Suikast Temel Britannica TDK, Türk Dil Kurumu isim (su'ikast) Arapça s°Â¢ + ®a¹d 1 . Gizlice cana kıyma ve fenalık etmey...
Suikast
Temel Britannica TDK, Türk Dil Kurumu
isim (su'ikast) Arapça s°Â¢ + ®a¹d
1 . Gizlice cana kıyma ve fenalık etmeye kalkışma:
2 . Bir devlet büyüğünü ya da mühim bir kişiyi plan kurarak öldürme.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
Tarif
Bir kişiyi evvel tasarlayarak, acımasızca ve ansızın öldürme eylemidir. Suikast sözcüğü çoğu zaman devlet yöneticilerinin ve tanınmış kişilerin öldürülmelerinde kullanılır. Suikast düzenleyenlerin bir çok, kurbanlarını kendilerine ya da inançlarına karşı bir kabahat işlediğini düşündükleri için, onu öldürme hakkına haiz olduklarına inanır. Suikast sebebi çoğu zaman dinsel ya da siyasaldır. Jül Sezar'ı öldüren suikastçılar onun kral olmak istediğini ve Roma'nın iyiliği için ortadan kaldırdıklarını söylemişlerdi.
Zamanı
11. yüzyıldan başlayarak İran ve Suriye'de, İslam'ın Sabbahiye adlı kolu suikastçı gizli saklı bir teşkilat şeklinde davrandı. Düşmanlarını öldürmeyi mukaddes bir vazife sayan teşkilat üyeleri, ülkeyi 200 yıl süresince teröre boğdu. Bu mezhebin kurucusu Hasan Sabbah, "Dağın Yaşlı Adamı" diye anılırdı. Yandaşlarını kendisine bağlamak ve onları düşmanlarının üzerine göndermek için, aden düşleri yaratan, haşhaştan yapılmış uyuşturucular verirdi. Bu yüzden bu mezhep üyeleri Haşşaşiler olarak da anılır.
Tarihin çeşitli dönemlerinde, diktatörler kendilerine karşı çıkan önderlerden kurtulmak amacıyla sık sık suikastlar düzenletmiş, aym halde birçok devlet başkanı da suikasta kurban gitmiştir. 1940'ta Ekim Devrimi önderlerinden Lev Troçki, Josef Stalin'in verdiği sanılan bir emirle Meksika'daki evinde öldürülmüştü. 1983'te, Filipinler'de Devlet Başkanı Ferdinand Marcos'un en mühim karşıtlarından kabul edilen Benigno S. Aquino ülkesine gelir gelmez öldürüldü. Bu suikastın ardında diktatör Marcos'un olduğu ileri sürüldü. Her ülkede suikast sonucu yaşamını yitiren devlet adamları ve yöneticiler uzun bir sıralama oluşturur. 1610'da Fransa Kralı IV. Henri dinsel nedenlerle bir suikasta kurban gitti. ABD Başkanı Abraham Lincoln 1865'te Washington'da bir tiyatroda vuruldu. Suikastçının, Amerikan İç Savaşı'nda (1861-65) yenilen Cenup eyaletlerinin öcünü almak için Başkan Lincoln'u öldürmüş olduğu sanılmıştı. Fakat bu suikast hükümet üyeleri arasından bir grubun düzenlemiş olduğu bir komplo da olabilir. Avusturya arşidükü ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliahtı Franz Ferdinand'ın 1914'te bir suikast sonucu öldürülmesi, Avrupa'da gerginliğin daha da tırmanmasına niçin olmuş ve I. Dünya Savaşı'nın patlak vermesine yol açmıştı.
Yakın geçmişte suikasta kurban giden meşhur kişilerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Temel Britannica TDK, Türk Dil Kurumu
isim (su'ikast) Arapça s°Â¢ + ®a¹d
1 . Gizlice cana kıyma ve fenalık etmeye kalkışma:
"Bir nefes alayım derken iğrenç bir suikasta uğradım."- S. F. Abasıyanık.
2 . Bir devlet büyüğünü ya da mühim bir kişiyi plan kurarak öldürme.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- suikastta parmağı olmak
Tarif
Bir kişiyi evvel tasarlayarak, acımasızca ve ansızın öldürme eylemidir. Suikast sözcüğü çoğu zaman devlet yöneticilerinin ve tanınmış kişilerin öldürülmelerinde kullanılır. Suikast düzenleyenlerin bir çok, kurbanlarını kendilerine ya da inançlarına karşı bir kabahat işlediğini düşündükleri için, onu öldürme hakkına haiz olduklarına inanır. Suikast sebebi çoğu zaman dinsel ya da siyasaldır. Jül Sezar'ı öldüren suikastçılar onun kral olmak istediğini ve Roma'nın iyiliği için ortadan kaldırdıklarını söylemişlerdi.
