Artıdeğer (Artıkdeğer) Nedir?

ARTIDEĞER ya da ARTIKDEĞER a. ikt. -1. üretilen değerin, bu kıymeti üretmek için harcanan parayı aşan kısmı. -2. Bir şeyin değerin...

ARTIDEĞER

ya da

ARTIKDEĞER

a. ikt.

-1. üretilen değerin, bu kıymeti üretmek için harcanan parayı aşan kısmı. -2. Bir şeyin değerinin artması. (Karşt. EKSİDEĞER.) -3. Bir taahhüt işinde, müşterinin, gerçekleştirilmesi daha güç bir seçim yapmış olduğu ya da seçimi için lüzumlu ilk maddeler daha pahalı olduğu durumda, ödemek zorunda olduğu ek fiyat. -İkt. düş. tar. K. Marx'ın görüşüne nazaran, belli oranda bir işten elde edilmiş değerle, işçiye işgücünü sürdürebilmesi için meydana getirilen ödeme arasındaki fark.





-- Mutlak artıdeğer, iş günü içinde işçinin, kendi bakımı, kendini ve soyunu sürdürebilmesi için toplumsal olarak lüzumlu iş saatleri ötesinde fazladan çalmış olduğu ve yalnız ana para için kıymet yaratmaya yarayan iş saatleri miktarı. |j Nisbi artıdeğer, durağan(durgun) bir vakit süresi içinde, ya iş temposunun hızlandırılmasıyla, ya çalışan işçilere yeni yöntemler tatbik eden yeni bir iş düzeni kurulmasıyla ya da bu iki yöntemin bir arada kullanılmasıyla işçinin iş veriminin artırılması. (Bk. ansikl. böl.) -ANSİKL. ikt. düş. tar. Marxçı artıdeğer kuramı, paracı sömürüyü izah etmek için ileri sürülmüş bir kuramdır. Paracı sistemde bir meta satın almak için para yatırılmış olduğu vakit, bu metanın daha çok para getirmesi amaçlanır. Oysa, Marx'a nazaran, tüketildiği vakit para üretme özelliğine haiz tek meta vardı, o da işgücü' dür. Şu halde, işgücü de tüm diğeri metalar şeklinde piyasada üretim bedeli üstünden, kısaca üretimi için harcanan mecburi emek harcama süresiyle ölçülen kıymeti karşılığında satın alınır, işçiye ödenen ücret, yaşaması ve çoğalması için lüzumlu olanı karşılar. Fakat, işgücü, ödenen tutarı karşılayan süreden daha uzun bir süre kul

lanılır. Böylece, o, kendi bedeli olandan daha çok bir kıymet üretir. Kapitalistin işgücünü satın alırken göz önünde tuttuğu da esasen bu artıdeğer'dir. Demek ki, artı-değer işten (emekten) doğar. Paracı, bu artıdeğeri, mutlak artıdeğer ya da nisbi artıdeğer olarak ya da her ikisinin birleşimi olarak çoğaltmaya çalışır.

Artıdeğer haddi (p), artıdeğer toplamının değişken ana paraya, kısaca emeğin satın alınmasına ayrılan ana para kitlesine bölünmesiyle elde edilir:

Metanın satılması, artıdeğerln gerçekleşmesini sağlar, bunun paraya dönüşmüş şekli ise kâr'dır.

ARTIEMEK a. ikt. Marxçı kurama nazaran, işçinin, kendi işgücünün kıymetini paracı işletme hesabına ürettikten sonrasında çalmış olduğu saatler. (Kurama nazaran, bu fazla emek harcama, artıdeğerin temelini oluşturur.)

ARTIK a.


-1. Bir şeyin tüketime ya da kullanıma uygun olmayan kalıntıları: Yiyecek artıklarını kediye vermek. Artıkları değerlendirmek. Kumaş artıklarından meydana getirilen bir yatak örtüsü. -2. Kullanım kıymeti olmadığı için atılan ya da bir işlemden artakalan döküntü. (Bk. ansikl. böl.) -3. istenmeyen, küçümsenen, atılan şey: Bir başkasının artıklarıyla yetinmeyi reddetmek.

-Anayas. huk. Ulusal artık sistemi, bir seçim çevresinde milletvekili çıkarmak için lüzumlu sayıya ulaşamayan artık oyların, ulusal düzeyde tekrardan değerlendirilmesi ilkesine dayanan seçim sistemi, "ulusal bakiye sistemi"de denir. (Bk. ansikl. böl.) -Cev. hazl. Yüzdürme hücrelerinden çıkan, ince ve değersiz kalıntı. -Fizyol. Bir metabolizmanın tortusu, -ikt. Bir yatırımdan ya da bir tüketimden doğan ve tüketici, üretici, hatta devlet için bir gelir artışına neden olabilen kazanç. (Tüketici söz mevzusu olduğunda, bu kazanç ruhsal bir özellik taşır.)


-- Artık hesapları, iktisadı sonuçlardaki artışın, bu sonucu elde etmek için harekete geçirilen araç-lardakl artıştan daha kuvvetli bulunduğunu gösteren tutumsal gelişme çözümleme yöntemi. (Bk. ansikl. böl.)

-Kasapl. Hayvanın sakatatla deri, boynuzlar, tırnaklar ve içyağından oluşan, tü-ketllemeyen bölümleri. -Kim. müh. Bir maddeyi işleyerek kıymetli ürünleri özütledlkten sonrasında kalan madde. -Arıtmada kolon dibinde biriken ağır sıvı.


-- Akışkan artık, bir maddenin kıymetli tüm ürünleri alındıktan sonrasında geriye kalan sıvı.

-Kürkç. Giysilerin kesimi esnasında derilerden düşen ufak parçalar. (Derinin baş, ayak ve kuyruk bölümünden çıkan artıklar bir araya getirilerek elbise yapımında kullanılır).

-Mad. oc. Artık stoku, bir metal cevheri ocağının ayıklama ve yıkama artıklarından oluşmuş yığın.

-Metalurj. Çeşitli yakıtların yanmasından sonrasında ocak ızgarasında biriken ve tav köpüğü, cüruf vb.'yi oluşturan topraklı maddelerin tümü. -Eriyen bir metalin cürufları.

-- Artık yığını, bir metalürji fabrikasının çeşitli artık ve cüruflarından oluşan yığın. (Bk. ansikl. böl.)

-- Döküm artığı, kalıp döküntüleri, döküm kırıntıları ve çapaklarının tümü.

-Nük. müh. Akışkan artıklar, radyoaktif maddelerin kullanılmasından ya da işlenmesinden arta kalan radyoaktif sıvılar ya da gazlar. (Akışkan artıklar tekrardan kullanılmadan ya da organik çevreye atılmadan ilkin etkinlik denetiminden geçirilmeli ve gerekiyorsa uygun bir düzenekle ya da bir işleme İstasyonunda bu artıkların etkinliği azaltılmalıdır.)


-- Radyoaktif artıklar, radyoaktif gereçlerin ya da nesnelerin kullanılması ya da işlenmesi esnasında açığa çıkan yararsız radyoaktif maddeler. (Bk. ansikl. böl.)

-Ormanc. Dal ya da sürgün artıkları, bir tek çalı demeti halletmeye yarayan artıklar.

-Petr. san. Parçalanma artığı, kraking sonucunda elde edilmiş ağır kesim. -Tekst. Karbonize edilmiş artıklar, kömürleştirme işleminden artakalan ve eğirile-bilen yün döküntüsü. -Uz. havc. Bir roket-motor durduktan sonrasında etkinliğini sürdüren itici yakıt kalıntıları.

-Yerbil. Bileşenlerinin bir kısmı çözülme ile yok olan bir kayacın bozulmasından meydana gelen yüzeysel bir oluşum için kullanılır.

sıf. i. Harcanıp tüketildikten sonrasında artakalan şey, gıda, yiyecek vb. için kullanılır: Artık kumaş, yün. Artık ekmek -2. Fazla, daha çok: Artık mal göz çıkarmaz (atasözü). -3. Artık noksan, azca ya da çok oluşuna bakılmaksızın: Artık noksan bunu kabul edeceksiniz. -Anayas. huk. Artık oy, nisbi temsil sisteminde, bir adayın seçilmesi için kafi olmayan ve bundan dolayı değerlendirme haricinde kalan oylar. (Sadece, tüm oyların değerlendirilmesini elde eden değişik seçim sistemleri vardır. Bu sistemlerden biri ulusal artık sistemidir.) -Arit. Bir x gerçek sayısının artık ortalama kıymeti, x ten sıkı büyük kıymet. -Ask. Artık araç-gereç, harpte kullanılama- elde kalmış askeri vasıta ve gereç. -Deric. Artık parça, deri giyim eşyası biçildikten sonrasında artakalan, işe yarar ufak parçalar. (Bk. ansikl. böl.) -Ed. Artık engel ya da yedekli engel, maninin sonuna iki mısra daha eklenmesiyle meydana gelen altı dizeli engel. Eklenen dizeler, ya dört dizelik düz maninin anla mını pekiştirmekte ya da altı dizelik ma ninin anlam bütünlüğü içinde yer almaktadır.

-Kim. müh. Bir işlemden sonrasında kalan madde için kullanılır. -Kronol. Artık ay, eski yunan ve israil takviminde embolimos ayına verilen ad.

-- Artık gün, artık yılda şubat ayına eklenen gün.

-- Artık saniye, genel vakit ölçeğinden 0,9 saniyeden daha çok sapmasını önlemek için, düzenleşik genel vakit ölçeğine ara sıra eklenen saniye.

-- Artık yıl, 366 günlük yıl. (Dört yılda bir yinelenir ve şubat ayı 28 yerine 29 gün çeker.) -Müz. Artık aralık, bir yarım-ton eklenmesiyle genişlemiş aralık.


-- Artık ikili aralık, türk müziğinde, seslerinden minimum biri 4-5 komalık bemol ya da diyez almış, böylece 12-13 komaya yükselmiş ikili aralık. -ANSİKL. Anayaş. huk. Bu sistem iki aşamada uygulanır, ilk aşamada, her seçim çevresindeki geçerli oylar toplanır, toplam sayı, o çevrenin çıkaracağı milletvekili sayısına bölünür. Çıkan sayı, milletvekili seçilebilmek için lüzumlu oy sayısıdır. Aynı seçim çevresinde, seçime katılan her partinin almış olduğu toplam oy, bulunan bu oy sayısına bölünerek partilere nazaran milletvekillikleri saptanır. Bu işlem sonucunda partilerin, milletvekili seçilmesine yetmeyen bir kısım oyları kalır. Bu oylara "artık oy" denir. Bu artık oylar sebebiyle, belli sayıda milletvekili de seçilmemiş olur. ikinci aşamada; ülke düzeyindeki artık oy sayıları toplanır. Elde edilmiş bu toplam sayı açıkta kalan milletvekillikleri sayısına bölünür. Çıkan sayı bir milletvekili için lüzumlu artık oy sayısıdır. Her partinin ülke düzeyinde haiz olduğu ulusal artık oyları, bu sayıya bölünerek, açıkta kalan milletvekillikleri partiler içinde, toplam artık oyları oranında dağıtılır. Bu uygulamayla seçimlerde tüm oyların değerlendiği, hiçbir oyun boşa gitmediği görülür. Türkiye'de ulusal artık sistemi, 14 temmuz 1965 tarih ve 656 sayılı yasayla kabul edildi ve 1965 genel seçimlerinde uygulandı. 1969 genel seçimleri öncesinde; 20 mart 1968 tarih ve 1036 sayılı yasayla da yürürlükten kaldırıldı. Gerekçe olarak ulusal artık sisteminin ufak partileri fazla kuvvetlendirdiği, dolayısıyla siyasal istikrarsızlığa niçin olduğu ileri sürüldü. -Deric. Tüylü derinin korunmasından, işlenmiş deriye dönüşmesine kadar, deri fi--esi °/o 50'yi bulur. Irmak çalışmalarında, kırpıntılar, tabakalar biçiminde elde edilen artıklar, bilhassa jelatin ve zamk yapımında kullanılırdı. Günümüzde bunlar hayvan besini yapımcılarına ve gübreci-lere satılır. Ek olarak bunlardan, tıp ve kozmetik sanayisinde kullanılmak için kollagen elde edilebilir. Sepilenmiş deri artıkları, bileşik araç-gereç yapımında da kullanılır.

