İslamiyet ile batıl inanışlar içinde ne benzer biçimde bir ilişki vardır. İslamiyetin batıl inanışlar ve bilime görüş açısı nedir? Müslüman...
İslamiyet ile batıl inanışlar içinde ne benzer biçimde bir ilişki vardır. İslamiyetin batıl inanışlar ve bilime görüş açısı nedir?
Müslümanlığın en büyük başarılarından biri yersiz inanışları yıkmış olmasıdır. Dinin kuruluşu esnasında «müşrik» Araplar her türlü yersiz, boş şeylere inanırlardı. Müslümanlığın doğuşunda Kabe’de 360 tane put vardı. Her kabilenin ayrı ayrı putu olurdu. Müslümanlık tüm bu tarz şeyleri ortadan kaldırdığı benzer biçimde başka boş inanlara da son verdi. Meselâ Araplar güneş tutulmasını, ay tutulmasını bazı mühim kimselerin ölümüne yorarlardı. Hz. Peygamberin oğlunun ölümü esnasında gene bu şekilde bir vakası Araplar gökyüzünün yas tutmasına yormuşlardı. Hz. Muhammed bunu şiddetle reddetmiş: «Güneş’le Ay Tanrı’nın iki ayetidir; bir kimsenin ölümü yüzünden kararmazlar» demişti.
Kuran’da: «De ki, göklerdeki, yerlerdeki görünmiyeni Tanrı’dan başka kimse bilmez.» (En’am Suresi, 50. ayet) benzer biçimde daha birçok ayet falcılık, büyücülük, sihirbazlık benzer biçimde inanışların hepsine birden son vermiş, Hz. Peygamber de çeşitli vesilelerle bunların «müşriklik» (Tanrı’a ortak koşma) bulunduğunu açıklamıştır.
Öte taraftan, Müslümanlık bilime büyük bir kıymet veregelmiştir. Hz. Peygamberin: «Beşikten mezara kadar oku!» hadîsi bilgiye verilen kıymeti gösteren en özlü sözdür. Hz. Muhammed’in bilim hakkında daha birçok mühim hadîsleri vardır. Bunların başlıcalarını aşağıya alıyoruz:
* Bilgisinden başkalarının faydalanmış olduğu alim bin âbitten (bu şekilde bilimsel olmayan, fakat ibadetle meşgul bir insandan) hayırlıdır. Şundan dolayı insanların hayırlısı halka faydası dokunandır.
* Okumak, kadın-erkek, her Müslümana farzdır
* Bilim İslam’ın yaşamı, dinin direğidir.
* Dünya’yı isteyen bilime sarılsın, Ahret’i isteyen bilime sarılsın; hem Dünya’yı, hem Ahiret’i isteyen gene bilime sarılsın.
* Her derdin bir devası, bir ilacı vardır. Hastalığın ilacı bulunmuş olduğu zaman, Tanrı’ın izniyle, hasta iyi olur. Her hastalığın ilacını arayınız.
Bu hadîsler, bilime verilen önemi açıkça ortaya koymaktadır. Ayrıca, hastaların iyi olması için ilâcın koşul bulunduğunun belirtilmesi, Müslümanlığın bilime verdiği kıymet kadar, okuyup üflemeden, büyüden, muskadan ilaç ummanın ne kadar boş bulunduğunu da belirtmektedir.
YORUMLAR