OPTİMUM a. (lat. optimum). Bir şeyin o anki koşullar açısından, en elverişli sayılan gelişme durumu. *Çevrebil. Ekolojik optimum, b...
OPTİMUM a. (lat. optimum). Bir şeyin o anki koşullar açısından, en elverişli sayılan gelişme durumu.
*Çevrebil. Ekolojik optimum, bir canlı varlığın bulunmuş olduğu ortamdaki çeşitli çevre etmenleıinin (canlı ve cansız), organizmanın maksimum gelişmesi ve üremesi için lüzumlu değere ulaşmış olduğu durum. (Bk. ansikl. böl.)
*ikt. tutumsal optimum, ekonominin çeşitli alternatif durumlarını birbirleriyle karşılaştırarak, aralarından olabilecek en iyisini bulmayı amaçlayan ekonomi kuramı. (Bk. ansikl. böl.)
*V. Pareto'ya mal edilen ve bir rekabet ekonomisinde üretim ve dağıtım koşullarının, bir malın üretimini ya da başka bir ferdin gelir düzeyini başka bir malın üretimini ya da başka bir gelirin düzeyini düşürmeden yükseltmeye olanak vermeyecek bir şekilde gerçekleşmiş bulunduğunu belirten kavram.
* sıf. En elverişli, en iyi durumda olan: Optimum üretim. (Eşanl. OPTİMAL.)
*ANSIKL. Çevrebil. Ekolojik optimum, fitotronda yetiştirilen bitkiler yardımıyla, bir bitkinin optimum derecede yararlanabildiği çevre öğelerinden herhangi birinin kıymeti incelikle belirlenebilir. Fakat organik ortamda bulunan etmenlerin tümü, bilhassa rakip türler, asalaklar, vb. bu bakımdan ele alınıp değerlendirilemez. Deneysel yöntem, başka etmenler değişmez tutularak incelenen öğenin derişikliğini değiştirmeye dayanır Bir öğenin optimum derişikliği belirlenince, başka bir unsur ele alınır, onun derişikliğinde de değişimler yapılır ve en uygun ortam sağlanıncaya kadar tüm öğelere aynı işlem uygulanır.
J. von Liebig, bitkilerde büyümenin, üretim ortamında en düşük dozda bulunan öğeye bağlı bulunduğunu açıkça göstermiştir: buna "minimum†yasası ya da “Liebig yasası†denir. Etmenler içinde karşılıklı etkileşme bulunduğundan minimum olan öğeyi belirlemek çoğu zaman çok güçtür. Organizmalar bir çok süre bir öğenin yerine bir başkasını kullanabilirler. Mesela, kalsiyumca yoksul bir ortamda yetiştirilen bazı yumuşakça türleri kavkılarını yeterince büyütemezler. Aynı ortama bolca oranda stronsiyum konursa kavkı düzgüsel seviyede büyür. Demek ki, yumuşakça sınırlayıcı etmenin (burada kalsiyum) yerine ortamda bolca olan bir başka öğeyi, kısaca stronsiyumu kullanmaktadır.
Bir organizmanın gelişmesi, öğelerden birinin aşırı oranda bulunmasıyla kösteklenebilir de. Minimum ya da maksimum sımrtayıcı etmenler terimi V. E. Shelford tarafınca, 1911'de, “tolerans†yasası adıyla belirlenmiştir; bu yasaya nazaran, ortamdaki öğelerin kıymeti iki sınır içinde bulunmuş olduğu süre organizma çevresel optimumuna ulaşır: iki sınırdan biri alt sınırdır, organizma ondan daha aşağıda gelişemez; diğeri üst sınırdır, sözkonusu öğenin zehirlilik eşiği olan bu sınırdan ötede organizma ölür.
Ekolojik optimumun ve sınırlayıcı etmenlerin bilinmesi, ziraat alanında biyolojik cenk için temel veri olabilir; mesela, istenmeyen bir bitkinin ekolojik optimumunu azaltmak amacıyla çevre etmenlerinden biri değiştirilebilir.
Ekolojik optimumun belirlenmesi, hayvansal ve bilhassa bitkisel türlerin dağılış alanını daha iyi anlamaya yarar. Tüm çevre etmenlerine karşı yüksek hoşgörü gösteren ve mühim değişikliklere dayanabilen türlere "geniş ortam türleri†(öries), buna karşılık sadece bazı etmenlerdeki (optimuma yakın) hafifçe değişikliklere katlanabilen türlere "dar ortam türleri†(stenoes) denir.
Ekolojik optimum, deneysel olarak sınırlanması çok güç, kuramsal bir kavramdır, şundan dolayı organizmanın gelişmesi esnasında bir çok etmen işe karışmakta ve birbirine girişmektedir. Mesela, avlanma ve rekabet vakasında, bir hayvan türü doğada çoğu zaman ekolojik optimumundan daha dar bir alanda etkinlik gösterir.
*ikt. tutumsal optimum. Bu kavram, işletmeler düzeyinde birçok uygulama alanı bulmuş olduğu benzer biçimde, tutumsal politika ölçütlerinin belirlenmesinde ve planlama işlerinde de kullanılır. En fazla kullanılan yöntem -yetersiz olmasına karşınmarjinal faydaların eşitlenmesi yasasına nazaran marj ayarlamasıdır. Bu yöntem, daha çağdaş bazı nicelik belirleme ve tahmin yöntemleriyle beraber kullanılır. K. Arrovv, bilhassa bireysel seçimlerden bir kolektif optimuma geçiş problemi üstünde durdu; R Massö, aynı problemi yatırım mevzusunda ortaya koydu; J. Tinbergen, optimumun çeşitli öğeleri (mesela, refah ve yatırım) arasındaki karşıtlığı gösterdi.
*Çevrebil. Ekolojik optimum, bir canlı varlığın bulunmuş olduğu ortamdaki çeşitli çevre etmenleıinin (canlı ve cansız), organizmanın maksimum gelişmesi ve üremesi için lüzumlu değere ulaşmış olduğu durum. (Bk. ansikl. böl.)
*ikt. tutumsal optimum, ekonominin çeşitli alternatif durumlarını birbirleriyle karşılaştırarak, aralarından olabilecek en iyisini bulmayı amaçlayan ekonomi kuramı. (Bk. ansikl. böl.)
*V. Pareto'ya mal edilen ve bir rekabet ekonomisinde üretim ve dağıtım koşullarının, bir malın üretimini ya da başka bir ferdin gelir düzeyini başka bir malın üretimini ya da başka bir gelirin düzeyini düşürmeden yükseltmeye olanak vermeyecek bir şekilde gerçekleşmiş bulunduğunu belirten kavram.
* sıf. En elverişli, en iyi durumda olan: Optimum üretim. (Eşanl. OPTİMAL.)
*ANSIKL. Çevrebil. Ekolojik optimum, fitotronda yetiştirilen bitkiler yardımıyla, bir bitkinin optimum derecede yararlanabildiği çevre öğelerinden herhangi birinin kıymeti incelikle belirlenebilir. Fakat organik ortamda bulunan etmenlerin tümü, bilhassa rakip türler, asalaklar, vb. bu bakımdan ele alınıp değerlendirilemez. Deneysel yöntem, başka etmenler değişmez tutularak incelenen öğenin derişikliğini değiştirmeye dayanır Bir öğenin optimum derişikliği belirlenince, başka bir unsur ele alınır, onun derişikliğinde de değişimler yapılır ve en uygun ortam sağlanıncaya kadar tüm öğelere aynı işlem uygulanır.
J. von Liebig, bitkilerde büyümenin, üretim ortamında en düşük dozda bulunan öğeye bağlı bulunduğunu açıkça göstermiştir: buna "minimum†yasası ya da “Liebig yasası†denir. Etmenler içinde karşılıklı etkileşme bulunduğundan minimum olan öğeyi belirlemek çoğu zaman çok güçtür. Organizmalar bir çok süre bir öğenin yerine bir başkasını kullanabilirler. Mesela, kalsiyumca yoksul bir ortamda yetiştirilen bazı yumuşakça türleri kavkılarını yeterince büyütemezler. Aynı ortama bolca oranda stronsiyum konursa kavkı düzgüsel seviyede büyür. Demek ki, yumuşakça sınırlayıcı etmenin (burada kalsiyum) yerine ortamda bolca olan bir başka öğeyi, kısaca stronsiyumu kullanmaktadır.
Bir organizmanın gelişmesi, öğelerden birinin aşırı oranda bulunmasıyla kösteklenebilir de. Minimum ya da maksimum sımrtayıcı etmenler terimi V. E. Shelford tarafınca, 1911'de, “tolerans†yasası adıyla belirlenmiştir; bu yasaya nazaran, ortamdaki öğelerin kıymeti iki sınır içinde bulunmuş olduğu süre organizma çevresel optimumuna ulaşır: iki sınırdan biri alt sınırdır, organizma ondan daha aşağıda gelişemez; diğeri üst sınırdır, sözkonusu öğenin zehirlilik eşiği olan bu sınırdan ötede organizma ölür.
Ekolojik optimumun ve sınırlayıcı etmenlerin bilinmesi, ziraat alanında biyolojik cenk için temel veri olabilir; mesela, istenmeyen bir bitkinin ekolojik optimumunu azaltmak amacıyla çevre etmenlerinden biri değiştirilebilir.
Ekolojik optimumun belirlenmesi, hayvansal ve bilhassa bitkisel türlerin dağılış alanını daha iyi anlamaya yarar. Tüm çevre etmenlerine karşı yüksek hoşgörü gösteren ve mühim değişikliklere dayanabilen türlere "geniş ortam türleri†(öries), buna karşılık sadece bazı etmenlerdeki (optimuma yakın) hafifçe değişikliklere katlanabilen türlere "dar ortam türleri†(stenoes) denir.
Ekolojik optimum, deneysel olarak sınırlanması çok güç, kuramsal bir kavramdır, şundan dolayı organizmanın gelişmesi esnasında bir çok etmen işe karışmakta ve birbirine girişmektedir. Mesela, avlanma ve rekabet vakasında, bir hayvan türü doğada çoğu zaman ekolojik optimumundan daha dar bir alanda etkinlik gösterir.
*ikt. tutumsal optimum. Bu kavram, işletmeler düzeyinde birçok uygulama alanı bulmuş olduğu benzer biçimde, tutumsal politika ölçütlerinin belirlenmesinde ve planlama işlerinde de kullanılır. En fazla kullanılan yöntem -yetersiz olmasına karşınmarjinal faydaların eşitlenmesi yasasına nazaran marj ayarlamasıdır. Bu yöntem, daha çağdaş bazı nicelik belirleme ve tahmin yöntemleriyle beraber kullanılır. K. Arrovv, bilhassa bireysel seçimlerden bir kolektif optimuma geçiş problemi üstünde durdu; R Massö, aynı problemi yatırım mevzusunda ortaya koydu; J. Tinbergen, optimumun çeşitli öğeleri (mesela, refah ve yatırım) arasındaki karşıtlığı gösterdi.
Kaynak: Büyük Larousse
Optimum Outlet ve Eğlence Merkezi - Ankara
Planaryanın optimum yaşam koşulları nedir?
Optimum Outlet ve Eğlence Merkezi - İzmir
YORUMLAR