ısı akışı (aktarımı) nedir? Isı akışı , birim zamanda birim alandaki ısı geçişi miktarıdır. Birimi joule/(saniye x metre kare) di...
ısı akışı (aktarımı) nedir?
Isı akışı, birim zamanda birim alandaki ısı geçişi miktarıdır.
Birimi joule/(saniye x metre kare) dir. Ya da wat bölü metre karedir.
Taşınım (bununla birlikte konveksiyon) katı yüzey ile akışkan içinde gerçekleşen ısı transferinin bir çeşididir. Akışkan içindeki akımlar vasıtası ile ısı aktarma edilir. Akışkan içindeki ya da akışkanla sınır yüzey arasındaki ısı farklarından ve bu farkın yoğunluk üstünde oluşturduğu etkiden doğabilmektedir. Yoğunluk değişimlerinin başka ları, değişken tuzluluk oranı ya da dış lı zorlayıcı kuvvet uygulanması benzer biçimde sebepler de olabilir.
Isı Nedir? Isı Enerjisi Hakkında Genel Bilgiler
Ses akışı, vurgu, tonlama nedir?
Şuur Akışı
Bu ileti 'en iyi yanıt' seçilmiştir.
Birimi joule/(saniye x metre kare) dir. Ya da wat bölü metre karedir.
Taşınım (bununla birlikte konveksiyon) katı yüzey ile akışkan içinde gerçekleşen ısı transferinin bir çeşididir. Akışkan içindeki akımlar vasıtası ile ısı aktarma edilir. Akışkan içindeki ya da akışkanla sınır yüzey arasındaki ısı farklarından ve bu farkın yoğunluk üstünde oluşturduğu etkiden doğabilmektedir. Yoğunluk değişimlerinin başka ları, değişken tuzluluk oranı ya da dış lı zorlayıcı kuvvet uygulanması benzer biçimde sebepler de olabilir.
Isı Aktarımı:
3 türlü ısı aktarımı vardır.
- 1- Isının hareketsiz durumdaki katılarda ya da sıvılarda iletim kanalıyla aktarılması.
- 2- Isının hareket halindeki sıvı ya da gazlarda taşınım kanalıyla aktarılması.
- 3- Isının herhangi bir taşıyıcı olmaksızın ışınım kanalıyla aktarılması.
Isı aktarımı enerjinin bir yerden başka bir yere aktarıldığı süreçlerin ortak adıdır. Bu süreçler konveksiyon, ısıl ışınımı ve iletimdir. İletim sürecince enerji aktarımı komşu moneküller içinde yavaş bir süreç içersinde gerçekleşir.
Konveksiyonla ısı aktarımında ise ısınan bir akışkanın hareketi söz mevzusudur ve süratli bir süreçte olur.
Isınım sürecinde ısınan bir yüzeyden salınan elektromagnetik ısınım, başka bir yüzey tarafınca soğurulmasıyla ile aktarılır. Bu iş için enerji taşıyacak bir ortama gereksinim yoktur.
Isı aktarımı.
Isı, geçiş halindeki enerji olduğundan, sürecin mekanizmasının açıklanması gerekir.
üç tür ısı aktarımı vardır:
1) Isının, hareketsiz durumdaki katilarda ya da sıvılarda iletim kanalıyla aktarılması),
2) ısının, hareket halindeki sıvılarda ya da gazlarda taşınım (konveksiyon) kanalıyla aktarılması (ısıl iletim ile akışkan akışının birleşmesi),
3) ısının, herhangi bir maddesel taşıyıcı olmaksızın ışıma kanalıyla aktarılması.
Fransız matematikçi Jean-Baptiste-Joseph Fourier, metal çubuklardaki ısı akışı vakasını analitik olarak inceledi ve 1816'da Fransız fizikçi Jean-Baptiste Biot mevzuya ilişkin ölçümler yapmış oldu. Suyun ısıl iletkenliği ilk olarak 1839'da belirlendi; gazların ısıl iletkenliği ise fakat 1860'lardan sonrasında ölçülebildi. 1804'te Biot ısıl iletim yasalarını formülleştirdi ve 1822'de Fourier bu olgunun matematiksel tanımını gerçekleştirerek yayımladı. 1803'te kızılötesi ışınların görünür ışık benzer biçimde yansıdığı' ve kırıldığı bulundu ve böylelikle ısıl ışınım, genel olarak ışınım olgusu üstüne sürdürülen araştırmaların bir parçası durumuna geldi. 1859'da Alman fizikçi Gustav Robert Kirchhoff, ışınım yasasını geliştirdi ve salım enerjisini, soğurabilirliğe bağladı. AvusturyalI fizikçi Josef Stefan, bir kara cismin yayımladığı enerji ile bu cismin sıcaklığının dördüncü kuvveti arasındaki ilişkiyi (Stefan-Boltzmann yasası) kurdu. 1884'te Boltzmann bu ışınım yasasının matematiksel temelini attı. Planck ise, bu olgu üstündeki araştırmaları sonucunda kuvantum terimini geliştirdi. 1701'de Sir Isaac Newton taşınım kanalıyla ısı aktarımı sürecini tanımlayan bir denklem geliştirmiş olmakla beraber, bu olgu temel olarak 1880-1920 içinde meydana gelen araştırmalar sonucunda anlaşıldı.
ısı aktarımı, enerjinin ve entropinin bir yerden başka bir yere aktarıldığı türlü süreçlerin ortak ismi. Bu süreçler taşınım (bak. ısıl taşınım), ışınım (bak. ısıl ışınım) ve iletimdir (bak. ısıl iletim). İletim sürecinde enerji ve entropi aktarımı komşu moleküller içinde gerçekleşir. Bu süreç genellikle yavaştır. Taşımınla ısı aktarımında ise, ısınan bir akışkanın, mesela havanın hareketi söz mevzusudur. Bu süreç çoğu zaman daha hızlıdır. Işınım sürecinde ise enerji, ısınan bir yüzeyden salman elektromagnetik ışınımın başka bir yüzey tarafınca soğurul- ması sonucunda aktarılır. Bu sürecin gerçekleşmesi için enerji taşıyacak bir ortamın bulunmasına gerek kalmamıştır.
Isı aktarımı, ister bir binanın ya da bir kap suyun ısıtılması esnasında, ister şimşek, fırtına benzer biçimde tabii vakalarda olsun, çoğu zaman bu süreçlerin tümü vesilesiyle gerçekleşir.
DEVAMI
Isı, geçiş halindeki enerji olduğundan, sürecin mekanizmasının açıklanması gerekir.
üç tür ısı aktarımı vardır:
1) Isının, hareketsiz durumdaki katilarda ya da sıvılarda iletim kanalıyla aktarılması),
2) ısının, hareket halindeki sıvılarda ya da gazlarda taşınım (konveksiyon) kanalıyla aktarılması (ısıl iletim ile akışkan akışının birleşmesi),
3) ısının, herhangi bir maddesel taşıyıcı olmaksızın ışıma kanalıyla aktarılması.
Fransız matematikçi Jean-Baptiste-Joseph Fourier, metal çubuklardaki ısı akışı vakasını analitik olarak inceledi ve 1816'da Fransız fizikçi Jean-Baptiste Biot mevzuya ilişkin ölçümler yapmış oldu. Suyun ısıl iletkenliği ilk olarak 1839'da belirlendi; gazların ısıl iletkenliği ise fakat 1860'lardan sonrasında ölçülebildi. 1804'te Biot ısıl iletim yasalarını formülleştirdi ve 1822'de Fourier bu olgunun matematiksel tanımını gerçekleştirerek yayımladı. 1803'te kızılötesi ışınların görünür ışık benzer biçimde yansıdığı' ve kırıldığı bulundu ve böylelikle ısıl ışınım, genel olarak ışınım olgusu üstüne sürdürülen araştırmaların bir parçası durumuna geldi. 1859'da Alman fizikçi Gustav Robert Kirchhoff, ışınım yasasını geliştirdi ve salım enerjisini, soğurabilirliğe bağladı. AvusturyalI fizikçi Josef Stefan, bir kara cismin yayımladığı enerji ile bu cismin sıcaklığının dördüncü kuvveti arasındaki ilişkiyi (Stefan-Boltzmann yasası) kurdu. 1884'te Boltzmann bu ışınım yasasının matematiksel temelini attı. Planck ise, bu olgu üstündeki araştırmaları sonucunda kuvantum terimini geliştirdi. 1701'de Sir Isaac Newton taşınım kanalıyla ısı aktarımı sürecini tanımlayan bir denklem geliştirmiş olmakla beraber, bu olgu temel olarak 1880-1920 içinde meydana gelen araştırmalar sonucunda anlaşıldı.
ısı aktarımı, enerjinin ve entropinin bir yerden başka bir yere aktarıldığı türlü süreçlerin ortak ismi. Bu süreçler taşınım (bak. ısıl taşınım), ışınım (bak. ısıl ışınım) ve iletimdir (bak. ısıl iletim). İletim sürecinde enerji ve entropi aktarımı komşu moleküller içinde gerçekleşir. Bu süreç genellikle yavaştır. Taşımınla ısı aktarımında ise, ısınan bir akışkanın, mesela havanın hareketi söz mevzusudur. Bu süreç çoğu zaman daha hızlıdır. Işınım sürecinde ise enerji, ısınan bir yüzeyden salman elektromagnetik ışınımın başka bir yüzey tarafınca soğurul- ması sonucunda aktarılır. Bu sürecin gerçekleşmesi için enerji taşıyacak bir ortamın bulunmasına gerek kalmamıştır.
Isı aktarımı, ister bir binanın ya da bir kap suyun ısıtılması esnasında, ister şimşek, fırtına benzer biçimde tabii vakalarda olsun, çoğu zaman bu süreçlerin tümü vesilesiyle gerçekleşir.
DEVAMI
Isı Nedir? Isı Enerjisi Hakkında Genel Bilgiler
Ses akışı, vurgu, tonlama nedir?
Şuur Akışı
YORUMLAR