Oluk - Oluk Nedir - Oluk Hakkında İsim Oluk, -ğu 1. Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru: Değirmen oluğu. 2. Yağmur sular...
Oluk - Oluk Nedir - Oluk Hakkında
İsim
Oluk, -ğu 1. Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru: Değirmen oluğu.
2. Yağmur sularını damların kenarlarına toplayıp akıtan yatay konumlu, çoğu zaman çinko boru: Oluklardan kol benzer biçimde buzlar sarkıyordu. -T. Buğra.
3. Bir şeyin üstünde oyulmuş yol.
İsim
Oluk, -ğu 1. Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru: Değirmen oluğu.
2. Yağmur sularını damların kenarlarına toplayıp akıtan yatay konumlu, çoğu zaman çinko boru: Oluklardan kol benzer biçimde buzlar sarkıyordu. -T. Buğra.
3. Bir şeyin üstünde oyulmuş yol.
Rüyada Oluk Görmek
OLUK a.
1. Bir şeyin, bilhassa bir sıvının ya da taneciklerden oluşan bir şeyin akmasına yarayan üstü açık boru: Değirmen oluğu. Kum oluğu.
2. Bir çatıda, derelerde biriken yağmur ya da kar sularını biriktirerek iniş borularına götürmüş olan üst yanı açık, çinko, galvanizli sac ya da plastik kanal: Oluklardan taşan yağmur suları. 3. Bir şeyin üstünde açılmış bulunan ya da oluşturulan oyuk yol.
4. Oluk benzer biçimde akmak, bir sıvı sözkonusuysa, kesintisiz bir şekilde çok bolca olarak gelmek. || Oluk oluk, çok bolca olarak: Oluk oluk para harcıyordu.
*Anat. Bazı organların yüzeyindeki uzun çukurluk (kalburkemiği oluğu, kamış-sünnet derisi oluğu, dudak oluğu, omurilik yan olukları, beyinde Rolando yarığı önündeki oluk).
*Cerr. Bazı aletlerin üstünde bulunan ve çoğu zaman hareketli bir parçayı izleyeceği yolu göstermeye yarayan uzun çukurluk.
*Değirmene. Suyu değirmenin dolabına kadar ulaştırmaya yarayan derivasyon kanalı.
*Denizbil. - GEÇİT. || Buz oluğu, cezir akıntılarının sürüklediği buz kütlelerinin alçak kıyı şeritlerinde ve slikke'lerin yüzeyinde kazmış olduğu azca derin (2-40 santimetre), fakat uzun (2 km'ye kadar) çizgisel oluk. || Denizaltı oluğu, kıta şevlerinde ve derin deniz ovalarında, dik aklanlı, dar, azca derin (1-20 m), tertipli aralıklarla sıralanan, dip akıntılarının oluşturduğu çizgisel yarıklar. (Bazı oluklar kollan akıntı yönüne açık'diyapazon biçiminde çatallanır.) || Derin deniz oluğu, iki okyanus çanağını birleştiren denizaltı oluğu. |J Gelgit oluğu, almaşık gelgit hareketleriyle çökellerde kazılan kıyı oluğu. || Mercan kayası oluğu, eğimli mercan yüzeylerinde, kayalığın mahmuzlarını ayıran çöküntü. || Onkıyı oluğu, önkum- salda, setleri ayıran çöküntü. || Sahanlık oluğu, ters akıntılarla yönlendirilmiş iri gereçlerin kayalık kıyı şeritlerinde kazmış olduğu uzun ve dar oluk.
*Denize. Bir halatın kolları içinde kalan ve halat süresince uzanan aralık. || Makarada, halatın geçmiş olduğu iki yanak arasındaki açıklık.
*Embriyol. ilkel oluk, dölütünün uzunlamasına ekseninde bulunan oluk. (Blasto- por dudağının sağ ve sol yarısının orta düzlemde gittikçe birbirine yaklaşması ve yapışmasıyla oluşur.)
*Fiz. tıp. Yüksek tazyik oluğu, dalgıcı barındıran yüksek basınçlı bir odaya götürmüş olan, 2 m uzunluğunda, 0,60 m çapında, su geçirmez maden silindir, (içine bilhassa 3-6 atmosfer basınçta, hacim olarak iyice küçülmüş saf oksijen alabilir.)
