Biçim -kli TDK, Türk Dil Kurumu isim Arapça şekl 1 . Şekil: "Dünyayı alıp avucuna bigün Tanrı'm / Avucunda bu dünyay...
Biçim -kli
TDK, Türk Dil Kurumu
isim Arapça şekl
1 . Şekil:
2 . Bir mevzuyu açıklamaya yarayan fotoğraf ya da çizim:
3 . Davranış biçimi, tutum, yol, biçim:
4 . Bir kavramın, düşüncenin, olayın ya da işin değişik oluş biçimi:
5 . Toplumsal bir bütünün müessese biçimi:
6 . Ifade biçimi:
7 . (edebiyat) Şekil.
8 . (matematik) Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan fotoğraf:
TDK, Türk Dil Kurumu
1 . Şekil:
"Dünyayı alıp avucuna bigün Tanrı'm / Avucunda bu dünyaya bir biçim ver"- A. N. Asya.
2 . Bir mevzuyu açıklamaya yarayan fotoğraf ya da çizim:
"Bu kitapta birçok biçim var."- .
3 . Davranış biçimi, tutum, yol, biçim:
"Bu şekilde hareket etmek doğru değildir."- .
4 . Bir kavramın, düşüncenin, olayın ya da işin değişik oluş biçimi:
"Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık."- R. N. Güntekin.
5 . Toplumsal bir bütünün müessese biçimi:
"Yönetim şekli."- .
6 . Ifade biçimi:
"Ne yapmış olup yapmış, bu havai konuşmayı röportaj şekline sokmuştu."- Y. K. Karaosmanoğlu.
7 . (edebiyat) Şekil.
8 . (matematik) Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan fotoğraf:
"Geometrik biçim."- .
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- biçim almak
- biçim vermek
- biçim ve şemail
- (herhangi bir şeyi) şekle sokmak (ya da koymak)
Birleşik Sözler
- biçim bilgisi
- biçim değişiklik yapma
- benzer şekiller
- yüzey şekilleri
Düzlemsel biçim nedir?
Biçim grafiği nedir?
Resimde biçim nedir?
ŞEKİL, -kli a. (ar. şeki).
1. Bir nesnenin çevre çizgilerinin düzeni, görünümü, dış görünüşü; şekil: Odanın, şöminenin şekli. Yürek şeklinde bir yüz.
2. Bir şeyi izah etmek amacıyla çizilmiş fotoğraf: Şekilde görüleceği suretiyle. Geometrik şekiller.
3. Bir kimsenin davranış biçimi, bir şeyin oluş biçimi; tutum, yol, biçim: Benimle bu şekilde konuşamazsın. Birkaç şekilde yerleştirilebilen bir oda ekibi.
4. Bir şeyin maddeleşmiş durumu; hal, şekil: Doğada bileşik şekilde bulunan madenler.
5. Bir şeyin, bir eylemin var olma, gerçekleşme biçimi, yöntemi; çeşit, tür: Bir devletin yönetim şekli. Bir borcun ödenme şekli.
6. Bir şeye, bir yere verilen seviye; model, şekil: Saç şeklini değişiklik yapmak. Divan, odanın şeklini bozdu.
7. Bilhassa MUHTEVA'ya karşıt olarak bir şeyi dile getirme seçimi; şekil.
8. Bir şeyin, bilhassa de bir yapıtın gerçekleşmesinde izlenen model; şekil: Gazel şeklinde yazılmış bir şiir.
9. Biçim almak, belli bir biçime girmek, şekil kazanmak, biçimlenmek. || Biçim biçim, türlü türlü. || Biçim ve şemail, görünüş. || (Bir şeye) biçim vermek, belli bir biçime girmesini sağlamak, şekil kazandırmak, biçimlendirmek. || Şekle ehemmiyet vermek, dış görünüşe, belli kaide ve kalıplara sıkı sıkıya bağlı olmak, onların dışına çıkmamak. || (Bir) şekle sokmak, koymak, uygun bir biçime girmesini, uygun bir şekil almasını sağlamak; bir mesele ya da işten söz ederken, herhangi bir sonuca ulaştırmak.
*Esk.
1. Beniz, yüz, çehre.
2. Tasvir.
3. Şekl-i irtisam, çizilme biçimi.
