Raşitizm Hakkında Bilgi

Raşitizm iyi mi bir hastalıktır? Raşitizm niçin meydana gelir? Raşitizm emareleri, tedavisi ve alınması ihtiyaç duyulan önlemler nedir? Raş...

Raşitizm iyi mi bir hastalıktır? Raşitizm niçin meydana gelir? Raşitizm emareleri, tedavisi ve alınması ihtiyaç duyulan önlemler nedir?

Raşitizm; çocuklardaki D vitamininin eksikliğinden doğan raşitizm, halk içinde kemik zafiyeti olarak tanınır. Bu hastalığa yakalanan çocuklarda kafa büyür, bacaklar çarpılır. göğüs ve karın şişer. Bu safhadaki raşitizmli bir çocukta vücut mukavemeti de azalır. Raşitizm, hatalı bir beslenme ve güneşsizlik hastalığıdır. Güneş ışığı ten altında bulunan bir takım maddeleri D vitamini haline getirerek doğal yoldan bebeğin korunmasını sağlar. Yavrusunu açık havaya ve güneşe çıkarmak isteyen her anne güneşli bir hava bulabilir. Cam gerisinden meydana getirilen güneş banyosu hiçbir yarar vermez. Çocuklar maalesef eski mısır mumyalarını hatırlatacak şekilde sımsıkı kundaklanmakta ve açık havaya çıkarılmamaktadırlar. Ayrıca çocuk sıcaktan bunalacak raddelere gelir. Ve bu açık havadan asla bir biçimde faydalanamaz. Beslenme durumunda bu hastalıkların yeri çok büyüktür. Meme ve mamalar tertipli bir biçimde verilmez ve çocuk vitaminlerle takviye edilmezse, raşitizm’i beklemek gerekir. Doğumdan önceki zamanlarda bebeğin vücudunda depo edilmiş olan D vitamini doğumu takip eden iki ay zarfında tamamen biter. Bu zamandan itibaren de hastalık emareleri görülmeye başlar. İlk emareler kafa terlemesi ve kafa kemiklerinin yumuşamasıdır.

Bir tek hububat unları ile beslenen çocuklarda raşitizme daha çok rastlanmaktadır. Özellikle Karadeniz bölgesinde yalnız mısır unu ile meydana getirilen mamalar tercih edildiği için bu hastalık sanki yaygın bir halde mevcuttur. Raşitistli anne ve babaların çocuklarında bu hastalığa rastlanmaktadır. Tüm nesillerin aynı görenek ve gelenekler ile büyütülmesinden meydana gelmektedir.

Raşitizm yavaş seyreden bir hastalıktır. Bundan dolayı bebeğin hasta olduğu ilk devirlerde belirgin olmaz. Bir sürü anneler onun neşesine ve yiyecek yemesine bakarak gelişme bakımından akranlarından geri kaldığını anlamazlar. Böylece hastalık iyice ilerleyerek vücuda iyiden iyiye yerleşir. Araya yüksek ateşle seyreden bir hastalık girip de çocuk hekim muayenesinden geçinceye kadar bu bu şekilde devam eder. Bir süre sonrasında, bebeğin dişlerinin çıkmadığı ve akranları şeklinde yürüyemediği anlaşılır. Bu zamanda geriye kalan hastalık ilerlemiş ve kemiklerde eğrilikler başlamış olur.

İlk emareleri özellikle ikinci aydan itibaren kafa gösteren kafa terlemeleridir. Başın yastığa değen kısımlarında saçlar dökülerek buradaki kemikler yassılaşmaya başlar. Uykusuzluk ve huysuzluk mevcuttur. Ön bıngıldak fazla açık kalır. Kaburga kemiklerinde, yukarıdan aşağı tesbih tanelerini çağrıştıran bağzı şişlikler oluşur. Göğüs ya içeri ya da dışarı doğru çıkıntı yapar. Ve yanlarında derin oluklar meydana gelir. Bu fena teşekkül akciğerlere de etki etmiş olduğu için çok zamanlar zatürreeye yol açabilir. Bacakların uzun kemikleri de adım atma, oturma esnasındaki ağırlıklara tahammül edemediği için, eğrilmeler başlar. Çocuk gitgide ördek şeklinde yürür ve bunlarda düztabanlık belirir. Bel kemiği de eğrildiği için, boyları kısa görülür. Kanburluk da olabilir. Bunların leğen kemikleri de iyi teşekkül edemediği için, doğum yapamazlar. Ya da çok büyük zorluklarla karşılaşırlar. Raşitizm yalnız iskelet sisteminin değildir, bunun dışındaki yumuşak kısımlarında bozulmasına sebebiyet verir. Göğüs kafesinin yumuşaklığı, aşağıdan gazlarla dolu olan midenin yukarı itilmesine ve ciğerlerin sıkı saran solunumun bozulmasına sebebiyet verir. Bu çocuklar, her şeye karşı isteksizdirler. Oturdukları süre öne arkaya sallanırlar. Özellikle güneşten yoksun kış aylarında doğan bebeklerin anneleri ikinci aydan sonrasında çok dikkati olmalı ve ufacık bir şüpheden sonrasında, yavrularını hemen hekim muayenesinden geçirmelidirler. Aslen D vitamininin eksikliği bir hastalık değildir. Düzgüsel ve sıhhat kaidelerine riayet edilerek geçirilen bir hamilelik, yavrunun dünyaya gelişinden sonraki zamanlarda da, sıhhat kaidelerine kafi derecede riayet edilmesi, bebekleri bu sıkıntıdan ve arızalardan korur. Yiyecekler içinde tereyağı, karaciğer, muz, maya ve yoğurt da D vitamini vardır. Erken ve zayıf bebeklere vitaminli mamalar erken aylarda vermeye başlanmalıdır. Özellikle her gün güneş banyosu yaptırmak ve evladı bir süre açık havada tutmak en iyi usuldür.

Bir yaşına kadar olan raşitizmlilerin tedavisi, yüzde yüz başarıya ulaşmış olmaktadır. Fakat bu sürenin sonunda tedaviye başlanacak olursa bebekte tüm yaşamı süresince taşıyacağı bir takım aksaklıkların kalktığı görülür.

Bu maddede yazılanlar yalnızca bilgi verme amaçlıdır.
Yazılanlar, hekim uyarısı ya da önerisi değildir.