MEŞALE a. (ar. meşcale). 1. Aydınlanmak için elde taşınan, ucuna balmumu sıvanmış paçavra, püskül vb. takılı sopa: Bir meşaleyi yak...
MEŞALE a. (ar. meşcale).
1. Aydınlanmak için elde taşınan, ucuna balmumu sıvanmış paçavra, püskül vb. takılı sopa: Bir meşaleyi yakmak.
2. Aydınlatma amacıyla (daha çok törenlerde) kullanılan, ucunda alev çıkararak yanan bir madde bulunan durağan sopa: Bir ölünün başlangıcında meşale yakmak. Olimpiyat meşalesi.
3. Meşale çekmek, herhangi bir girişime önayak olmak, önderlik etmek. || Meşaleyi (bir hiç kimseye) devretmek, teslim etmek, bir görevin, bir işin sürekliliğini, kalıcılığını güvence altına alabilmek için onu bir başkalarına emanet etmek: Meşaleyi sana devrediyorum, sen de ileride başkalarına devredeceksin.
—Esk. Meşale-i dil, gönül meşalesi. || Meşale-i kârban, kervan meşalesi. || Meşale-i maarif, meşale-i irfan, bilgi meşalesi.
—Spor. Olimpiyat meşalesi, olimpiyat oyunları süresince oyunların yapıldığı statta yanan meşale. (Eski olimpiyat oyunlarını sembolleştirmek suretiyle 1936 Berlin Olimpiyat oyunları'nda uygulanmaya süregelen olimpiyat meşalesi, Yunanistan'ın Olympia dağında güneş ışınlarıyla yakılır ve ülkelerin atletleri vasıtasıyla olimpiyat oyunlarının yapılacağı ülkeye götürülür.)
Meşale savaşı, 1578-1590 Türk-iran savaşı'nın Ûzdemiroğlu Osman Paşa ordusuyla imamkulu Han komutasındaki safevi kuvvetleri arasındaki 4 günlük evresi (8 mayıs -11 mayıs 1583). Demirkapı' dan harekete geçen Osman Paşa ordusu, Baştepe yakınındaki Bilasa düzlüğünde Karabağ valisi imamkulu Han komutasındaki 50 000 kişilik safevi ordusuyla karşılaştı, ilk günü yalnız öncü çatışmalarıyla sınırı olan kalan meydan savaşının ikinci günü, sabahtan akşama kadar kıyasıya çarpışan taraflar, karanlık bastıktan sonrasında da iki yanda yakılan meşalelerin ışığında gün ağarana dek dövüştüklerinden, bu çarpışma tarihe "Meşale savaşı" adıyla geçti. Her iki taraf da bitkin düşmüş olduğu için üçüncü gün mühim bir çarpışma olmadı. Fakat, düzmece bir çekilme oyunuyla Osman Paşa ağırlıklarını, bilhassa toplarını belirgin bir şekilde ordusunun gerilerine taşıttırdı. Paşanın bu ustalıklı oyununa aldanarak savaşın dördüncü ve son gününe, türk birliklerinin Demirkapı yollarını kesmek için süvari kuvvetleri göndermekle süregelen imamkulu Han, aniden şiddetli topçu ateşiyle karşılaşan askerlerinin şaşkına döndüğünü ve iki koldan sarıldığını görmüş oldu. Bunun üstüne dağılan askerini durdurmaya çalıştıysa da bozgunu önleyemeyince, kendisi de kaçmak mecburiyetinde bırakıldı. Ûzdemiroğlu Osman Paşa'nın büyük zaferlerinden bin sayılan ve çok üstün düşman kuvvetlerine karşı kazanılan bu başarı üstüne safevi ordugâhı ele geçirildi. Şirvan'ın geri alınması, Dağıstan ve Gürcistan'ın çok yakın görülen bir salgın tehlikesinden kurtulması, Revan'la yöresinin kısa bir süre sonrasında kan dökülmeden ele geçirilmesi, Türkler'in 2 000 şahıs olan kayıplarına karşı İranlılar'ın 10 000'i aşkın ölü verdikleri Meşale savaşı'nın en mühim sonuçlarıdır.
1. Aydınlanmak için elde taşınan, ucuna balmumu sıvanmış paçavra, püskül vb. takılı sopa: Bir meşaleyi yakmak.
2. Aydınlatma amacıyla (daha çok törenlerde) kullanılan, ucunda alev çıkararak yanan bir madde bulunan durağan sopa: Bir ölünün başlangıcında meşale yakmak. Olimpiyat meşalesi.
3. Meşale çekmek, herhangi bir girişime önayak olmak, önderlik etmek. || Meşaleyi (bir hiç kimseye) devretmek, teslim etmek, bir görevin, bir işin sürekliliğini, kalıcılığını güvence altına alabilmek için onu bir başkalarına emanet etmek: Meşaleyi sana devrediyorum, sen de ileride başkalarına devredeceksin.
—Esk. Meşale-i dil, gönül meşalesi. || Meşale-i kârban, kervan meşalesi. || Meşale-i maarif, meşale-i irfan, bilgi meşalesi.
—Spor. Olimpiyat meşalesi, olimpiyat oyunları süresince oyunların yapıldığı statta yanan meşale. (Eski olimpiyat oyunlarını sembolleştirmek suretiyle 1936 Berlin Olimpiyat oyunları'nda uygulanmaya süregelen olimpiyat meşalesi, Yunanistan'ın Olympia dağında güneş ışınlarıyla yakılır ve ülkelerin atletleri vasıtasıyla olimpiyat oyunlarının yapılacağı ülkeye götürülür.)
Meşale savaşı, 1578-1590 Türk-iran savaşı'nın Ûzdemiroğlu Osman Paşa ordusuyla imamkulu Han komutasındaki safevi kuvvetleri arasındaki 4 günlük evresi (8 mayıs -11 mayıs 1583). Demirkapı' dan harekete geçen Osman Paşa ordusu, Baştepe yakınındaki Bilasa düzlüğünde Karabağ valisi imamkulu Han komutasındaki 50 000 kişilik safevi ordusuyla karşılaştı, ilk günü yalnız öncü çatışmalarıyla sınırı olan kalan meydan savaşının ikinci günü, sabahtan akşama kadar kıyasıya çarpışan taraflar, karanlık bastıktan sonrasında da iki yanda yakılan meşalelerin ışığında gün ağarana dek dövüştüklerinden, bu çarpışma tarihe "Meşale savaşı" adıyla geçti. Her iki taraf da bitkin düşmüş olduğu için üçüncü gün mühim bir çarpışma olmadı. Fakat, düzmece bir çekilme oyunuyla Osman Paşa ağırlıklarını, bilhassa toplarını belirgin bir şekilde ordusunun gerilerine taşıttırdı. Paşanın bu ustalıklı oyununa aldanarak savaşın dördüncü ve son gününe, türk birliklerinin Demirkapı yollarını kesmek için süvari kuvvetleri göndermekle süregelen imamkulu Han, aniden şiddetli topçu ateşiyle karşılaşan askerlerinin şaşkına döndüğünü ve iki koldan sarıldığını görmüş oldu. Bunun üstüne dağılan askerini durdurmaya çalıştıysa da bozgunu önleyemeyince, kendisi de kaçmak mecburiyetinde bırakıldı. Ûzdemiroğlu Osman Paşa'nın büyük zaferlerinden bin sayılan ve çok üstün düşman kuvvetlerine karşı kazanılan bu başarı üstüne safevi ordugâhı ele geçirildi. Şirvan'ın geri alınması, Dağıstan ve Gürcistan'ın çok yakın görülen bir salgın tehlikesinden kurtulması, Revan'la yöresinin kısa bir süre sonrasında kan dökülmeden ele geçirilmesi, Türkler'in 2 000 şahıs olan kayıplarına karşı İranlılar'ın 10 000'i aşkın ölü verdikleri Meşale savaşı'nın en mühim sonuçlarıdır.
Kaynak: Büyük Larousse
Rüyada Meşale Görmek
YORUMLAR