*Ağ. yet. Biçim vermek, budamak suretiyle ağaca istenilen biçimi vermek.
*Ecza ilacın hastaya verilebilmek için hazırlanmış durumu. (Ampul, kapsül, kaşe, tablet, şurup vb. şeklinde dahilen kullanılan, liniment ve merhem şeklinde haricen kullanılan şekiller vardır.)
*Geom. Bir desen yardımıyla bir çok kez görselleştirilmiş temel şekillerin birleşimi; bu desen, bir tanıtlamayı izlemeye ya da ortaya koymaya yararsa da hiçbir halde tanıtlama yerine geçmez. || Temel biçim. doğru parçaları, yarıdoğrular, doğrular, eğri yayları, yüzey parçaları vb. şeklinde tüm somut araçlar haricinde göz önüne alınmış şekil. (Bir çokgen çizgi, bir çokgen ya da çokyüzlü, bir düzlem ya da uzay kesmesi birer temel şekildir; aralarından hususi durumdaki birkaçının özellikleri bir kez bilinince, daha karmaşık matematiksel varlıkların özellikleri bunlar yardımıyla çıkartılabilir.)
*Ger. day. Biçim değişiklik yapma; BİÇİM- DE- ĞİŞTİRME'nin eşanlamlısı.
*Huk. Bir hukuki işlemin yapılmasıyla ilgili olarak taraf iradelerinin açıklanma biçimi. (Bk. ansikl. böl.)
*Mant. Orta terimin öncüllerdeki yerine bağlı olan tasım biçimlerinin her biri.
*Metalürj Soğuk biçim verme, otomatikleştirilmiş mekanik preslerde soğukta teli dövme kanalıyla meydana gelen minik parçaların seri üretimi (somun-cıvata yapımı).
*Müz. Nota şekli, bir müzik sesinin süresini gösteren grafik betimleme (7 nota şekli vardır: yuvarlak, beyaz, siyah, sekizlik, on altılık, yirmi dörtlük ve altmış dörtlük.)
*ANSİKL. Türk hukukunda, kaide olarak, biçim serbestliği vardır; hukuki işlemin geçerli olması için, iradenin belli bir şekilde açıklanması gerekmez. Sadece kimi hukuki işlemlerde yasa, biçim zorunluluğu koymuştur. Ek olarak taraflar da, aralarında yapacakları hukuki işlemin belli bir şekilde olmasını kararlaştırabilirler. Tarafların iradelerini izah etme biçimini yasa belirliyorsa kanuni biçim sözkonusudur. Yasanın şekle bağlı kılmadığı bir sözleşmenin, tarafların kendi talep ve iradeleriyle bir şekle bağlı kılınması ise iradi şekildir. Bir sözleşmenin geçerli sayılması için uyulması ihtiyaç duyulan biçime "geçerlilik şekli" denir Yasanın öngördüğü ya da tarafların kararlaştırdıkları biçim, geçerlilik şeklidir Bir hukuki işlemin geçerliliği için değil, yalnızca kanıtlanması için belli bir halde yapılması gerekiyorsa buna da "kanıtlama şekli†denir İspat şartı olarak biçim, usul hukukuyla ilgilidir. Mesela, bir alım satım sözleşmesinden doğan alacak mahkemede sadece bir senetle kanıtlanabilir. Türk uygar kanunu'nun ve Borçlar kanunu'nun geçerlik şekli olarak öngördüğü şekiller şunlardır: yazılı biçim, resmi biçim. Yazılı biçim, tarafların elyazısıyla, daktiloyla vb. şekilde bir senet düzenleyerek bu senedi imzalamalarıyla gerçekleşir. Alacağın temliki, affetme taahhüdü, kefalet, yaşam boyu gelir sözleşmesi şeklinde bazı sözleşmeler Borçlar kanunu'nun yazılı şekle bağlı tuttuğu hukuki işlemlerdir. Yazılı şeklin iki öğesi vardır: metin ve imza. Metin, tarafların irade açıklamalarını içeren belgedir. Taraflar bu belge üstünde karşılıklı olarak anlaşmaya vardıkları mevzuları belirtirler, imza, tamamlayıcı öğedir. Yazılı şeklin tamamlanması için, metnin borç altına giren şahıs tarafınca imzalanması gerekir (Borçlar k. md. 13/1). Tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmede borç altına girenin imzasının bulunması yeterlidir; ek olarak alacaklının imzalaması gerekmez, mesela, kefalet sözleşmesinde senedin bir tek borç altına giren kefil tarafınca imzalanması şeklinde, imza, genel olarak metnin sonuna atılır. Resmi biçim, hukuki işlemin noter, tapu memuru şeklinde yetkili resmi bir makam önünde yapılmasıyla gerçekleşir. Bu makamların düzenledikleri senetlere, "resmi senet" denir. Resmi senetlerin içe riğinin, aksi kanıtlanıncaya kadar doğru olduğu kabul edilir (Türk med. k. md. 7). Türk uygar kanunu ve Borçlar kanunu' na nazaran resmi şekle bağlı kimi hukuki işlemler şunlardır: evlenme sözleşmesi, resmi vasiyetname, miras sözleşmesi, taşınmaz satışı vb. Yasaca yazılı ya da resmi şekle bağlı tutulan hukuki işlemler bu şekillere uygun şekilde yapılmamaları durumunda geçersiz sayılırlar.