Zamanı
11. yüzyıldan başlayarak İran ve Suriye'de, İslam'ın Sabbahiye adlı kolu suikastçı gizli saklı bir teşkilat şeklinde davrandı. Düşmanlarını öldürmeyi mukaddes bir vazife sayan teşkilat üyeleri, ülkeyi 200 yıl süresince teröre boğdu. Bu mezhebin kurucusu Hasan Sabbah, "Dağın Yaşlı Adamı" diye anılırdı. Yandaşlarını kendisine bağlamak ve onları düşmanlarının üzerine göndermek için, aden düşleri yaratan, haşhaştan yapılmış uyuşturucular verirdi. Bu yüzden bu mezhep üyeleri Haşşaşiler olarak da anılır.
Tarihin çeşitli dönemlerinde, diktatörler kendilerine karşı çıkan önderlerden kurtulmak amacıyla sık sık suikastlar düzenletmiş, aym halde birçok devlet başkanı da suikasta kurban gitmiştir. 1940'ta Ekim Devrimi önderlerinden Lev Troçki, Josef Stalin'in verdiği sanılan bir emirle Meksika'daki evinde öldürülmüştü. 1983'te, Filipinler'de Devlet Başkanı Ferdinand Marcos'un en mühim karşıtlarından kabul edilen Benigno S. Aquino ülkesine gelir gelmez öldürüldü. Bu suikastın ardında diktatör Marcos'un olduğu ileri sürüldü. Her ülkede suikast sonucu yaşamını yitiren devlet adamları ve yöneticiler uzun bir sıralama oluşturur. 1610'da Fransa Kralı IV. Henri dinsel nedenlerle bir suikasta kurban gitti. ABD Başkanı Abraham Lincoln 1865'te Washington'da bir tiyatroda vuruldu. Suikastçının, Amerikan İç Savaşı'nda (1861-65) yenilen Cenup eyaletlerinin öcünü almak için Başkan Lincoln'u öldürmüş olduğu sanılmıştı. Fakat bu suikast hükümet üyeleri arasından bir grubun düzenlemiş olduğu bir komplo da olabilir. Avusturya arşidükü ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliahtı Franz Ferdinand'ın 1914'te bir suikast sonucu öldürülmesi, Avrupa'da gerginliğin daha da tırmanmasına niçin olmuş ve I. Dünya Savaşı'nın patlak vermesine yol açmıştı.
Yakın geçmişte suikasta kurban giden meşhur kişilerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
- Avusturya Şansölyesi Hekim Engelbert Dollfuss (1934)
- Hindistan Başbakanı Mohandas Gandhi (1948)
- ABD Başkanı John F. Kennedy (1963)
Robert F. Kennedy (1968)- ABD'li Siyah önder Martin Luther King (1968)
- Beatles topluluğunun eski üyesi John Lennon (1980)
- Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat (1981)
- Hindistan Başbakanı İndira Gandhi (1984)
- İsveç Başbakanı Olof Palme (1986)
Suikast
Suikast, bir ya da birden fazla kişiyi amaçlı ve planlı bir halde öldürmek anlamına gelmektedir. Öldürülen ya da öldürülmek istenen şahıs çoğu zaman bir devlet büyüğü ya da stratejik önemi olan bir kişidir.
Suikast, bir ya da birden fazla kişiyi amaçlı ve planlı bir halde öldürmek anlamına gelmektedir. Öldürülen ya da öldürülmek istenen şahıs çoğu zaman bir devlet büyüğü ya da stratejik önemi olan bir kişidir.
SUİKAST, -tı a. (ar sCT ve (taşd'dan stT- i-kaşd). Bilhassa tanınmış kişilere, siyasal nedenlerle gizlice düzenlenen planlı öldürme girişimi: Başbakana meydana getirilen suikast. Bir suikasta kurban gitmek. Başarısızlıkla sonuçlanan bir suikast.
*ANSİKL. Cez. huk. Suikast sözcüğü devlet yöneticilerine karşı siyasal nedenlerle işlenmiş adam öldürme suçları için kullanılır. Türk ceza hukukunda, ayrı bir kabahat olarak, suikastın tanımı yapılmamıştır. Sadece Türk ceza kanunu'nda Cumhurbaşkanına karşı işlenen suikastla ilgili kurallar vardır. Anılan yasaya gore, Cumhurbaşkanı hakkında suikastta bulunanlarla buna girişim edenler, eylemleri tam girişim derecesindeyse ölüm cezasıyla, noksan girişim derecesindeyse yaşam boyu ağır hapis cezasıyla tezalandınlır (md. 156).
*ANSİKL. Cez. huk. Suikast sözcüğü devlet yöneticilerine karşı siyasal nedenlerle işlenmiş adam öldürme suçları için kullanılır. Türk ceza hukukunda, ayrı bir kabahat olarak, suikastın tanımı yapılmamıştır. Sadece Türk ceza kanunu'nda Cumhurbaşkanına karşı işlenen suikastla ilgili kurallar vardır. Anılan yasaya gore, Cumhurbaşkanı hakkında suikastta bulunanlarla buna girişim edenler, eylemleri tam girişim derecesindeyse ölüm cezasıyla, noksan girişim derecesindeyse yaşam boyu ağır hapis cezasıyla tezalandınlır (md. 156).
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR