Dalgıçlık nedir? Dalgıç kime denir? Dalgıçlığın kuralları ve dalgıçların kullandığı aletler nedir? Dalgıç ve dalgıçlık ile ilgili bilgiler. ...
Dalgıçlık nedir? Dalgıç kime denir? Dalgıçlığın kuralları ve dalgıçların kullandığı aletler nedir? Dalgıç ve dalgıçlık ile ilgili bilgiler.
DALGIÇLIK türlü maksatlar ile denizlerin derinliklerine dalma işidir. Bu durumu meslek edinmiş kimselere de «dalgıç» denir.
Dalgıçlığın «sığ dalgıçlığı» ve «derin su dalgıçlığı» olarak iki çeşidi vardır. Sığ sularda çalışan dalgıçlar 10-12 metreye kadar dalarlar. Dalgıçlığın aslolan güç ve tehlikeli olanı derin su dalgıçlığıdır. Çünkü derinlere indikçe artan su basıncı dalgıcın tüm vücut düzenine tesir yapar.
Basıncın Tesirleri
Bir dalgıç ağır ağır denizin derinliklerine İnerken havanın basıncı suyun basıncı ile eşit hale getirilir. Bu hava basıncı aynı anda onun tüm vücuduna yayılır. Böylece ciğerlerden giren fazla oksijeni dokular kullanırlarsa da nitrojeni, tıpkı bir gazı sıvının emmesi şeklinde kan emer.
Dalgıcın yukarı çekilmesi süratli olursa bu nitrojen dışarı atılamaz, habbecikler meydana getirir. Bu habbecikler damarları tıkayıp, dalgıcın ciddî surette rahatsızlanmasına neden olur. Buna «vurgun» denir. Bu rahatsızlıklar çok fazla bitkinlik duygusu, solunum güçlükleri, sinir bozuklukları şeklinde kendini gösterir. Bazan pek şiddetli olan rahatsızlıklar dalgıcın sakat kalmasına yol açmış olduğu şeklinde asla İz bırakmadan da geçebilir.
XIX. yüzyılın ortalarından başlıyarak, bilim adamları bu konuyu yenmek için çalıştılar, bu rahatsızlıklardan kurtulmanın tek yolunu dalgıcın ağır ağır yükseltilmesinde buldular.
Dalgıç belli başlı derinliklerde bekletilir, su yüzüne aşama aşama çıkarılırsa dalgıçta kötü bir tesir görülmez. Bununla birlikte, her hangi bir dikkatsizlik sonucu yukarı çekmedeki kademelerde bir dikkatsizlik olursa, dalgıcın rahatsızlığı tazyik odasında giderilir.Sudan çıktıktan sonrasında hastalık geçiren dalgıç derhal tazyik odasına konarak odanın basıncı belli başlı bir derinliğe nazaran ayarlanır, sonrasında tazyik yavaş yavaş azaltılır.
Dalma Araçları
Dalgıçlığın tarihten öncelere kadar uzanan bir geçmişi olduğuna kuşku yoktur. İlkel dalışlar asla araçsız yapılıyordu. Dalgıçlıkta kullanılan ilk araçtan Aristo bahseder. Ona nazaran, bir takım dalgıçlar ağızlarına uzun bir boru ile birlikte dalar, böylelikle su altında kalma sürelerini uzatırlardı. IV. yüzyılda Vegetius isminde bir Lâtin yazarının eserinde su geçirmez başlık giymiş bîr dalgıç resmi vardır. Bu başlığa bağlı deriden bir boru suyun yüzüne çıkarılarak bir yere tutturulmuştu.
XVII. yüzyılda deriden bir hava torbası tanım edilmiştir. Dalgıç bu konuyu sırtında taşır, bir pompa ile hava alır. Fakat bunun işe ya-radığ kanıtlama edilememiştir. İşe yarar ilk dalma cihazını 1715’te John Lethbridge isminde bir İngiliz yapmıştır. Ama, 3 m. derinliklere kadar kullanılabilen bu dalma aleti bir fıçıdan ibaretti, içinden dışarısını görmek mümkündü.
Kullanışlı ilk dalgıç elbisesi 1819’da yapılmış oldu. Elbisenin madenî bir başlığı vardı, pompa ile hava veriliyordu.
Şimdiki araçların başlıcaları şunlardır:
Başlıklı dalgıç aracı. — Çağıl bir dalma aracı başlıca 7 parçadan meydana gelir: 1) Hava pompası; 2) Başlık; 3) Sugeçirmez bir dalgıç elbisesi; 4) Hava borusu; 5) Ağırlıklı ayakkabı; 6) Göğüs ve sırtta taşınacak kurşun ağırlıklar; 7) Cankurtaran halatı. Bununla birlikte, bugün bir sürü dalgıç araçlarında telefon ve aydınlatma düzeni mevcuttur.
Pompasız dalgıç elbisesi. — İki çeşittir. Birincisinde, sıkıştırılmış hava kullanılır. Su geçirmez bir elbisenin üzerine ağırlıklı bir kemer takılır, başa da bir dalma maskesi giyilir. Pompasız dalgıç elbiselerinin diğer çeşidi başlıklı dalgıç elbisesini çağrıştırır. Solunum içiıî oksijen kullanılır. Türlü biçimlerde olanları vardır.
Dalma çanı. — Dibi açık madenî bîr odadan ibarettir. Çan ya da kutu şeklinde olur. Denizaltında temel atma, denizaltı gemîlerîni kurtarma işlerinde kullanılır. Bir dalma çanı, ağzı aşağı gelmek suretiyle, suya daldırılan bir bardağa benzer. Çan çelik halatlarla suya batırılırken içindeki basınçlı hava suyun girmesini önler. İstenilen yere indirilince işçiler emek vermeye başlar. Çalışanların yalnız ayaklan ıslanır. Çan indirilir, çıkarılırken işçiler aracın duvarlarına tutturulmuş ranzalara otururlar.
Batisfer ve batiskaf. — Hem fazla derinlere dalmak, hem de etraflı araştırmalarda bulunmak için kullanılan hususi ataçlardır. Bu araçlarla başlıyan dalışlar gittikçe ilerlemiş, 1960 senesinde denizlerin en derin yerine inmek mümkün olmuştur.
BALIK ADAMLAR NEDİR
II. Dünya Savaşı’nda Amerikan Deniz Kuvvetlerinin sualtı tahrip işlerinde çalışan adamlarına «kurbağa adamlar» denirdi. Bu tür durumlar çıkarma yapılacak bölgelerde düşmanın sualtında yapmış olduğu engelleri bulmakla, bu tarz şeyleri yok etmekle görevlendirilmişti. Kurbağa adamlar yalnız gönüllüler arasından seçilir, son aşama sıkı bir eğitim görürlerdi Okinava’nm işgali esnasında 1000 kurbağa adam, üç gün soğuk sularda çalışmışlardır.
Savaştan sonrasında spor ve deniz dibi araştırmaları maksadiyle bu tür dalgıçlık yapanlar çoğaldı, bunlara «Balık adam» denildi. Bir sürü yerlerde balık adamlar klüpleri kuruldu. Deniz dibi araştırmalarında çalışan balık adamlar çok süre vücutlarına sıkı sıkı yapışan kauçuk elbise giyerler Sırtlarında taşıdıkları hususi aygıtlar yardımıyla su altında nefes alabilirler.
YORUMLAR