Kaynak: Büyük Larousse
1. Bir nesnenin çevre çizgilerinin düzeni, görünümü, dış görünüşü; şekil: Odanın, şöminenin şekli. Yürek şeklinde bir yüz.
2. Bir şeyi izah etmek amacıyla çizilmiş fotoğraf: Şekilde görüleceği suretiyle. Geometrik şekiller.
3. Bir kimsenin davranış biçimi, bir şeyin oluş biçimi; tutum, yol, biçim: Benimle bu şekilde konuşamazsın. Birkaç şekilde yerleştirilebilen bir oda ekibi.
4. Bir şeyin maddeleşmiş durumu; hal, şekil: Doğada bileşik şekilde bulunan madenler.
5. Bir şeyin, bir eylemin var olma, gerçekleşme biçimi, yöntemi; çeşit, tür: Bir devletin yönetim şekli. Bir borcun ödenme şekli.
6. Bir şeye, bir yere verilen seviye; model, şekil: Saç şeklini değişiklik yapmak. Divan, odanın şeklini bozdu.
7. Bilhassa MUHTEVA'ya karşıt olarak bir şeyi dile getirme seçimi; şekil.
8. Bir şeyin, bilhassa de bir yapıtın gerçekleşmesinde izlenen model; şekil: Gazel şeklinde yazılmış bir şiir.
9. Biçim almak, belli bir biçime girmek, şekil kazanmak, biçimlenmek. || Biçim biçim, türlü türlü. || Biçim ve şemail, görünüş. || (Bir şeye) biçim vermek, belli bir biçime girmesini sağlamak, şekil kazandırmak, biçimlendirmek. || Şekle ehemmiyet vermek, dış görünüşe, belli kaide ve kalıplara sıkı sıkıya bağlı olmak, onların dışına çıkmamak. || (Bir) şekle sokmak, koymak, uygun bir biçime girmesini, uygun bir şekil almasını sağlamak; bir mesele ya da işten söz ederken, herhangi bir sonuca ulaştırmak.
*Esk.
1. Beniz, yüz, çehre.
2. Tasvir.
3. Şekl-i irtisam, çizilme biçimi.
*Ağ. yet. Biçim vermek, budamak suretiyle ağaca istenilen biçimi vermek.
*Ecza ilacın hastaya verilebilmek için hazırlanmış durumu. (Ampul, kapsül, kaşe, tablet, şurup vb. şeklinde dahilen kullanılan, liniment ve merhem şeklinde haricen kullanılan şekiller vardır.)
*Geom. Bir desen yardımıyla bir çok kez görselleştirilmiş temel şekillerin birleşimi; bu desen, bir tanıtlamayı izlemeye ya da ortaya koymaya yararsa da hiçbir halde tanıtlama yerine geçmez. || Temel biçim. doğru parçaları, yarıdoğrular, doğrular, eğri yayları, yüzey parçaları vb. şeklinde tüm somut araçlar haricinde göz önüne alınmış şekil. (Bir çokgen çizgi, bir çokgen ya da çokyüzlü, bir düzlem ya da uzay kesmesi birer temel şekildir; aralarından hususi durumdaki birkaçının özellikleri bir kez bilinince, daha karmaşık matematiksel varlıkların özellikleri bunlar yardımıyla çıkartılabilir.)
