TAALLUK, -ku a. (ar. 'alak'tan ta'alluk). Esk. 1. Asılı olma, asılma. 2. Bir şeyle ilgili, bağlantılı olma, ona ilişkin ...
TAALLUK, -ku a. (ar. 'alak'tan ta'alluk). Esk.
1. Asılı olma, asılma.
2. Bir şeyle ilgili, bağlantılı olma, ona ilişkin bulunma; ilgi, ilişki; bağlantı: "Hayatımın bu hayaletle bir taalluku var" (Tevfik Fikret).
3. Bir şeye taalluk etmek, onunla ilgili bulunmak, bağlantısı olmak: "Onun ruhuna taalluk eden bir şey kalmamıştı" (H. E. Adıvar).
*Tasav. Dünya ilgisi, nefsin dünyaya bağlılığı.
1. Asılı olma, asılma.
2. Bir şeyle ilgili, bağlantılı olma, ona ilişkin bulunma; ilgi, ilişki; bağlantı: "Hayatımın bu hayaletle bir taalluku var" (Tevfik Fikret).
3. Bir şeye taalluk etmek, onunla ilgili bulunmak, bağlantısı olmak: "Onun ruhuna taalluk eden bir şey kalmamıştı" (H. E. Adıvar).
*Tasav. Dünya ilgisi, nefsin dünyaya bağlılığı.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR