Tarih süresince Türk toplumunda hanım hakları, hanım adam eşitliği ve kadının yeri hakkında bilgi. Tarih Süresince Türk Toplumunda Kadının ...
Tarih süresince Türk toplumunda hanım hakları, hanım adam eşitliği ve kadının yeri hakkında bilgi.
Tarih Süresince Türk Toplumunda Kadının Yeri
Günümüz Türk kadınlarının haiz olduğu haklar derin bir geçmişe haizdir. Vakit içinde hakların niteliği artmış ve yasalarla korunmuştur.
♦ Türklerin ilk anayurdu olan Orta Asya yüksek platolardan oluşmuş ve bölgede karasal iklim yargı sürmüştür. Bölge halkı bu iklimsel yapı sebebiyle göçebe yaşam sürmüş ve hayvancılıkla uğraşmıştır. Bu coğrafi yapı ve yaşam seçimi; mücadeleyi, devamlı ayakta kalmayı ve dayanışmayı mecburi kılmıştır. Bu ortam içinde hanım ve adam eşit bir halde yaşamıştır.
♦ Orta Asya’da toplumsal yapının temelini aile oluşturmuştur. Aile yapısına büyük ehemmiyet vermişlerdir. Bu durum Türklerin dört bir yana dağılmalarına karşın varlıklarını koruyabilmelerini elde etmiştir. Aile yapısı ataerkil bir yapıya ve tek eşliliğe dayanmıştır.
♦ Orta Asya’da hanımda adam şeklinde, toplumsal yaşamın içinde yer almıştır. Bu durum bir tek ev yaşamı ile sınırı olan kalmamış hükümdarın eşleri olan Hatunlar yönetimde söz sahibi olmuşlardır.
♦ Aralarında devlet siyasetine yön verenler, devlet reisliği yapanlar da vardı. 585 ve 726 yıllarından Çin elçilerinin kabulünde Kök Türk hatunları hazır bulunmuşlardır.
♦ Ayrı sarayları ve hizmetlileri bulunan hatunlar çoğu zaman Kurultay’a katılmış, kimi zaman de elçi kabulünde bulunmuşlardır.
♦ Orta Asya’da eşit haklara haiz olan bayanlar, İslamiyetin kabulünden sonrasında, aile yapısında İran ve Arap kültürünün etkisiyle değişimler yaşamış, toplumsal yaşam ile siyasal yapıda geri plana itilmiştir.
♦ Osmanlı Devleti’nde padişahların tahta çıkışları incelendiğinde ölen padişahın yerine oğlunun, adam kardeşinin ya da aynı aileden amcasının geçmiş olduğu görülmüştür. Yönetme yetkisi Osman Bey’in adam nesline dayandırılmıştır. Bu durum hanedanın kız çocuklarına yönetime katılma hakkı verilmediğinin göstergesi sayılmıştır.
Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde hanımefendilerin toplumsal dünyadaki görevi artmaya adım atmıştır. 1869’da Osmanlı Devleti’nde “Hanımefendilerin Yükselişi” adı ile ilk kez bir karı dergisi gösterim hayatına iştirak etmiştir. Bu dergiyi “Bayanlar Dünyası”, “Hanımlar Alemi” şeklinde yayımlar izlemiştir. Bu tür yayınların artması eğitimdeki anlayışı da değiştirmiştir. Şöyleki ki gene 1869’da Kız Endüstri Mektebi ve ilk kız öğretmen okulu olan Darülmuallimat açılmıştır.
KURTULUŞ MÜCADELESİ ve KADINLAR
Anadolu’nun işgale uğramış olduğu halkın bu işgallere karşı birleştiği noktalarda gene “Türk” bayanı üstüne düşen görevi fazlasıyla yerine getirmiştir. Ulusal Savaşım başlarında Sivas’ta Anadolu Bayanlar Müdafaai Hukuk Cemiyeti’ni kurarak, bu mücadelede yer almak için etkinlik göstermişlerdir. Türk bayanı yeri ulaştığında cepheye mermi taşımış, gerektiğinde Afyon’da işgallere karşı Kara Fatma’nın yapmış olduğu şeklinde savaşarak üsteğmenliğe kadar terfi etmiştir.
DEĞİŞİM BAŞLIYOR
♦ Cumhuriyet periyodunun en mühim değişimlerinden biri de eğitim alanında gerçekleşmiş, 1924 senesinde kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu (Eğitim – Öğretim Birliği Konumu) ile eğitimde ve müfredatta birlik sağlanmıştır.
♦ Bu değişimle eğitimde dinsel anlayışın tesirleri kırılmış, kız ve adam öğrenciler aynı sınıflarda eğitim görmeye başlamış, bu ise Türk hanımlarına yeni ufuklar açmıştır.
♦ Bu ufkun genişlemesinde 17 Şubat 1926 senesinde kabul edilen Uygar Kanun’un tesiri büyük olmuştur.
Uygar Kanun’da
• Tek eşle evlilik ve resmi nikah zorunluluğu,
• Hanıma da boşanma hakkı,
• Bayanlara mirasta ve mahkemede şahitlikte eşitlik,
• İstediği mesleği seçme ve emek harcama hakları verilmiştir.
♦ Uygar Kanun hanımefendilere getirmiş olduğu eşitlik anlayışı doğrultusunda siyasal hakların da önünü açmış bayanlar 1930′ da belediye seçimlerine katılma, 1934’de ise seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur. Bunun sonucu olarak 1935 senesinde meydana getirilen ilk seçimlerde 17 hanım milletvekili meclise girmiştir.
♦ Uygar Kanun’da 2002 senesinde yeni düzenlemeler ve değişimler yapılmış; evlendiğinde kendi soyadını kullanabilme, bir işte çalışabilmesi için eşinin onayını almasına gerek kalmaması, boşanma durumunda ise evli iken edinilmiş malların eşit paylaşımı esasları kabul edilmiştir.
YORUMLAR