*Ger. day. Biçim değişiklik yapma; BİÇİM- DE- ĞİŞTİRME'nin eşanlamlısı.
*Huk. Bir hukuki işlemin yapılmasıyla ilgili olarak taraf iradelerinin açıklanma biçimi. (Bk. ansikl. böl.)
*Mant. Orta terimin öncüllerdeki yerine bağlı olan tasım biçimlerinin her biri.
*Metalürj Soğuk biçim verme, otomatikleştirilmiş mekanik preslerde soğukta teli dövme kanalıyla meydana gelen minik parçaların seri üretimi (somun-cıvata yapımı).
*Müz. Nota şekli, bir müzik sesinin süresini gösteren grafik betimleme (7 nota şekli vardır: yuvarlak, beyaz, siyah, sekizlik, on altılık, yirmi dörtlük ve altmış dörtlük.)
*ANSİKL. Türk hukukunda, kaide olarak, biçim serbestliği vardır; hukuki işlemin geçerli olması için, iradenin belli bir şekilde açıklanması gerekmez. Sadece kimi hukuki işlemlerde yasa, biçim zorunluluğu koymuştur. Ek olarak taraflar da, aralarında yapacakları hukuki işlemin belli bir şekilde olmasını kararlaştırabilirler. Tarafların iradelerini izah etme biçimini yasa belirliyorsa kanuni biçim sözkonusudur. Yasanın şekle bağlı kılmadığı bir sözleşmenin, tarafların kendi talep ve iradeleriyle bir şekle bağlı kılınması ise iradi şekildir. Bir sözleşmenin geçerli sayılması için uyulması ihtiyaç duyulan biçime "geçerlilik şekli" denir Yasanın öngördüğü ya da tarafların kararlaştırdıkları biçim, geçerlilik şeklidir Bir hukuki işlemin geçerliliği için değil, yalnızca kanıtlanması için belli bir halde yapılması gerekiyorsa buna da "kanıtlama şekli†denir İspat şartı olarak biçim, usul hukukuyla ilgilidir. Mesela, bir alım satım sözleşmesinden doğan alacak mahkemede sadece bir senetle kanıtlanabilir. Türk uygar kanunu'nun ve Borçlar kanunu'nun geçerlik şekli olarak öngördüğü şekiller şunlardır: yazılı biçim, resmi biçim. Yazılı biçim, tarafların elyazısıyla, daktiloyla vb. şekilde bir senet düzenleyerek bu senedi imzalamalarıyla gerçekleşir. Alacağın temliki, affetme taahhüdü, kefalet, yaşam boyu gelir sözleşmesi şeklinde bazı sözleşmeler Borçlar kanunu'nun yazılı şekle bağlı tuttuğu hukuki işlemlerdir. Yazılı şeklin iki öğesi vardır: metin ve imza. Metin, tarafların irade açıklamalarını içeren belgedir. Taraflar bu belge üstünde karşılıklı olarak anlaşmaya vardıkları mevzuları belirtirler, imza, tamamlayıcı öğedir. Yazılı şeklin tamamlanması için, metnin borç altına giren şahıs tarafınca imzalanması gerekir (Borçlar k. md. 13/1). Tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmede borç altına girenin imzasının bulunması yeterlidir; ek olarak alacaklının imzalaması gerekmez, mesela, kefalet sözleşmesinde senedin bir tek borç altına giren kefil tarafınca imzalanması şeklinde, imza, genel olarak metnin sonuna atılır. Resmi biçim, hukuki işlemin noter, tapu memuru şeklinde yetkili resmi bir makam önünde yapılmasıyla gerçekleşir. Bu makamların düzenledikleri senetlere, "resmi senet" denir. Resmi senetlerin içe riğinin, aksi kanıtlanıncaya kadar doğru olduğu kabul edilir (Türk med. k. md. 7). Türk uygar kanunu ve Borçlar kanunu' na nazaran resmi şekle bağlı kimi hukuki işlemler şunlardır: evlenme sözleşmesi, resmi vasiyetname, miras sözleşmesi, taşınmaz satışı vb. Yasaca yazılı ya da resmi şekle bağlı tutulan hukuki işlemler bu şekillere uygun şekilde yapılmamaları durumunda geçersiz sayılırlar.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR