Hangi üründe ne kadar kimyasal var? Yapılan bir araştırma, ortalama makyaj yapan bir kadının günde 515 kimyasalı üzerinde taşıdığı...
Hangi üründe ne kadar kimyasal var? Yapılan bir araştırma, ortalama makyaj yapan bir kadının günde 515 kimyasalı üzerinde taşıdığını ortaya koydu.
Ruj, oje, parfüm, deodorant, vücut losyonu, saç spreyi, fondöten gibi ürünlerin kimyasal analizini yapan yeni bir araştırma tüyler ürperten sonuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre bu malzemeler birçok kadın için günlük hayatın bir parçası olsa da sağlık açısından büyük bir riski de beraberinde getiriyor.
Deodorant üreticisi Bionsen tarafından yapılan araştırmaya göre, bu kozmetik ürünlerini kullanan bir kadının vücudu her gün 515 kimyasal maddeye maruz kalıyor. Bu kimyasal maddeler alerjiden, hormon bozukluğuna, doğurganlık sorunlarından kansere kadar birçok rahatsızlığa neden olabiliyor.
PARFüM
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 250
En tehlikelileri: Benzaldehit
Olası yan etkileri: Ağız, boğaz ve gözlerde tahriş, mide bulantısı, böbrek sorunları.
SAÇ SPREYİ
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 11
En tehlikelileri: Oktinoksat, isophthalate
Olası yan etkileri: Alerji, gözler, burunda tahriş, hücre yapısında bozulma.
BRONZLAŞTIRICI KREM
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 22
En tehlikelileri: Etil-metil paraben, propil paraben
Olası yan etkileri: Kurdeşen, tahriş, hormonal bozukluk.
OJE
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 31
En tehlikelileri: Ftalat
Olası yan etkileri: Doğuranlığı azaltabilir, hamilelikte bebek gelişimini etkileyebilir.
FAR
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 26
En tehlikelileri: Polietilen tereftalat
Olası yan etkileri: Kanser, kısırlık, hormonal bozukluk, organlarda tahribat.
Ruj, oje, parfüm, deodorant, vücut losyonu, saç spreyi, fondöten gibi ürünlerin kimyasal analizini yapan yeni bir araştırma tüyler ürperten sonuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre bu malzemeler birçok kadın için günlük hayatın bir parçası olsa da sağlık açısından büyük bir riski de beraberinde getiriyor.
Deodorant üreticisi Bionsen tarafından yapılan araştırmaya göre, bu kozmetik ürünlerini kullanan bir kadının vücudu her gün 515 kimyasal maddeye maruz kalıyor. Bu kimyasal maddeler alerjiden, hormon bozukluğuna, doğurganlık sorunlarından kansere kadar birçok rahatsızlığa neden olabiliyor.
PARFüM
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 250
En tehlikelileri: Benzaldehit
Olası yan etkileri: Ağız, boğaz ve gözlerde tahriş, mide bulantısı, böbrek sorunları.
SAÇ SPREYİ
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 11
En tehlikelileri: Oktinoksat, isophthalate
Olası yan etkileri: Alerji, gözler, burunda tahriş, hücre yapısında bozulma.
BRONZLAŞTIRICI KREM
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 22
En tehlikelileri: Etil-metil paraben, propil paraben
Olası yan etkileri: Kurdeşen, tahriş, hormonal bozukluk.
OJE
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 31
En tehlikelileri: Ftalat
Olası yan etkileri: Doğuranlığı azaltabilir, hamilelikte bebek gelişimini etkileyebilir.
FAR
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 26
En tehlikelileri: Polietilen tereftalat
Olası yan etkileri: Kanser, kısırlık, hormonal bozukluk, organlarda tahribat.
ŞAMPUAN
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 15
En tehlikelileri: Sodyum lauril sülfat, tetrasodyum, propilen glikol
Yan etkileri: Tahriş, kaşıntı, göz hasarı.
ALLIK
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 16
En tehlikelileri: Etil paraben, metil paraben, propil paraben
Olası yan etkileri: Kurdeşen, tahriş, hormonal bozukluk.
FONDÖTEN
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 24
En tehlikelileri: Polimetil metakrilat
Olası yan etkileri: Alerji, kanser.
DEODORANT
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 15
En tehlikelileri: İzopropil, myristat,
Olası yan etkileri: Ciltte ve akciğerlerde tahriş, baş ağrısı, solunum problemleri.
VüCUT LOSYONU
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 32
En tehlikelileri: Etil paraben, metil paraben, propil paraben, polietilen glikol
Olası yan etkileri: Kurdeşen, tahriş, hormonal bozukluk.
RUJ
İçerdiği kimyasal madde sayısı: 33
En tehlikelisi: Polimetilmetakrilat
Olası yan etkileri: Alerji, kanser.
e kolay
Şifalı Bitkilerin Yan Etkileri
Domuz gribinin yan etkileri nelerdir ve aşı güvenli midir?
Gümüş suyunun yan etkileri var mıdır?
Oje enfeksiyon oluşumuna neden oluyor
İlk bakışta güzel ve bakımlı görünen tırnakların altında hastalıklı ya da tedaviye muhtaç eller yer alabiliyor.
Tırnaklar için beslenme önemli
Vücutta meydana gelen demir, çinko, folik asit ve B 12 vitaminlerinin eksikliği durumlarında tırnaklarda bir takım bozukluklar meydana gelmektedir. Tırnaklarda kırılma, kabalaşma, çatlama ve tabakalaşma gibi durumlara neden olabilen bu eksiklikleri gidermek için beslenmeye de dikkat etmek gerekmektedir. Kırmızı et, süt ve süt ürünleriyle deniz ürünlerinin tırnak sağlığı için yenmesi şart. Fakat beslenmenin yeterli olmadığı durumlarda bu eksiklikleri karşılamak amacıyla vitamin takviyesi de yapmak gerekir.
El kremi kullanılmalı
Tırnağın yüzde 18'i sudan oluşmaktadır. Su yapısını dengelemek için de nemlendirici balsam türü krem ve solüsyonların kullanılması önerilmektedir. Ayrıca kişinin elini çok fazla deterjanla temas ettirmemesi de gerekmektedir.
Manikür pediküre dikkat
Tırnak hastalıklarının önüne geçmek için manikür ve pediküre de dikkat etmek gerekir. Çünkü tırnak hastalıklarının büyük bir çoğunluğu manikür ve pedikürden geçmektedir. Tırnak bakımını yaptırdığınız yerin hijyen kurallarına uyup uymadığını kontrol etmeniz ve mümkün olduğu kadar tırnaklarınızla oynamamanız gerekmektedir.
Oje enfeksiyon oluşumuna neden olur
Kozmetik ürünlerinin çok büyük bir kısmı cilde zarar vermektedir. Oje de bu ürünlerden biridir. Her ne kadar ojeler güzel bir görünüm sergileseler de; tırnağı havasız bırakır ve bazı enfeksiyonların oluşmasına fırsat tanır.
Beyaz noktaların vitamin eksikliğiyle ilgisi yok
Tırnakların üzerinde bazen beyaz noktacıklar görünebilir. Halk arasında vitamin eksikliği olarak değerlendiren bu durum tırnağın içerisine hava kabarcıklarının girmesiyle oluşur.
Fakat bunun vitamin eksikliğiyle hiçbir ilgisi yoktur. Endişe edecek bir durum da oluşturmamaktadır. Sadece görüntü itibariyle insanları tedirgin etmektedir. Hatta bazen tırnağın tamamen beyazladığı durumlar dahi olabilir. Fakat bu beyazlanmadan korkulmamalıdır, bu durumun da herhangi bir zararı yoktur.
Şeytan Tırnağı Deyip Geçmeyin
Şeytan tırnağı kişinin yapısı ve tırnakla çok oynanmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Gerekli tedavi yapılmazsa mikrop kapıp dolamaya dahi dönüşebilir. Antibiyotik tedavisi ya da lokal anesteziyle steril bir şekilde kesilerek parmağa müdahale edilebilir.
İç Hastalıkları Tırnak Bozulmalarına Neden Olabilir
Bazen iç organ hastalıklarında, romatizmal hastalıklarda, kalp, karaciğer ve akciğer hastalıklarında tırnaklarda bazı bozulmalar olabilir. Tırnağın bazen de genetik olarak küçük kalması ya da batık çıkması durumu söz konusudur.
Tedavisi En Zor Mantarlar: Tırnak Mantarları
Tırnağı hastalandıran en önemli nedenlerin başında mantarlar gelmektedir. Tırnak hastalıklarının yüzde 60'ı mantarlardır. Tırnağın serbest kenarından girer. Islaklık, nemlilik, karanlık, kapalılık, dar ayakkabı, travma ya da sıkışmayla, başkasının ayakkabısını giymekle, ve manikür-pedikürde vücuda girmektedir. Şayet kişinin vücut direnci düşükse, şeker hastasıysa, uzun süre antibiyotik kullandıysa ya da kortizon kullanmışsa bu mikropların vücuda girmesine ortam hazırlar.
Bu mantarlar tırnakta kalınlaşma, kırılma, sararma ve çizgilenme yapar. Mantarların batması durumunda ise dolama oluşmaktadır. Bu tür mantarlar elden çok ayakta görülmektedir. Tedavisi en zor olan mantar, tırnak mantarlarıdır.
Sedef ya da sıkıntı hastalıklar da tırnak bozukluklarına neden olabilir. Bu durumda yüksük tırnak denilen noktacıklı bir görünüm ortaya çıkar, enine ya da boyuna çizgilenme, tırnak yatağının üzerinde kamburlaşma ve bombeleşme meydana gelebilir.
Sağlıklı Tırnakların Sırrı
Hem güzel görünümlü, hem de sağlıklı tırnaklara sahip olmak alınacak bazı önlemlerle mümkün. İşte sağlıklı tırnakların sırrı:
- Tırnakları Kısa Kesmek Gerekmektedir.
- Manikür ve Pediküre Dikkat Etmek Şart
- Elleri ve Ayakları Nemli Bırakmamak Gerekir.
- Tırnak Yemek Enfeksiyonlara Ortam Hazırlar.
- Aşırı Antibiyotik ve Kortizon Tüketimi Tırnak Yapısını Bozar.
- Başkalarının terlik ya da ayakkabılarını giymek sakıncalıdır.
- Beslenmeye dikkat etmek, et, süt ve balık ürünlerinden tüketmek gerekmektedir.
YORUMLAR