ANA. Çağdaş Yasa’nın tanımına bakılırsa çocuk doğuran hanım . Analık için çocuğun evlilikten doğması zorunluğu yoktur. Doğum vakasının gerçe...
ANA. Çağdaş Yasa’nın tanımına bakılırsa çocuk doğuran hanım. Analık için çocuğun evlilikten doğması zorunluğu yoktur. Doğum vakasının gerçekleşmesi yeterlidir. Analık hak ve ödevleri yasalarla belirtilmiştir.
Roma’da yalnız çağdaş hısımlığın geçerli olduğu dönemde ana, evlatların kız kardeşi durumundaydı. Kan hısımlığı kabul edilinceye kadar, bilhassa kadının babanın evinde kalmış olduğu dönemlerde ana-çocuk ilişkisi negatif durumlar gösterir. Kan hısımlığından sonrasında analık, hak ve ödevler yönünden gerçek kıymetini bulur.
Toplumumuz anaya saygıyı, yadsınamaz değerleri içinde saymaktadır.
Ana, yavrusu olan dişi hayvanın ismi; dince aziz tanınan hanımefendilere verilen san,- yaşlı hanımefendilere saygılı bir seslenme sözü ve velinimet olarak da kullanılmaktadır.
ANA. Terim yapmakta, deyim oluşturmakta ve temel, aslolan, esas anlamlarında kullanılmakta olan söz. Sözün Türkçe-de bu şekilde yaygın bir kullanım alanı vardır; atasözleri de mevcuttur.
Ana sözü şu kullanış biçimleriyle terim olmaktadır: Ana alçı; Alçı astar. Ana defteri: Çömez oğlanlar için tutulan defter.
Ana doğrudan: Parça direklerle uzatılan direğin alt yerleşik kısımı.
Ana doğrusu: Matematikte hususi durumlu kenar ve hipotenüsün ismi.
Ana duvar: Kalınca dış duvar.
Ana rahibe: Başrahibe.
Ana borç: Aslolan borç.
Ana borç: Aslolan borç.
Ana kök: Toprağa diklemesine saplanan ağaç.
Ana kubbe: Kubbelerin en önemlisi.
Ana renkler: diğeri renkleri oluşturan kırmızı, sarı, mavi, ak, siyah renkler.
Ana madde: Hücre arasını dolduran madde.
Ana karşıcılık: iktidar haricinde sayıca en fazlaca olan parti.
Şu kullanışlarda da ana sözü deyimleşmektedir:
YORUMLAR