Başka, öteki, diğer: "Onun sair işlerini bir dereceye kadar engelledi ise de ne zararı var!"- M. Ş. Esendal . ...
Başka, öteki, diğer:
"Onun sair işlerini bir dereceye kadar engelledi ise de ne zararı var!"- M. Ş. Esendal.
SAİR sıf. (ar. seyKden sâir yürüyen, dolaşandan). Başka, diğer: Sair hususat.
SAİR sıf. (ar. seyr'den sâ‘ır) Esk
1, Yürüyen, dolaşan.
2. Sair fil-menam * SA İRFİLMENAM.
SAİR a. (ar. sa'Jı). Esk.
1. Ateş.
2. Cehennem: Azabı sair (cehennem azabı).
SAİR sıf. (ar. seyr'den sâ‘ır) Esk
1, Yürüyen, dolaşan.
2. Sair fil-menam * SA İRFİLMENAM.
SAİR a. (ar. sa'Jı). Esk.
1. Ateş.
2. Cehennem: Azabı sair (cehennem azabı).
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR