Köprünün ucuna yaklaşıyorduk ve yol bir k...
Köprünün ucuna yaklaşıyorduk ve yol bir kez daha sokak lambasının neon ışığıyla yıkanırken, Christian'ın yüzü bir aydınlıkta bir karanlıkta kalıyordu. O kadar yerinde bir mecazdı ki bu. Bir zamanlar romantik bir kahraman, cesur, parıldayan beyaz atlı şövalye -ya da kendi ifadesiyle karanlık bir şövalye- sandığım bu adam bir kahraman değildi; ciddi, derin duygusal pürüzleri olan bir adamdı ve beni de karanlığa çekiyordu. Onu ışığa yönlendirebilir miydim?
E.L. James - ‘ 50 Shades of Grey ‘’
YORUMLAR