MENAFİ çoğl. a. (ar. menfa'af in çoğl. menâfi). Esk. 1. Yararlar, kazançlar, çıkarlar. 2. Menafi-i kesire, büyük kazançlar. || M...
MENAFİ çoğl. a. (ar. menfa'af in çoğl. menâfi). Esk.
1. Yararlar, kazançlar, çıkarlar.
2. Menafi-i kesire, büyük kazançlar. || Menafi-i maddiye, maddi çıkarlar: "Vakıa menafi-i maddiyemizde bunlardan hiç ayrılmayız" (Baha Tevfik). || Menafii maneviye, manevi çıkarlar: "fakat menafi-i maneviye yani ahlak?" (Baha Tevfik). || Menafii umumiye, genel çıkarlar. || Menafi -i umumiyeye hadim, kamu yararına çalışan.
*-*İsi. huk. Menafii emiriye ya da menafii hazine, her türlü devlet geliri. || Menafii vakf, vakıf mallarının sağladığı fayda ve gelirler.
*-*Tar. Menafii umumiye sandığı, OsmanlI devletinde kamu yararına hizmet için oluşturulan fon. (İlk örnekleri 25 temmuz 1867 tarihli bir nizamname ile Mithat Paşa tarafından Tuna vilayeti şehir ve kasabalarında kuruldu. Sandıkların bayındırlık sorunlarının çözümlenmesinde ve belediyecilik çalışmalarının hızlanmasında büyük yararlarının görülmesi sonucu öteki vilayetlerde de benzerleri açıldı.)
1. Yararlar, kazançlar, çıkarlar.
2. Menafi-i kesire, büyük kazançlar. || Menafi-i maddiye, maddi çıkarlar: "Vakıa menafi-i maddiyemizde bunlardan hiç ayrılmayız" (Baha Tevfik). || Menafii maneviye, manevi çıkarlar: "fakat menafi-i maneviye yani ahlak?" (Baha Tevfik). || Menafii umumiye, genel çıkarlar. || Menafi -i umumiyeye hadim, kamu yararına çalışan.
*-*İsi. huk. Menafii emiriye ya da menafii hazine, her türlü devlet geliri. || Menafii vakf, vakıf mallarının sağladığı fayda ve gelirler.
*-*Tar. Menafii umumiye sandığı, OsmanlI devletinde kamu yararına hizmet için oluşturulan fon. (İlk örnekleri 25 temmuz 1867 tarihli bir nizamname ile Mithat Paşa tarafından Tuna vilayeti şehir ve kasabalarında kuruldu. Sandıkların bayındırlık sorunlarının çözümlenmesinde ve belediyecilik çalışmalarının hızlanmasında büyük yararlarının görülmesi sonucu öteki vilayetlerde de benzerleri açıldı.)
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR