ÖZELLİKLE be. 1. Bir öğeyi, bir ayrıntıyı, bir koşulu öbürlerinden ayırır; özellikle: Konserde bilhassa gençler vardı. Bilhassa şii...
ÖZELLİKLE be.
1. Bir öğeyi, bir ayrıntıyı, bir koşulu öbürlerinden ayırır; özellikle: Konserde bilhassa gençler vardı. Bilhassa şiirde bir gelişmeden söz edilebilir. Bu kenti bilhassa bu şekilde havalarda daha çok seviyorum.
2. Bir bütünün başka öğelerine oranla hususi, ayrıcalıklı bir şekilde; hususi olarak: Meyveyi severim, bilhassa de armudu.
3. Her şeyden ilkin, hususi olarak: Bu geziye sizin katılmanızı bilhassa isliyoruz.
1. Bir öğeyi, bir ayrıntıyı, bir koşulu öbürlerinden ayırır; özellikle: Konserde bilhassa gençler vardı. Bilhassa şiirde bir gelişmeden söz edilebilir. Bu kenti bilhassa bu şekilde havalarda daha çok seviyorum.
2. Bir bütünün başka öğelerine oranla hususi, ayrıcalıklı bir şekilde; hususi olarak: Meyveyi severim, bilhassa de armudu.
3. Her şeyden ilkin, hususi olarak: Bu geziye sizin katılmanızı bilhassa isliyoruz.
Kaynak: Büyük Larousse
Gençlerde ve bilhassa kızlarda alkol, sövgü, ve hız merağı niçin artmıştır?
YORUMLAR