumsal coğrafyanın yeni kurulduğu bu çağda Kartoğrafya üstünde yeni ilerlemeler olmuştur.

Yeniçağda Fiziki Coğrafya üstüne B.Varenius’un yazdığı Geographia Generalis adlı eserde (1650) yerküre üstündeki vakalar, sular, atmosfer incelenmiş, ışın ile ısının dağılışı kuşaklar şeklinde belirtilmiştir. Zamanı Coğrafya üstüne Philipp Clüwer’in yazdığı İntroducto Universam Geographiam tam Veterem tam Novar adlı yapıt vardır. Meteorolojideki gelişmelerden istifade eden A. Von Hum Boldt 1817’de ilk olarak izoterm haritası çizmiştir. Bu Klimatolojinin temeli olarak kabul edilmektedir. 1776 senelerinde A. Simith’in ekonomi ilmini kurması bunun coğrafyaya girmesini temin etmiştir. Günümüz coğrafyasına gelirken Beşeri Coğrafya oldukça ilerleme kaydetmiştir. On sekizinci asır sonları ile 19. asır ortalarına kadar temel olarak iki düşünce olması bu husustaki araştırmaların yoğunluk kazanmasına vesile olmuştur. A.Kirchhoff’un Memleketler Coğrafyası Dersleri Fr. Van Richtofen’in China adlı eseri ve Fr. Ratzel’in meşhur Anthrappageographie (Beşeri Coğrafya) adlı eserleri Beşeri Coğrafyanın gelişmesine büyük faydalar elde etmiştir. On dokuzuncu asrın sonlarında coğrafyadaki değişik fikirler ortadan kalkmıştır. Günümüzde tüm coğrafya vakaları birbirlerine bağlı ve karşılıklı ilişkili olmalarına bakılırsa, doğa ilminin temeline dayalı olarak araştırılır, sebepleri aranır ve izah edilir. Son zamanlarda yazılmış her birisi çok büyük ciltler halindeki ülkeler coğrafyası eserleri vardır. Ekranda görülen pencereden Fransızca Geographie Universelle serisi, Almanca Handbuch der Geographischen Wissenschaft serisi ve İngilizce The Regions of the World ile International Geography adlı eserler en mühimleridir.

Osmanlılar Döneminde Coğrafya

Coğrafya, Osmanlılarda, Matematik Coğrafya olarak başlamış ve bir süre bu yönde ilerlemiştir. Rükneddin Ahmed, Kazvini’nin (ölm. 1383) Acaibü’l-Mahlukat ve Garaibü’l-Mevcudat adlı kozmografya ve coğrafya eserini çeviri ederek Çelebi Sultan Mehmed’e sunmuştur. Yazıcızade Ahmed Bican Acaibü’l-Mahlukat ve Dürr-i Meknun adlı kozmografya eseri vermiştir. Semerkant rasathanesi müdürü olan Bursalı Kadızade Rumi’nin (1337-1412) talebesi olan Fethullah Şžirvani, Sultan İkinci Murad zamanında Semerkant’tan Kastamonu’ya gelmiş olarak Fatih Sultan Mehmed Hanın hükümdarlığının ilk senelerine kadar burada yaşamıştır. Ali Kuşçu (ölm. 1474) ve torunu Mirim Çelebi (ölm. 1525) ilk Osmanlı coğrafyacıları olup türlü eserler vermişlerdir.

Üç kıtaya hükmeden bir cihan devleti haline gelen Osmanlılar Deniz Coğrafyasında dünyanın en ileri memleketiydi. Büyük coğrafya alimlerinden Piri Reis (1470-1554) Akdeniz’in limanları, akıntıları ve başka vakalar hakkında bilgilendiren, Osmanlı denizcilerinin geleneklerini ve kendi bilgilerini katarak Kitab-ı Bahriye adlı eseri yazmıştır. Piri Reis’in çizmiş olduğu, bugün dahi ilim adamlarını hayretten hayrete düşürmekte olan harita ABD kıtasının doğruya yakın şekli verilmektedir. Haritacılık bu zamanda çok gelişmiştir. Hind Okyanusuna gidip buradan kara kanalıyla Gücerat, Sind, Horasan, Irak-ı Acem, Maveraünnehr ve İran kanalıyla Türkiye’ye dönen Seydi Ali Reis (ölm. 1562) seyahatinde gördüklerini Mir’atü-l Memalik adlı kitabında anlatmıştır. Bu yapıt Almanca, Fransızca ve İngilizceye çeviri edilmiştir. Seydi Ali Reis’in 1554’te yazdığı özetlemek gerekirse Çevre olarak malum Kitabü’l Çevre fi İlmi’l Eflak ve’l Bahr adlı eseri bir derlemedir.

Bu zamanda Deniz Coğrafyasının yanında başka ülkeler üstünde geniş bilgiler veren eserler de yazılmıştır. Ekranda görülen pencereden bazıları Hitay-name, İ’lamu’l-İbad fi A’lamilbilad (Yer Adlarını Halka Bildirme) Evdahü’l Mesalik ila Marifeti’l-Memalik (Ülkeleri Bildiren Açık Yollar),Menazirü’l Avalim (Alemlerin Görünüşü) ve Tarih-i Hind-i Garbi’dir.

On yedinci asırda yaşayan Katib Çelebi’nin (1608-1656) yazdığı coğrafya eserleriyle Osmanlı coğrafya ekolü meydana getirilmiştir. Katib Çelebi’nin yazdığı Cihannüma adlı yapıt ülkelerin tasvirlerini ihtiva etmektedir. Bir sürü dile çeviri edilen bu kitap 20. asrın başlarına kadar tüm dünyanın istifade etmiş olduğu temel bir yapıt olmuştur. Gene ayrı zamanlarda yaşayan Evliya Çelebi’nin (1611-1678) seyahatleri neticesinde yazdığı, çoğu zaman zamanı coğrafya yönünden şehirleri, ülkeleri tanıtan, yüzey şekillerini ve etnografya bilgilerini gösteren on ciltlik Seyahatname adlı eseri meşhurdur. Coğrafya-ı Kebir adlı eserin sahibi Ebu Bekir bin Behram 17. asrın sonlarında yaşamış olan meşhur coğrafya alimlerindendir. On sekizinci asır alimlerinden Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerinin Marifetname adlı eseri ve Elhac Mehmed Edib’in Menasikül-Hac adlı eseri günümüzde de mühim olan eserlerdir.

On dokuzuncu asırda Mahmud Raif Efendinin Fransızca olarak yazdığı Coğrafya Üstüne Bir Derleme, Ahmed Cevad’ın Ma’lumatü’l Kafiye fi Memaliki’l-Osmaniyye’si (1872) Hüseyin Beynimiz Memalik-i Osmaniyye’si(1887). Mehmed Hikmet Beynimiz Coğrafya-i Umran’ı (1896) ve Ömer Subhi Beynimiz bir derleme olan Coğrafya-i Hikemi adlı eserleri, Hafız Şžeref’in coğrafya atlası olan Yeni Atlas (1868)ve Yeni Coğrafya Atlası (1891), Ahmed Rifat Efendinin coğrafya ansiklopedisi ve sözlüğü olan Sözlük-i Tarihiye ve Coğrafiye (1882) ve Şžemseddin Sami Beynimiz (1889-1899) Kamusü’l A’lam adlı eserleri, coğrafya eserlerinin en mühimleridir. Uzun harp yıllarında bir takım coğrafi eserler yazılmışsa da bu tür durumlar pek fazla mühim değildir.

Cumhuriyet devrinde coğrafya: Bu devirde "tasvir coğrafyası" yerine, destek bilgilere dayanan, olayların coğrafi dağılışlarını, birbirleriyle olan ilişkilerini ortaya koyup sebeplerini araştıran, günümüz coğrafyasının ilkelerine geniş yer veren "açıklamalı coğrafya" gelişme yoluna girmiştir. Bir ülkedeki coğrafya araştırmalarının hızla ilerlemesi, o ülkedeki harita, meteoroloji, hidroloji, maden, istatistik, yerbilim ve toprak araştırma işlerinin gelişmesi için bu kollarla ilgili araştırmacıların üniversiteler tarafınca yetiştirilmesi lazımdır. Bu yönde meydana getirilen emek harcamalar bu temele uygun olarak yapılmaktadır. "İstikşaf haritalarının" yapılması böylelikle topografik biçim ve olayların görülebilmesi, hava fotoğraflarının çoğalması ve fotogrametre ile haritaların geliştirilmesi, Devlet Meteoroloji İşleri Müdürlüğünün 1937’de tesisi, Türkiye sularının gözlem ve araştırmalarını tanzim etmek suretiyle DSİ ve TEK’in yapmış olduğu emek harcamalar, 1935’te Maden Incelem ve Araştırma Enstitüsü (MTA)nün kuruluşuyla yerbilim araştırmaları bu çalışmalardandır. Bugün yurdumuzda yerbilim haritası çıkarılmış durumdadır.

Coğrafi araştırmaları için mühim olan başka kaynaklardan istatistiklerin temeli 1926’da atılmış olup, nüfus, iktisat, maliye, tecim, ulusal eğitim istatistikleri olarak çok türlü meydana getirilen istatistikler yüzlerce ten halinde araştırmalara ışık tutmak suretiyle hazırlanmıştır. Ziraat, orman ve toprak araştırmaları hususunda hazırlanmış pekçok rapor, araştırma ve araştırma eserleri yayınlanmıştır.

Bu çalışmalara paralel olarak üniversitelerde kurulan Coğrafya Fakülteleri ve Enstitüleri araştırma ve öğretim gezilerine ehemmiyet vermişlerdir.

Cumhuriyet devrinde Türkiye’nin türlü bölgelerinde meydana getirilen coğrafi araştırmalar ile ilgili pekçok yazı, rapor, kitap yayınlanmıştır. Bu araştırmalar çoğu zaman Ankara Üniversitesinin Dil-Tarih-Coğrafya Fakültesi, Coğrafya Enstitüsünde çalışan coğrafyacılar tarafınca ve İstanbul Üniversitesi coğrafyacıları tarafınca yapılmıştır. Bu zamanda coğrafya araştırmaları için batıdakilere benzer şekilde geziler yapılmış, açıklamalı coğrafyada temelden yürünmüştür.

Coğrafyanın Lügat Anlamı

1. Yeryüzünü fizyolojik, ekonomik, beşeri, siyasal yönlerden inceleyen ilim.
2. Bir yeryüzü parçasını, bir bölgeyi, bir ülkeyi belirleyen, niteleyen, fizyolojik, ekonomik, beşeri, siyasal gerçekliklerin tümü.

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Coğrafya Nedir
Coğrafya Nedir
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/cografya-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/cografya-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content