*inş. Asma dam oluğu, saçaklı bir çatıda kepçelerle merteklera tespit edilen oluk. || İngiliz tipi dam oluğu, ayaklı desteklerle saçaklık üstüne yerleştirilen oluk. || Tahta oluk, dik açı oluşturacak şekilde uç uca çivilenmiş iki ya da üç levhadan oluşan yağmur suyu borusu.
*Jeomorfol. Kumul oluğu, iki sıra kıyı kumulu içinde koridor biçiminde uzanan çukur.
*Kâğ. san. Oluklu kâğıtlardaki dalgalı şekil.
*Mad. oc. Cevher, taş ya da malzemeyi yerçekiminden yararlanarak aşağı düzeylere taşımada kullanılan çoğu zaman yarı daire kesitli ya da yamuk biçimli sac levha. || Konveyör oluğu, ayak halinde kazılmış cevheri boşaltmak için kullanılan metal konveyör öğesi. || Sallantılı oluk, düz ya da eğimi azca yerlerde, üstündeki cevher, taş ya da malzemeyi ileri geri hareketle aşağı düzeylere taşımada kullanılan düzenek.
*Mak. san. Oluk açma, KANAL AÇMA' nın eşanlamlısı.
*Marangl. Bezeme ve birleştirme amacıyla ahşaba boydan boya oluşturulan kanal. (Bezeme amacıyla oluşturulan olukların tabanları değişik biçimlerde [düz, kavisli, sıfır tabanlı, vb.] olabilir. Bu tip oluklara yiv de denir. Birleştirme amacıyla oluşturulan oluklar, tablaları kalınlaştırmak, iki tablanın eş hareket yapmasını sağlamak için kullanılır.)
|| Oluk rendesi, oluk açmak, kaba rendeleme yapmak için kullanılan, ağzı ve tabanı kavisli rende.
*Metalürj. Uzun ürünler üretmek için hadde merdanesi içinde oluşturulan eksenel bakışımlı kanal.
*Meteorol. iki yüksek tazyik bölgesi arasındaki barometrik çukur.
*Mim. Köşeli derz oluğu, bir kabartmada pahlı iki kenar içinde kalan ve kesiti yatık V harfini çağrıştıran derz.
*Mim. ve Süslem. sant. Bir damlalıkta, bir başlık kıvrımında, bir silmede oyuk bölüm. || Oluk silme, BOYUN'un eşanlamlısı.
*Nalbant. Nalın toprak yüzünde oluşturulan, nalın dayanıklılığını artırmaya, hayvanın kaymasını engelmeye ve mıh deliklerinin bir hizada olmasına yarayan kanal. ||
Oluk baskısı, nala oluk yapmakta kullanılan bir yüzü düz öteki yüzü eğri çelik baskı.
*Oto. Su oluğu, kaportanın üzerine düşen yağmur damlalarının ön cama akmaması için camın üzerine yerleştirilmiş oluk; üstü kapalı bir taşıtın her iki yanında boydan boya uzanan oluk.
*Patol. Oluk biçimi aşınma, genç insanların diş tacının üstünde görülen ve doğuştan frenginin emareleri olabilen uzunlamasına çukur çizgiler.
*Tekst. Bir silindirin gövdesi süresince açılmış oyuk, (iplikçilikte, flayerli çekme makinelerinin silindirleri benzer biçimde çok ince oluklu silindirler kullanılır; tertipli aralıklarla birbirlerine yakın olarak yerleştirilen bu oluklar, tekstil elyafının silindir tarafınca tutulmasını sağlar.) || Oluk açmak, iplikçilikte, çekme işlemlerinin gerçekleştirildiği makinelerde kullanılan metal silindirlerin üstüne ince ve çok sık, boylamasına kanallar açmak.
*Yerbil. Paleocoğrafyada, kalınca tortul deniz dizilerinin çökelmesinden doğan dar ve uzun dönem. (Alp zincirlerinde flyschle- rin oluğunun, bugünkü okyanuslarda etkin kenarlarla birleşmiş çukura denk düşmüş olduğu sanılmaktadır.) || Boyutu santimetreyle desimetre içinde değişen geniş yarıklar biçimindeki bir kırık aynasının varlığını gösterebilen tektoglif tipi.
*Zootekn. Boyun oluğu, dörtayaklılarda, boynun iki yüzünde, solukborusunun iki yanında bulunan ve boyun toplardamarına yataklık eden uzun çukurluk. || Ye- mekborusu oluğu, gevişgetirenlerde börkeneği geçerek kardiayı kırkbayırın girişine birleştiren kanal.
1. Bir şeyin, bilhassa bir sıvının ya da taneciklerden oluşan bir şeyin akmasına yarayan üstü açık boru: Değirmen oluğu. Kum oluğu.
2. Bir çatıda, derelerde biriken yağmur ya da kar sularını biriktirerek iniş borularına götürmüş olan üst yanı açık, çinko, galvanizli sac ya da plastik kanal: Oluklardan taşan yağmur suları. 3. Bir şeyin üstünde açılmış bulunan ya da oluşturulan oyuk yol.
4. Oluk benzer biçimde akmak, bir sıvı sözkonusuysa, kesintisiz bir şekilde çok bolca olarak gelmek. || Oluk oluk, çok bolca olarak: Oluk oluk para harcıyordu.
*Anat. Bazı organların yüzeyindeki uzun çukurluk (kalburkemiği oluğu, kamış-sünnet derisi oluğu, dudak oluğu, omurilik yan olukları, beyinde Rolando yarığı önündeki oluk).
*Cerr. Bazı aletlerin üstünde bulunan ve çoğu zaman hareketli bir parçayı izleyeceği yolu göstermeye yarayan uzun çukurluk.
*Değirmene. Suyu değirmenin dolabına kadar ulaştırmaya yarayan derivasyon kanalı.
*Denizbil. - GEÇİT. || Buz oluğu, cezir akıntılarının sürüklediği buz kütlelerinin alçak kıyı şeritlerinde ve slikke'lerin yüzeyinde kazmış olduğu azca derin (2-40 santimetre), fakat uzun (2 km'ye kadar) çizgisel oluk. || Denizaltı oluğu, kıta şevlerinde ve derin deniz ovalarında, dik aklanlı, dar, azca derin (1-20 m), tertipli aralıklarla sıralanan, dip akıntılarının oluşturduğu çizgisel yarıklar. (Bazı oluklar kollan akıntı yönüne açık'diyapazon biçiminde çatallanır.) || Derin deniz oluğu, iki okyanus çanağını birleştiren denizaltı oluğu. |J Gelgit oluğu, almaşık gelgit hareketleriyle çökellerde kazılan kıyı oluğu. || Mercan kayası oluğu, eğimli mercan yüzeylerinde, kayalığın mahmuzlarını ayıran çöküntü. || Onkıyı oluğu, önkum- salda, setleri ayıran çöküntü. || Sahanlık oluğu, ters akıntılarla yönlendirilmiş iri gereçlerin kayalık kıyı şeritlerinde kazmış olduğu uzun ve dar oluk.
*Denize. Bir halatın kolları içinde kalan ve halat süresince uzanan aralık. || Makarada, halatın geçmiş olduğu iki yanak arasındaki açıklık.
*Embriyol. ilkel oluk, dölütünün uzunlamasına ekseninde bulunan oluk. (Blasto- por dudağının sağ ve sol yarısının orta düzlemde gittikçe birbirine yaklaşması ve yapışmasıyla oluşur.)
*Fiz. tıp. Yüksek tazyik oluğu, dalgıcı barındıran yüksek basınçlı bir odaya götürmüş olan, 2 m uzunluğunda, 0,60 m çapında, su geçirmez maden silindir, (içine bilhassa 3-6 atmosfer basınçta, hacim olarak iyice küçülmüş saf oksijen alabilir.)
*inş. Asma dam oluğu, saçaklı bir çatıda kepçelerle merteklera tespit edilen oluk. || İngiliz tipi dam oluğu, ayaklı desteklerle saçaklık üstüne yerleştirilen oluk. || Tahta oluk, dik açı oluşturacak şekilde uç uca çivilenmiş iki ya da üç levhadan oluşan yağmur suyu borusu.
*Jeomorfol. Kumul oluğu, iki sıra kıyı kumulu içinde koridor biçiminde uzanan çukur.
*Kâğ. san. Oluklu kâğıtlardaki dalgalı şekil.
*Mad. oc. Cevher, taş ya da malzemeyi yerçekiminden yararlanarak aşağı düzeylere taşımada kullanılan çoğu zaman yarı daire kesitli ya da yamuk biçimli sac levha. || Konveyör oluğu, ayak halinde kazılmış cevheri boşaltmak için kullanılan metal konveyör öğesi. || Sallantılı oluk, düz ya da eğimi azca yerlerde, üstündeki cevher, taş ya da malzemeyi ileri geri hareketle aşağı düzeylere taşımada kullanılan düzenek.
*Mak. san. Oluk açma, KANAL AÇMA' nın eşanlamlısı.
*Marangl. Bezeme ve birleştirme amacıyla ahşaba boydan boya oluşturulan kanal. (Bezeme amacıyla oluşturulan olukların tabanları değişik biçimlerde [düz, kavisli, sıfır tabanlı, vb.] olabilir. Bu tip oluklara yiv de denir. Birleştirme amacıyla oluşturulan oluklar, tablaları kalınlaştırmak, iki tablanın eş hareket yapmasını sağlamak için kullanılır.)
|| Oluk rendesi, oluk açmak, kaba rendeleme yapmak için kullanılan, ağzı ve tabanı kavisli rende.
*Metalürj. Uzun ürünler üretmek için hadde merdanesi içinde oluşturulan eksenel bakışımlı kanal.
*Meteorol. iki yüksek tazyik bölgesi arasındaki barometrik çukur.
*Mim. Köşeli derz oluğu, bir kabartmada pahlı iki kenar içinde kalan ve kesiti yatık V harfini çağrıştıran derz.
*Mim. ve Süslem. sant. Bir damlalıkta, bir başlık kıvrımında, bir silmede oyuk bölüm. || Oluk silme, BOYUN'un eşanlamlısı.
*Nalbant. Nalın toprak yüzünde oluşturulan, nalın dayanıklılığını artırmaya, hayvanın kaymasını engelmeye ve mıh deliklerinin bir hizada olmasına yarayan kanal. ||
Oluk baskısı, nala oluk yapmakta kullanılan bir yüzü düz öteki yüzü eğri çelik baskı.
*Oto. Su oluğu, kaportanın üzerine düşen yağmur damlalarının ön cama akmaması için camın üzerine yerleştirilmiş oluk; üstü kapalı bir taşıtın her iki yanında boydan boya uzanan oluk.
*Patol. Oluk biçimi aşınma, genç insanların diş tacının üstünde görülen ve doğuştan frenginin emareleri olabilen uzunlamasına çukur çizgiler.
*Tekst. Bir silindirin gövdesi süresince açılmış oyuk, (iplikçilikte, flayerli çekme makinelerinin silindirleri benzer biçimde çok ince oluklu silindirler kullanılır; tertipli aralıklarla birbirlerine yakın olarak yerleştirilen bu oluklar, tekstil elyafının silindir tarafınca tutulmasını sağlar.) || Oluk açmak, iplikçilikte, çekme işlemlerinin gerçekleştirildiği makinelerde kullanılan metal silindirlerin üstüne ince ve çok sık, boylamasına kanallar açmak.
*Yerbil. Paleocoğrafyada, kalınca tortul deniz dizilerinin çökelmesinden doğan dar ve uzun dönem. (Alp zincirlerinde flyschle- rin oluğunun, bugünkü okyanuslarda etkin kenarlarla birleşmiş çukura denk düşmüş olduğu sanılmaktadır.) || Boyutu santimetreyle desimetre içinde değişen geniş yarıklar biçimindeki bir kırık aynasının varlığını gösterebilen tektoglif tipi.
*Zootekn. Boyun oluğu, dörtayaklılarda, boynun iki yüzünde, solukborusunun iki yanında bulunan ve boyun toplardamarına yataklık eden uzun çukurluk. || Ye- mekborusu oluğu, gevişgetirenlerde börkeneği geçerek kardiayı kırkbayırın girişine birleştiren kanal.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR