ayrıcalık isim (imtiya:zı) Arapça imtiyÂ¥z 1 . Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz: "Hiçbir kişiy...
ayrıcalık
isim (imtiya:zı) Arapça imtiyÂ¥z
1 . Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz:
"Hiçbir kişiye, aileye ayrıcalık tanınamaz."- Anayasa.
2 . hukuk Yapınak oluşturmak, maden işletmek vb. için bir şahıs ya da kuruluşa devlet tarafınca verilen hususi izin.
3 . tarih Gedik.
İmtiyaz nedir?
İmtiyaz nedir?
Ötekilerden ayrılmak. Değişik olmak, benzerlerinden ayrılmak. * Resmi ya da hususi izin. * Masraflı ya da mes'uliyetli bir işin başkaları yapmamak suretiyle bir kişi ya da şirket veya da bir hey'ete tahsis edilmesi.
Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz:"Hiçbir kişiye, aileye ayrıcalık tanınamaz." Anayasa imtiyaz, benzerlerinden ayrı olmak, ötekilerden değişik olmak Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz Gedik Yapınak oluşturmak, maden işletmek vb. için bir şahıs ya da kuruluşa devlet tarafınca verilen hususi izin masraflı ya da mes'uliyetli bir işin başkaları yapmamak suretiyle bir kişi ya da şirket veya da bir hey'ete tahsis edilmesi Ötekilerden ayrılmak.
Sözlükte "ayrıcalık" ne demek?
1. Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da şart, imtiyaz; ekonomik ve siyasal gücün eşitsiz dağılımından dolayı kimi fert ve toplumsal kümelerin elde etmiş olduğu, yasa ya da töreyle yaptırıma bağlanmış olan ya da olmayan üstünlük durumu.
2. Yapınak oluşturmak, maden işletmek vb. için bir şahıs ya da kuruluşa devlet tarafınca verilen hususi izin.
3. Gedik.
İmtiyaz kelimesinin ingilizcesi
n. privilege, concession, grant, franchise, prerogative, faculty, royalty
Köken: Arapça
Ayrıcalık ne demek? (Iktisat)
(Privilege, concession) 1. Genel olarak bir şahıs ya da gruba, ötekilerden değişik olarak sağlanan avantaj, yarar, çıkar ya da muafiyet. Bazı şirket ortaklarına yeni çıkartılan hisse senetlerinin piyasa değerinin altında bir fiyattan satılması imtiyazı şeklinde. 2. Devletin, kendisine ilişkin bazı alanlarda belirli külfet ve yükümlülüklere doğal olarak olarak belirli kişilere vermiş olduğu hususi hak ve çıkarlar. Bu hak ya da çıkarlar ekonomik, mali ya da yönetimsel bir ekip bağışıklık ve izinlerle ilgili olabilir. Ekonomik imtiyazlarla ilgili bir örnek, belirli maden yataklarını işletme hakkının belli kimselere verilmesidir.
Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz:"Hiçbir kişiye, aileye ayrıcalık tanınamaz." Anayasa imtiyaz, benzerlerinden ayrı olmak, ötekilerden değişik olmak Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da koşul, imtiyaz Gedik Yapınak oluşturmak, maden işletmek vb. için bir şahıs ya da kuruluşa devlet tarafınca verilen hususi izin masraflı ya da mes'uliyetli bir işin başkaları yapmamak suretiyle bir kişi ya da şirket veya da bir hey'ete tahsis edilmesi Ötekilerden ayrılmak.
Sözlükte "ayrıcalık" ne demek?
1. Başkalarına tanınmayan hususi, kişisel hak ya da şart, imtiyaz; ekonomik ve siyasal gücün eşitsiz dağılımından dolayı kimi fert ve toplumsal kümelerin elde etmiş olduğu, yasa ya da töreyle yaptırıma bağlanmış olan ya da olmayan üstünlük durumu.
2. Yapınak oluşturmak, maden işletmek vb. için bir şahıs ya da kuruluşa devlet tarafınca verilen hususi izin.
3. Gedik.
İmtiyaz kelimesinin ingilizcesi
n. privilege, concession, grant, franchise, prerogative, faculty, royalty
Köken: Arapça
Ayrıcalık ne demek? (Iktisat)
(Privilege, concession) 1. Genel olarak bir şahıs ya da gruba, ötekilerden değişik olarak sağlanan avantaj, yarar, çıkar ya da muafiyet. Bazı şirket ortaklarına yeni çıkartılan hisse senetlerinin piyasa değerinin altında bir fiyattan satılması imtiyazı şeklinde. 2. Devletin, kendisine ilişkin bazı alanlarda belirli külfet ve yükümlülüklere doğal olarak olarak belirli kişilere vermiş olduğu hususi hak ve çıkarlar. Bu hak ya da çıkarlar ekonomik, mali ya da yönetimsel bir ekip bağışıklık ve izinlerle ilgili olabilir. Ekonomik imtiyazlarla ilgili bir örnek, belirli maden yataklarını işletme hakkının belli kimselere verilmesidir.
İmtiyazlı Nedir?
Sözlükte "imtiyazlı" ne demek?
1. Ayrıcalığı olan, imtiyaz tanınan, ayrıcalıklı.
İmtiyazlı kelimesinin ingilizcesi
adj. privileged, preferential, granted, licensed, prerogative
n. privilege, concession, grant, franchise, prerogative, faculty, royalty
Sözlükte "imtiyazlı" ne demek?
1. Ayrıcalığı olan, imtiyaz tanınan, ayrıcalıklı.
İmtiyazlı kelimesinin ingilizcesi
adj. privileged, preferential, granted, licensed, prerogative
n. privilege, concession, grant, franchise, prerogative, faculty, royalty
İmtiyaz nedir?
YORUMLAR