IRGALAMAK gçz f. 1. Bir şeyi ırgalamak, onu olduğu yerde sallamak, sarsmak: Beşiği ırgalamak. Dalları ırgalamak 2. Tkz. Bir kimseyi...
IRGALAMAK gçz f.
1. Bir şeyi ırgalamak, onu olduğu yerde sallamak, sarsmak: Beşiği ırgalamak. Dalları ırgalamak
2. Tkz. Bir kimseyi ırgalamak, bir şey sözkonusuysa, bir kimseyi ilgilendirmek, etkilemek, sarsmak: Söyledikleri beni asla ırgalamıyor.
* ırgalanmak edilg f. Sarsılmak, sallanmak: Rüzgârda beşik şeklinde ırgalanan kayıklar.
1. Bir şeyi ırgalamak, onu olduğu yerde sallamak, sarsmak: Beşiği ırgalamak. Dalları ırgalamak
2. Tkz. Bir kimseyi ırgalamak, bir şey sözkonusuysa, bir kimseyi ilgilendirmek, etkilemek, sarsmak: Söyledikleri beni asla ırgalamıyor.
* ırgalanmak edilg f. Sarsılmak, sallanmak: Rüzgârda beşik şeklinde ırgalanan kayıklar.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR