Fiil hamdetmek, -der Arapça; §amd + T. etmek (ha'mdetmek) Tanrı'ya şükretmek: "Ben hiç şikâyet etmem hâlimizden. H...
Fiil
hamdetmek, -der
Arapça; §amd + T. etmek (ha'mdetmek)
Tanrı'ya şükretmek:
"Ben hiç şikâyet etmem hâlimizden. Her zaman Allah'a hamdederim." -N. Cumalı.
TDK
Kur'an'ın ilk sûresi Fatiha, onun da ilk kelimesi "hamd"dır. Bu keliÂme üzerinde tefsir kitaplarında uzun uzun durulmaktadır. Kelime sözlük bakımından medhetmek (örnek) şükÂretmek demektir.
Her varlık medhedilebilir, herkese şükredilebilir. Ama Allah'ı medhetmek ve O'na şükretÂmek çok farklıdır. Bunun için "hamd" kelimesinin içerdiği mânâ medh ve şükürle karşılanamamaktadır. Çünkü "hamd" yalnız Allah'a yapılır. Başka hiçbir varlığa hamdedilmez. Kişi "Elhamdülillah" dediÂğinde, "hamdolunmak" yalnız AlÂlah'ın hakkıdır, yalnız O'na yaraşır. Başka hiçbir varlığa hamd layık deÂğildir. Çünkü her nimeti veren odur ve verdiği hiçbir nimetin karşılığını beklememektedir. O'nun nimetleri ihÂsan şeklindedir, karşılıksızdır. O'nun verdiği nimetler hem kendi eseri hem de kesintisizdir. Hamd bir şükür kaÂbul edilirse bu ancak Allah'a yapılan bir şükür olarak düşünülmektedir.
Hamd kelimesi Kur'an'da 40'tan fazla yerde geçmektedir. Yine Kur'Âan'da bu kelimeyle "el-hamdülillah" diye başlayan Fatiha'dan başka üç suÂre daha vardır.
İslam Ansiklopedisi
YORUMLAR