MESBUK sıf. (ar. sebk, geride bırakma, önüne geçme'den mesbuk). Esk. 1. Başkaları tarafından geçilmiş, geride bırakılmış. 2. Ge...
MESBUK sıf. (ar. sebk, geride bırakma, önüne geçme'den mesbuk). Esk.
1. Başkaları tarafından geçilmiş, geride bırakılmış.
2. Geçmiş ya da geçmiş zamanda olmuş.
3. Önceden geçmiş olan, önde bulunan.
4. Mesbuk hizmetine binaen, geçmişteki hizmetlerine dayanarak. || Mesbuk-ül-emsal, benzeri önceden var olmuş, benzerleri daha önce geçmiş. || Mesbuk-ül-hidmet, emeği geçmiş hizmette bulunmuş. || Mesbuk-üz-zikr, adı geçmiş adı geçen.
*-*İsi. Cemaatle kılınan namazın ilk rekâtının rükûundan sonra namaza yetişen ve imama uyan kişi (Bk. ansikl. böl.)
*-*ANSİKL. Cemaatle kılınan namaza geç yetişen kişi, eğer imam ilk rekâtın rükûundan doğrulmadan önce rükûa eğilip en az bir kez "suphanallah" diyecek kadar rükûda kalabilirse namaza baştan yetişmiş; bundan daha geç yetişirse mesbuk sayılır ve namazın geri kalan bölümünü imamla birlikte kılar. İmam selam verdikten ya da en az "et-Tahiyat" duasını okuduktan sonra selam vermeden ayağa kalkar; "Süphaneke†ve "Euzü-besmele" ile başlayarak yetişemediği rekât ya da rekâtları yalnız başına kılar. Mesbuk, imam tahiyata oturduğu sırada namaza yetişmişse, bu, oturmayı hesaba katmaksızın kıldığı namazın olağan akışını izler. Zammı sure okunan kaç rekâta yetişememişse tamamladığı rekâtlarda o kadar zamm ı sure okur. Buna göre, örneğin akşam namazının üçüncü rekâtında cemaate yetişen mesbuk, imamın selam vermesinden sonra imamla birlikte oturduğunu sayamayacağından- tahiyata oturur. Yalnız “et-Tahiyat†duasını okur ve ayağa kalkarak yetişemediği ikinci rekâtı kılar ve son tahiyata oturarak namazını tamamlar.
1. Başkaları tarafından geçilmiş, geride bırakılmış.
2. Geçmiş ya da geçmiş zamanda olmuş.
3. Önceden geçmiş olan, önde bulunan.
4. Mesbuk hizmetine binaen, geçmişteki hizmetlerine dayanarak. || Mesbuk-ül-emsal, benzeri önceden var olmuş, benzerleri daha önce geçmiş. || Mesbuk-ül-hidmet, emeği geçmiş hizmette bulunmuş. || Mesbuk-üz-zikr, adı geçmiş adı geçen.
*-*İsi. Cemaatle kılınan namazın ilk rekâtının rükûundan sonra namaza yetişen ve imama uyan kişi (Bk. ansikl. böl.)
*-*ANSİKL. Cemaatle kılınan namaza geç yetişen kişi, eğer imam ilk rekâtın rükûundan doğrulmadan önce rükûa eğilip en az bir kez "suphanallah" diyecek kadar rükûda kalabilirse namaza baştan yetişmiş; bundan daha geç yetişirse mesbuk sayılır ve namazın geri kalan bölümünü imamla birlikte kılar. İmam selam verdikten ya da en az "et-Tahiyat" duasını okuduktan sonra selam vermeden ayağa kalkar; "Süphaneke†ve "Euzü-besmele" ile başlayarak yetişemediği rekât ya da rekâtları yalnız başına kılar. Mesbuk, imam tahiyata oturduğu sırada namaza yetişmişse, bu, oturmayı hesaba katmaksızın kıldığı namazın olağan akışını izler. Zammı sure okunan kaç rekâta yetişememişse tamamladığı rekâtlarda o kadar zamm ı sure okur. Buna göre, örneğin akşam namazının üçüncü rekâtında cemaate yetişen mesbuk, imamın selam vermesinden sonra imamla birlikte oturduğunu sayamayacağından- tahiyata oturur. Yalnız “et-Tahiyat†duasını okur ve ayağa kalkarak yetişemediği ikinci rekâtı kılar ve son tahiyata oturarak namazını tamamlar.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR