GELİŞİMİN BİYOLOJİK VE ÇEVRESEL TEMELLERİ 20. yy’a kadar gelişimi açıklamaya çalışan kuramcılar, kalıtım doğrusu kuşaklar boyu süre gelmiş ...
GELİŞİMİN BİYOLOJİK VE ÇEVRESEL TEMELLERİ
20. yy’a kadar gelişimi açıklamaya çalışan kuramcılar, kalıtım doğrusu kuşaklar boyu süre gelmiş olarak ana-babadan aktarılan özelliklerin, gelişimde en büyük oranı yüklendiğine inanıyorlardı. Meydana getirilen emek harcamalar sonucunda gelişimde mühim olanın kalıtımdan çok öğrenme ve çevresel koşulların niteliği bulunduğunu savunun görüşlerin ortaya çıkmasına niçin oldu. Öyleki, o yıllarda sanki gelişimi değişik biçimlerde açıklayan, bir birinden değişik iki grup oluştu. Bu gruptakilerin görüşüne nazaran kişinin nasıl bir erişkin olacağı daha doğmadan ilkin belirlenmişti. Diğeri gruba ise, gelişimde mühim olanın doğuştan gelen özellikler bulunduğunu kabul etmiyordu. Onlara nazaran de, doğumdan sonrasında geçirilen yaşantılar ve çevresel koşullar gelişmenin biçimini belirliyordu. (Erden ve Akman,2003;24)
Netice olarak geçmişten bu gününe kadar meydana getirilen çalışmaların ışığı altında şunu söyleyebiliriz ki; İnsan gelişimini belirleyici hususların temelinde kalıtım ve çevre vardır. Araştırmacıların gözlemleri ve çabalama verileri gelişim alanlarına nazaran inceliğinde kalıtım ya da cevre faktörünün tek başına etkili olmadığını göstermektedir.Gelişim kalıtım ile çevrenin etkileşimi neticesinde gerçekleşmektedir. (Kılıç ve ötekileri, 2003;32)
Çevre, insanoğlunun gelişimine döllenmeden başlayarak tüm gelişim evrelerinde tesir eden dış uyarıcıların tümüdür.Kişinin kalıtımla getirdikleri gizli saklı güçleri içinde yaşadıkları çevredeki uyarıcıların tesiri ile körelebilir ya da gelişebilir. Bu tanımı yaptıktan sonrasında çevreci görüşün tarihsel gelişimine özetlemek gerekirse değinelim. (Ulusoy ve ötekileri, 2003;9)
YORUMLAR