PİŞDAR a. (fars. piş ve dâkdan piş-dâı) Esk. 1. Öncü, önder. 2. Önde giden asker, öncü: "...bir ordu ile Horasan'a yürü- d...
PİŞDAR a. (fars. piş ve dâkdan piş-dâı) Esk.
1. Öncü, önder.
2. Önde giden asker, öncü: "...bir ordu ile Horasan'a yürü- düyse de ehemmiyetsiz bir pişdar çarpışmasından sonra..." (F. Köprülü).
*Ask.tar. OsmanlI döneminde, düşman bölgesine karşı yürüyüşe geçen birliklerin keşif ve güvenlik hizmetlerini yürütmek, çatışma halinde ana birliğe zaman kazandırmak amacıyla ileriye sürülmüş bulunan birlik.
1. Öncü, önder.
2. Önde giden asker, öncü: "...bir ordu ile Horasan'a yürü- düyse de ehemmiyetsiz bir pişdar çarpışmasından sonra..." (F. Köprülü).
*Ask.tar. OsmanlI döneminde, düşman bölgesine karşı yürüyüşe geçen birliklerin keşif ve güvenlik hizmetlerini yürütmek, çatışma halinde ana birliğe zaman kazandırmak amacıyla ileriye sürülmüş bulunan birlik.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR