imge isim 1 . Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, düş, hayal, hülya. 2 . Genel görünüş, izlenim, imaj: "Efs...
imge
isim
1 . Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, düş, hayal, hülya.
2 . Genel görünüş, izlenim, imaj:
"Efsanevi asi kız imgesine, bu imgenin kararlı ödünsüzlüğüne kavuşabilirdi."- M. Mungan.
3 . ruh bilimi Duyu organlarının dıştan algıladığı bir nesnenin bilince yansıyan benzeri, hayal, imaj.
4 . ruh bilimi Duyularla algılanan, bir uyaran söz konusu olmaksızın bilinçte beliren nesne ve olaylar, hayal, imaj.
İmge
1. ruhb. Sinirlrin merkezcil bir uyarımı olmaksızın zihinde kendiliğinden canlanan duyumsal biçim. *hayal.
2. Gerçekleşmesi olanaksız ya da pek güç olan düşünü, düş,
1. ruhb. Sinirlrin merkezcil bir uyarımı olmaksızın zihinde kendiliğinden canlanan duyumsal biçim. *hayal.
İmge
TDK, Türk Dil Kurumu
1. Gerçekle ilişkisi olmadığı halde insanın zihninde tasarlayıp canlandırdığı şey.
2. Ortada açık bir uyaran olmadan, eski bir duyusal-algısal yaşantının zihinde yeniden canlanan biçimi.
3.Bir nesneyi doğrudan doğruya yeniden tanıtmaya yarayacak bir biçimde göz önüne seren şey, duyu organları ile algılanmış olan bir şeyin somut ya da düşüncel kopyası.
4.Bir şeyi daha canlı ve daha duygulu bir halde anlatmak için onu başka şeylerin çizgileri ve şekilleri içinde tasarlayış.
5.Var olan ya da varmış gibi tasarlanan nesnelerin zihinde canlandırılışı.
6.Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, hayal.
TDK, Türk Dil Kurumu
1. Gerçekle ilişkisi olmadığı halde insanın zihninde tasarlayıp canlandırdığı şey.
2. Ortada açık bir uyaran olmadan, eski bir duyusal-algısal yaşantının zihinde yeniden canlanan biçimi.
3.Bir nesneyi doğrudan doğruya yeniden tanıtmaya yarayacak bir biçimde göz önüne seren şey, duyu organları ile algılanmış olan bir şeyin somut ya da düşüncel kopyası.
4.Bir şeyi daha canlı ve daha duygulu bir halde anlatmak için onu başka şeylerin çizgileri ve şekilleri içinde tasarlayış.
5.Var olan ya da varmış gibi tasarlanan nesnelerin zihinde canlandırılışı.
6.Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, hayal.
İmge
Algılanan bir nesnenin bilince yansıyan benzeri ya da bir uyarıcı olmaksızın bilinçte beliren nesne ve olay. İki durumda da bir tasarım söz konusudur. Yani imge zihinsel bir tasarımdır. Bu tasarım belli bir zamanla, belli bir nesneyle sınırlı değildir. Bu yönüyle imge, algının karşıtıdır. Algı, belli bir zamanda çevrede var olan nesne ya da olayların duyumlar yoluyla edinilen bilincidir. Oysa imgede, nesnenin o an, orada olması gerekmez. İmge, hiçbir zaman var olmamış ve var olmayacak bir nesnenin bilinci de olabilir. İmgenin dört temel ayırıcı özelliği vardır. İlki, imgenin bir tasarımın içeriği olmayıp bir bilinç olduğudur. İkincisi, imge bir yarı gözlemdir. üçüncü olarak, düşleyen, tasarlayan kişi, bu tasarımının nesnesinin var olmadığını bilir. Dördüncüsü, imge kendiliğindendir. Nesneleri ya da olayları canlandırma yetisine ise imgelem denir. Eğer imgelem, edinilmiş bir imgenin yeniden canlandırılması ise belleksel sözcüğüyle nitelenir. Yeni buluşlar söz konusu olduğunda da yaratıcı imgelem adını alır. İlki en genel anlamıyla hayal etme yetisidir. İkincide ise doğal olgulara öykünmekten yola çıkılsa da tasarlananın formlarını, giderek ögelerini yepyeni birleşimlerle ortaya koymak söz konusudur. Sanattaki imgelem de yaratıcı imgelemdir. Edebiyatta ise anlatılmak isteneni daha canlı, daha duyulur biçimde anlatmak için, onunla başka şeyler arasında bağlantı kurarak tasarlanan yeni biçimlere imge denir. Benzetmeler, iğretilemeler bu anlamda birer imgedirler.
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Algılanan bir nesnenin bilince yansıyan benzeri ya da bir uyarıcı olmaksızın bilinçte beliren nesne ve olay. İki durumda da bir tasarım söz konusudur. Yani imge zihinsel bir tasarımdır. Bu tasarım belli bir zamanla, belli bir nesneyle sınırlı değildir. Bu yönüyle imge, algının karşıtıdır. Algı, belli bir zamanda çevrede var olan nesne ya da olayların duyumlar yoluyla edinilen bilincidir. Oysa imgede, nesnenin o an, orada olması gerekmez. İmge, hiçbir zaman var olmamış ve var olmayacak bir nesnenin bilinci de olabilir. İmgenin dört temel ayırıcı özelliği vardır. İlki, imgenin bir tasarımın içeriği olmayıp bir bilinç olduğudur. İkincisi, imge bir yarı gözlemdir. üçüncü olarak, düşleyen, tasarlayan kişi, bu tasarımının nesnesinin var olmadığını bilir. Dördüncüsü, imge kendiliğindendir. Nesneleri ya da olayları canlandırma yetisine ise imgelem denir. Eğer imgelem, edinilmiş bir imgenin yeniden canlandırılması ise belleksel sözcüğüyle nitelenir. Yeni buluşlar söz konusu olduğunda da yaratıcı imgelem adını alır. İlki en genel anlamıyla hayal etme yetisidir. İkincide ise doğal olgulara öykünmekten yola çıkılsa da tasarlananın formlarını, giderek ögelerini yepyeni birleşimlerle ortaya koymak söz konusudur. Sanattaki imgelem de yaratıcı imgelemdir. Edebiyatta ise anlatılmak isteneni daha canlı, daha duyulur biçimde anlatmak için, onunla başka şeyler arasında bağlantı kurarak tasarlanan yeni biçimlere imge denir. Benzetmeler, iğretilemeler bu anlamda birer imgedirler.
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
YORUMLAR