çocuk ve Ölüm Kavramı

Çocuk ve Ölüm Terimi 5 yaşa dek olan çocuklar ölüm kelimesini ara sıra çevrelerinde duysalarda tam olarak kavramaları mümkün de...




Çocuk ve Ölüm Terimi


5 yaşa dek olan çocuklar ölüm kelimesini ara sıra çevrelerinde duysalarda tam olarak kavramaları mümkün değildir. Fakat gene de ölmek ne demek, ölünce ne oluyor şeklinde sorularla ölüm terimini anlamaya çalışırlar. Bu sorular pek çok anne babayı zorlamakta, iyi mi ve ne kadar çözüm vereceklerini tam olarak bilememektedirler. Ölüm yetişkinlerin dünyasında dahi konuşulmaktan en fazla kaçınılan konuyken bir çocuğa iyi mi anlatılmalı?




Çocuğa ölüm terimini açıklamadan ilkin, karşımızdaki çocuk...
*“Ölüm†terimini idrak edebilecek yaşta mı?
*Gelişimsel düzeyi nedir?
*Entellektüel düzeyi nedir?
*Toplumsal çevresi ve yaşam deneyimleri nedir?
*Nelere izin vermeliyiz?

HER ŞEYDEN ÖNCE ÇOCUĞA MUTLAKA ÖLüM

*Yaşamın sonudur,
Öldüğün vakit herşey biter, geriye kalan nefes almazsın, konuşmazsın vs şeklinde söylenmelidir.
*Geridönülmezliktir,
Ölen şahıs gider ve tekrar geri gelmez.
*Kaçınılmazdır,
Her diri kesinlikle ölür.
*Evrenseldir,
‘Bütün ülkelerde her yerde tüm canlılar bigün kesinlikle ölürler' anlatılmalıdır.

Minik küçüklere ölümü anlatırken, bir saksı bitkimiz var ve bizler ona çok iyi baksak da bigün gelecek yaşlanacak ve ölecek, kimi zaman de çok sıhhatli bir bitkimiz olmasına rağmen çarpıp onu devirip tekrar yaşayamayacağı şeklinde zarar verebiliriz ya da böceklenip hasta olabilir, işte insanoğlu da böyledir, kimi zaman çok uzun süre yaşarlar kimi zaman hastalık ya da kaza ile bir süre önce ölebilirler. Çoğumuz bigün öleceğiz ama şimdi ailemiz bir arada ve mutluyuz, şeklinde ölüm anlatılabilir. Çocuklar herhangi bir mevzuyu öğrenmek ve anlamlandırabilmek için kesinlikle yine yine işlemeye gereksinim duyarlar. Ölüm ile ilgili oyunlar oynamak ve sık sık ölümle ilgili sorular sormak isteyecektir. Bu tarz şeyleri tabii karşılamak ve sabırla yaklaşmak, mevzuyu işlemesine izin vermek gereklidir.

ÖLDüKTEN SONRA NE OLUR?

Her ailenin yaşam seçimi ve inançları farklıdır. Herkesi yaşamış olduğu negatif olaylardan sonrasında rahatlatan yollar da farklıdır. Sizin inançlarınız ne ise çocuğunuza o yolla anlatabilirsiniz. Çocuğa öldükten sonrasında tam olarak ne işe yaradığını bilmiyorum çünkü asla kimse ölüp geri gelmemiştir, ama ben şuna inanıyorum diyerek izah etme yapabilirsiniz.

HANGİ YAŞTA ÖLüM KAVRAMI NASIL ANLAŞILIR ?

*5-6 yaşlarında “ölüm†terimini çocuklar anlamaya başlar ama geridönülmezliği anlamayabilir.
*6-7 yaştan itibaren evrensellik ve kaçınılmazlığı anlamaya başlar.
*7-10 yaşlarında ölümü tam olarak anlamış olur.
*10-12 yaşlarında ölüme felsefi bir ilgi vardır. Bu kimi zaman tehlikeli olabilir. Çocuğun yaşantısında onu mutsuz eden, ıstırap veren vakalar var ise mesela anne-baba kaybı, anne-baba ayrılığı şeklinde çocuk daha mutlu olabileceğini düşündüğü “öteki dünyaya†gitmeyi düşünebilir.


KAYBI OLAN ÇOCUĞA NE, NASIL SÖYLENMELİ?

*Gerçekler mümkün olduğunca en kısa zamanda söylenmeli. Kimi zaman aileden yakın birinin kaybı olduğunda çocuk üzülmesin diye ……….. hasta, hastanede, bir süre eve gelmeyecek ya da yolculuğa çıktı şeklinde açıklamalar yapılır. Aslına bakarsak çocuğun gerçeği bir an ilkin öğrenmesi ve tüm aile fertleri ile tabii olarak yas sürecini yaşaması gerekir. Ters takdirde çocuk ortamda bir olağan dışılık bulunduğunu algılayacak ve tam olarak anlamlandıramadığı için kafası karışacaktır.
*“Gitti demeyin, öldü deyin.â€Gitti açıklaması çocuklar için kafa karıştırıcıdır. Çünkü giden şahıs bigün dönebilir, beklenir, oysa ölen şahıs dönmez.
*Kimi zaman mesela deden öldü ama gökyüzünde seni izliyor şeklinde açıklamalar yapılır, çocuklar bunun şeklinde soyut açıklamaları anlamlandıramayacakları için hakikaten dedesinin onu gece gündüz izlediğini düşünebilir. Bu şeklinde açıklamalar kimi zaman çocuklarda korku problemlerine yol açabilir.
*Çocuğun önünde duygularınızı gösterin. Bir takım aileler evladı üzmemek için yanında ağlamama şeklinde davranışlar gösterirler. Oysa çocuk yetişkinleri model alır. Ağlamak naüreldir ve üzüntünün dışa vurulması ve yaşanmasıdır.
*Sual sorması için evladı cesaretlendirin. Çocuğun 4-5 yaşından itibaren ölümü sorması naüreldir eğer sormuyorsa onu cesaretlendirin, içinde ölüm geçen bir öykü ya da masalı okumak, anlatmak sual sorması için onu yüreklendirir.
*“Ben de mi öleceğim?†şeklinde gelecekle ilgili sorulara doğru yanıtlar verin.
*Çocuğun acısına hassas olun. Sarılın, öpün, anlayan gözlerle bakın.
*Cenaze ve gömülme törenlerine katılabilir. Eğer çocuk ailesinden birisini yitirdi ise cenazeye katılıp katılmayacağı, mezarlığa gidip gitmeyeceğine yaş ve gelişim düzeyine nazaran karar verilmelidir. 6 yaşından ufak evlatların cenazelere alınması doğru olmayabilir. Cenaze törenine gitmek istemiyor ise zorla götürülmemeli.
*Uç kararlarınızı çoçukların önünde söylemeyin. O da uç kararlar verebilir. Mesela eşini kaybeden bir anne geriye kalan onsuz iyi mi yaşarım, yaşamak istemiyorum şeklinde üzüntüyle açıklamalar yaparsa çocuk bu tarz şeyleri ciddiye alabilir ve negatif etkilenebilir.
*Çocuğa bir yakınının öldüğünü kim söyleyecek? Duygusal olarak en yakın olan şahıs. Hayatında ilk kez görmüş olduğu bir psikolog ya da tabip değildir.
*Eğer çocuk deprem, trafik kazası, yangın şeklinde büyük bir vaka sonucu ailesini yitirdi ise travma bölgesinden uzaklaştırılmamalı, bir süre önce yaşamış olduğu yere tekrar asla dönmeyenler daha çok etkilenir. Ama tüm yakınlarını kaybedenler akrabalarının bulunmuş olduğu başka şehirlere ya da bölgelere gidebilir.
*Yaşanmış olan vakayla ilgili bilgi verin.
*Onlarla daha çok vakit geçirin.
*Fizyolojik temas kurun.
*Gerginliklerini azaltmak için oyun imkanları tanıyın.
*Fotoğraf yaparak gerginliklerinden kurtulmaları için yönlendirin.
*Daha büyük çocuklarla detaylı konuşun. His ve fikirlerini ifade etmeleri için onları destekleyin, yüreklendirin.
*Sorularını anlayabilecekleri şekilde cevaplamaya gayret edin.
*Onları sevdiğinizden, desteklediğinizden ve onları hep koruyacağınızdan güvenilir olmalarını sağlayın.

KAYBI OLAN ÇOCUKLARDA …..

*Korku ve kaygı;
*Parmak emme, alt ıslatma şeklinde gelişim becerilerinde gerilik, bebeksi davranışlar;
*Ebeveynden ayrılmaktan korkma;
*Kabuslar;
*Yanlız yatmaktan, gök gürültüsü ve şimşekten, yabancılardan korkma şeklinde yeni korkuların oluşması;
*Eskiden asla yapmadığı davranışları hayata geçirmeye başlama;
*Hiddet nöbetleri, saldırgan davranışlar;
*Engellenmeye karşı toleransın az olması;
*İçe kapanma, aktivitelere, hedeflere karşı duyulan isteksizlik;
*Çok fazla hareketlilik;
*Anne babayı eskisinden daha hassas bir halde seyretme;
*Okul başarısında düşme, okula devamsızlık;
*Dikkatte azalma;
*Çok fazla dikkat;
*Takıntılı bir şekilde tekrarlanan oyunlar;
*Yeniden eden hatırlamalar;
*Sebebi bulunamayan mide bulantısı, karın ağrısı-sancısı, kafa ağrısı-sancısı, beslenme ve uyku düzensizlikleri şeklinde emareler gözlenebilir.

BU GENEL HUZURSUZLUK HALİNİN EN AZ BİR AY DEVAM ETMESİ DURUMUNDA BİR UZMANDAN YARDIM ALINMALIDIR.


Ölüm ile ilgili olarak RedhouseKidz yayınlarından çıkan yaşam döngüsü adlı kitabı ölüm vakasını izah ederken destek olması için evladınız ile beraber okuyabilirsiniz.









  • Hıristiyanlıkta Ölüm ve Ölüm Gelenekleri


  • Eski Türklerde Ölüm ve Ölüm Gelenekleri


  • Eski Mısır'da Ölüm ve Ölüm Gelenekleri




Kurban verme terimini küçüklere anlatmak

Kurban kesimine hazırlıklı olmadan buna tanık olan çocuklarda et yememe, yiyecek yememe, aileye yapışma, türlü korkular, nefes alamama, ağlamalar, uykuda sıçrama-sayıklamalar görülebilir.




Bayramlar evlatların gözünde yeni giysiler, ayakkabılar, bayram harçlıkları, şekerler-çikolatalar, hediyeler anlamına gelir. İstediklerinin daha çok yapıldığı, izinlerin kolay alındığı günlerde ailelerine nazları daha çok geçer. Fakat kurban kesim töreni kanlı bir süreç olduğundan evlatların alışık olduğu görüntüler değildir. Bu yüzden kurban bayramı süresince evlatların oldukça kırılgan olan psikolojilerinin bozulmaması için anne babaların şuurlu olması gerekir. Memorial Hastanesi; Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uz. Dr. Leyla Benkurt Alkaş kurban bayramında ebeveynler için önerileri sıraladı.

Çocuklar kurban eti yemesi ve kurban kesilirken izlemesi için zorlanmamalıdır.

Düzgüsel et yemesine karşın kurban eti yiyemeyen, çiğ et kokusundan rahatsız olan, ete dokunamayıp, kesemeyen, hatta asla et yiyemeyen ya da bir tek yiyeceklere kıyma formunda katılırsa kabul eden bir sürü erişkin vardır. Et yemekle ilişkili problem yaşayan kişilerin bir kısmında erken çocukluktaki negatif kurban deneyimler vardır. Kesim hemen hayvanı yakından seyretmek; kanı, çıkan hırıltıyı, kokuyu, ölürken ayaktaki seğirmeyi görmek, günümüz insanının pek de hazırlıklı olabildiği bir süreç değildir.

İstemeden de olsa bu yaşantılara şahitlik edenlerde, et yememe, yiyecek yememe, aileye yapışma, türlü korkular, nefes alamama, ağlamalar, uykuda sıçrama-sayıklamalar olabilir. Ailenin çocuğun üzüntüsüyle alay etmesi, umursamaması, “unutur, çocuktur†diye yaklaşılması uygun değildir. Sıcak, yumuşak davranıp, sual sormasına müsaade etmek, itimat vermek yararlı olacaktır. Kimi zaman psikiyatrik yardım almayı gerektirecek kadar problemler büyüyebilir.

Kurban bayramı süresince et ya da kırmızı et yiyecek istemeyen kişilere saygı gösterilmeli, bayram sofrasında onlar için de kurban eti haricinde güzel yiyecekler hazırlanmalıdır. Kurban bayramı süresince evde oturmak istemeyen, kavurma kokusunda sorun yaşayan kişilerin hassasiyetini aşağılamamak, tatması için ısrar etmemek yerinde olur. Zorlama durumunda bayramın aslolan gayesi olan paylaşmak, hoşgörü ve beraberlik yaşantıları oluşamaz. Erişkinlik ve çocuklukta kokulara karşı daha kırılgan olunur ve kaygılarla kafa etmek daha zor olsa gerek. Onlara hoşgörü ile yaklaşınca, büyüdüklerinde bu durumları ortadan kalkabilir.

Kaç yaşlarında olursa olsun, çocuk ya da erişkin asla kimse bu töreni seyretmek için zorlanmamalıdır. Okul öncesi küçüklere hatta kimi zaman daha da büyüklere kesinlikle izletilmemeli, kurbanın kanı alnına sürülmemelidir. 11 yaşından sonrasında çocuk istiyorsa uzaktan izleyebilir. Bu kimi zaman bir güç-dayanıklılık gösterisi olarak, kendini kanıtlama için yapılabilir. “Babasından görsün, gerçekleri bilsin, ileride o da yapacak†diye evladı zorlamak tüm yaşamı etkileyen üzücü anılara sebep olabilir. Ölümle, ayrılıkla, kayıpla, kanla yüzleşmek gereklidir fakat bu durumu aniden bire ve küçücükken yapmak yarar değildir, kararlı zarar getirir.

Kurban çocuklar için anlaşılması kolay bir kavram değildir

Kırsal kesimde hayvanlarla, doğayla haşır neşir olan çocuklar için hayvanların kesilip yenilmesi, son aşama tabii ve bayağı olabilir. Şehirlerdeki çocuk içinse; çok merak uyandıran, bir o denli da ürkütücü bir deneyimdir. Çocuklar doğaları gereği, hayvanları tanımak, beslemek, korumak, ilgilenmek isterler. Çağdaş çağda, geçin bir evladı, bizler yetişkinler dahi bir koyuna ağzı sulanarak bakmayız. Eti kasapta dahi görmeyen, soslanmış, işlenmiş ürünleri marketlerde gören insanoğlu için bu ürünleri yiyecek tabii bir durumdur. Fakat bir hayvanı kesmek, kan akıtmak, parçalamak, pişirip-yemek son aşama uzak yaşantılardır.

Bundan dolayı çocuklar sormadıkça “kurban nedir, niçin kurban edilir, o koyunun anası var mı, yavrusu var mı, üşüyor mu…†anlatılmaz. “Ölüm, kurban edilmek, evlatların kurban edilmesi, kurbanın yenilmesi, insan yenilir mi†kavramları çocuk için çok karmaşık ve ürkütücüdür.

Eskiden kurbanlık hayvanlar günler, aylar öncesi alınarak, evde beslenilirdi. Çocuklar da derhal sevgiyle bağlanır, besler, isim koyar ve sahiplenirdi. Kınalar yakılıp süslenen, özenle en iyi yiyecekler verilen bu mukaddes hayvanın kurbanlık bulunduğunu çocuk ya bilmez ya da bilip de anlamını kavrayamazsa, ailesinin onu günü erişince kurban etmesini çok travmatik yaşayacaktır. Çocuk bu süreci anlayamayacak kadar küçükse; eve erken kurban almamak ya da evladı yaklaştırmamak uygundur.


Çocuğunuza kurban bayramını güzellikleri ile anlatın

Aslolan üstünde durulması ihtiyaç duyulan işin toplumsal boyutudur. Etin, kıymanın pahalı ama büyümek, sıhhatli olmak için çok lüzumlu yiyecekler olduğu, yoksul insanların bu bayramda bu olanağa kavuştuğu anlatılabilir. Gene paylaşmak, büyükleri saymak, tanımasak dahi insanlarla bayramlaşıp-selamlaşmak, evlatları sevindirmek, çocuklarımıza aslolan öğreteceğimiz konulardır.

Kurban kesmek bir ibadettir. Yapınış şeklinde üretilip, kesilip, işlenmiş olarak marketlerde yer alabilmek yerine, o gün hayvanlar mukaddes bir vazife için var olurlar. Bu nedenle hayvanı olabildiğince rahat ettirmek, saygı duyarak örselemeden, minimum acıyla kurban etmek gerekir. Bu töreni; temiz, hijyenik, gözlerden uzak mahrem ve tevazu ile yerine getirmek uygundur. Ortalıkta, kan ve balçık içinde, başka kurbanlıkların gözü önünde, kesmeyi iyi bilmeyen kişilerce, uygunsuz aletlerle kurban etmek, parçalarını ortalıkta saygısızca bırakmak, gösteriş yapmak esasen kurban kesme törenine uymayan tutumlardır.

Kurban kesilip, büyüklerin evinde, tüm akrabaların bir araya gelip, güzel yemekler hazırlayıp, temiz ve özenli giyindikleri bayram sofralarında, geçmişten geleceğe bağların içinde, evlatların kendilerini güvenli hissettiği, kimlik oluşumu, bütünün parçası olma duygusu pozitif gelişecektir. Her güm binlerce hayvan bizim gereksinimlerimiz için kesiliyor, kurban bayramın da ise başkalarına sunulmak, paylaşılmak, birlik olmak için kesiliyor.





Kaynak:msxlabs.org

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: çocuk ve Ölüm Kavramı
çocuk ve Ölüm Kavramı
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/08/cocuk-ve-olum-kavram.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/08/cocuk-ve-olum-kavram.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content