Dericilikte artık parçalar üç grupta toplanır. Deri giyim eşyası biçilirken dikim dışı kalan parçalara kırpıntı denir. Kırpıntı, ucuz giyim eşyası, örgü yelek ve hediyelik eşya yapımında kullanılır. Kesilmiş deri kenarları ve dikim dışı kalan küçük parçalara da döküntü adı verilir. Bunlar daha çok dolgu maddesi olarak kullanılır. Deri artıkları, derinin işlenmesi esnasında artakalan parçalara verilen addır. Ham, yarı işlenmiş ya da işlenmiş deriden geriye kalan baş, kuyruk, kıl, leş, kesilmiş, kopmuş, yırtık deri parçalarına bu ad verilir. -ikt. Artık hesapları'nin amacı, işletmelerin başarı dereceleriyle, bu başarı derecelerinin yol açmış olduğu artı ya da eksi gelir artışları mevzusunda meydana getirilen tartışmalara aydınlık getirmektir. Elde edilmiş artık kazanç terimi, üretkenlikten doğan kazançları, kısaca ürünlerin ve faktörlerin hacminde oluşan değişimler sonucunda elde edilmiş ek kıymeti dile getirir. Atfedilen artık terimi, bu üretkenlik kazançlarının fiyat değişimleri biçimine dönüşmesini açıklar: mal fiyatlarında değişim (tüketiciler yararına) ve üretim faktörleri fiyatlarında değişim (işletme ve işletmede çalışan ücretliler yararına). Artık kazanç ile atfedilen artık arasındaki denge -ya da, daha doğrusu, eşlik-gerçekleştirilen başarı derecesi ile bölüştürülen ek gelirler içinde tam bir uygunluk bulunduğunu gösterir. Mecburi olarak kurulması ihtiyaç duyulan bu şekilde bir denge biçiminde düşünülecek olursa, artık hesapları, işletme ya da endüstri dalı çapında sağlam bir ölçüm analizi yöntemi olarak değerlendirilmelidir; hem, vakit içinde, tutumsal başarı derecelerinin ve bunların gelişiminin ölçülmesinde, hem de, yukarda sözünü ettiğimiz "ilerleme temettüleri"nin, tutumsal büyümenin değişik tarafları içinde bölüştürülme biçiminin değerlendirilmesinde kullanılır.


-Metalurj. Artık yığınları, engebeli bölgelerde alçak noktalara dökülerek arazinin düzleşmesi sağlanır. Ovalık ülkelerdeyse, tersine, çok uzaktan görülebilen konik tepeler oluştururlar. Eski işletmelerin bıraktığı artık yığınları kimi zaman işlenerek değerlendirilir ve kimi ürünler elde edilebilir; bu ürünler hidrolik dolgu işlerinde, yolların taşla döşenmesinde vb. kullanılır. -Nük. müh. Radyoaktif artıklar. Nükleer enerjinin ve radyoelementlerin birçok alanda kullanılmasından lanan etkinlikler, radyoaktif artıkların kaçınılmaz olarak ortaya çıkmasına niçin olur. Bu maddelerin radyasyondan korunma ilkelerine uygun olarak denetimi, işleri gereği radyoaktif maddelerle uğraşanları ve halkı etkileyebilecek ışınlama dozlarını uygulamada en düşük düzeye indirmeyi ve ne pahasına olursa olsun, yönetmellkler-ce belirlenmiş sınırların altına çekmeyi amaçlar. Bu ilkeler, radyoaktif artıkları de netim altına almanın genel tekniğini belirler: üretimde artık oluşumunu ve hacmini düşürmeye çalışmak; artıklardan korunmayı güvence altına almak; denetimden uzak kalmaları halinde bile, gelecek kuşakları radyasyondan koruyabilecek şekilde seçilmiş ve donatılmış alanlarda depolamak.

Radyoaktif artıklar, başlangıçta üç halde bulunur: gaz, sıvı ve katı. Sıvı ve gaz halindeki artıklara uygulanan fizyolojik ve kimyasal işlemlerin amacı, etkinliklerinin yeterince düşürülmesini sağlamaktır; bu işlemlerden geçmiş artıkların korunma standartlarına uygun olup olmadığı denetlendikten sonrasında, gaz halinde olanlar atmosfere, sıvı halinde olanlar da akarsu-lara ya da denize atılabilir. Bu sıvıların radyoaktifliğinin neredeyse tamamı, işleme sonunda ya filtreler üstünde kalan ya da sıvı artıkların buharlaştırma kalıntıları biçiminde biriken katı maddelerde toplanır.

Katı artıkların korunması ve depolanması ile ilgili yöntemler, bunların özgül radyoaktifliğine ve radyoaktif yarıömür' lerine bağlıdır. Artıkların başlıca ları, bir taraftan nükleer elektrik santralla-n, bir taraftan da bu santrallardan gelen yakıt kalıntılarını işleyerek, uranyum ve plutonyumu özütleyen fabrikalardır. Sant-ralların bıraktığı katı artıkların özgül etkinliği zayıf (1 curie/dm3'ten azca) ve ömrü kısadır (yarıömürleri 100 yıldan kısa). Basınçlı su ile soğutulan, 1 000 MW gücündeki bir santral için öngörülen senelik artık hacmi 500 m3 dolayındadır. Katı artıklar etkinliklerine nazaran ya sıkıştırılarak metal fıçılara yerleştirilir ya da beton, asfalt ve ısıl-sertleşir reçinelerle kaplanarak büyük beton konteynerler içine konur. Böylece radyasyondan yalıtılan bu artıklar yüzeyde ya da yer altında belli bir derinlikte depolanabilir. Bazı ülkeler, artık içeren kapları Internasyonal atom enerjisi ajansı'nın saptadığı koşullara uygun olarak, deniz altına yerleştirme yoluna gitmektedir.

Yakıt işleyen fabrikalardaki artıkların özgül etkinliği yüksektir (binlerce curie/dm3) ve çok uzun ömürlü maddeler ihtiva ederler (yarıömürleri 100 senenin üstünde). Basınçlı suyla soğutulan 1 000 MW'lık bir birimin emek harcaması için lüzumlu yakıtı işleyen bir fabrikanın ürettiği senelik artık miktarı 150 m3 ve artıkların etkinliği 150 milyon curie olarak tahmin edilmektedir. Bu artıklar içinde en etkin olanlar sıvılardır. Bu sıvılar ilkin devamlı olarak soğutulan paslanmaz çelikten yapılmış çift çeperli tanklarda depolanır; hemen sonra hacmini küçültmek için buharlaştırılır ve nihayet çeşitli yöntemlerle katılaştırılır. Ek olarak sıvı artıklara camlaştırma yöntemi de uygulanabilir. Camlaştırılan artıklar, paslanmaz çelikten kaplara yerleştirilir ve ortalama 30 yıl süreyle geçici olarak depolanır; bu süre sonunda radyoaktiflikleri ve ısıl güçleri düşer. Bu evre arkasından kesin yerbilimsel oluşumlar içinde son depolarına yerleştirilebilir.

Öte taraftan 2000 yılına değin yığılacak toplam radyoaktif artık miktarının 900 000 m3'e ulaşacağı tahmin edilmektedir; bu miktarın 2 500 m3'ünü oluşturacak yüksek etkinllkli artıkların İse camlaştırılması öngörülmektedir.


Radyoaktif artıkların depolanmasına ilişkin problemler. Birçok ülke, artıkları derin deniz çukurlarına atar (ortalama 5 000 t/yıl); fakat bu yöntem tehlikesiz değildir; bundan dolayı radyoaktif artıkları içeren kaplar belli bir derinliğe ulaştıklarında devasa yükseklikte bir tazyik altında bırakılırlar ve bir kaza olması halinde bunlara ulaşıp tedbir almaya olanak verecek hiçbir teknik yoktur.

Fransa'da uygulanan, çok dayanıklı beton silolarda depolama tekniği, deponun durumunu her an denetleme olanağı verir; ek olarak daha güvenilir artlşlem teknikleri bulunduğunda artık kapları tekrardan kullanılabilecektir. Ne var ki, siloların her tür dış etkiye dayanabileceğini ve depolanan artıkları korumaya yönelik çabaların her vakit kafi olacağını söylemek de varsayımlardan öteye geçmez.

Yerbilimsel oluşumların derinliklerinde depolama tekniğini, Almanya eski kaya-tuzu yataklarını kullanarak uygular, görünüşte en güvenli yöntem budur; bundan dolayı depolar, çevreden eksiksiz şekilde yalıtılmış bir ortamda bulunur. Ne var ki, bu yalıtımın bigün yer sarsıntıları ya da su baskınlarıyla bozulmayacağını söylemek çok güçtür. Kutup buzulları içine gömme ya da füzeyle atmosfer dışına fırlatma şeklinde başka teknikler tasarlanmışsa da, uygulamada aşılması güç engellerle karşılaşılmıştır. Öte taraftan başkalaşımla yok etme yöntemi, ideal bir teknik biçiminde görülse bile, birçok problem doğurmakta ve bu sorunların çözümü mevzusunda hiçbir çıkış yolu bulunanamaktadır.


Tam anlamıyla güvenilir, uzun vadeli tekniklerin bulunamaması yüzünden, radyoaktif artıkların yeryüzünü gittikçe kaplaması, kuşkusuz insanoğlu için nükleer sanayinin doğurduğu en mühim tehlikedir.

-Orm. san. Orman sanayilerinin artıkları (talaşlar ve yongalar) gerek organik halde, gerek topaklaştırıldıktan'sonrasında yakıt olarak tüketilebilir. Odun talaşından, alkol ve oksalik asit üretiminde yararlanılır. Bu gereç bununla beraber dinamit lokumlarının korunmasında, kırılgan eşyaların ambalajlanmasında, yağların süzülmeslnde, çeşitli mamul eşyaların kurutulmasında kullanılır.

Odun artıkları, ormanda İşletme (değersiz odun yanürünleri, kesim yongaları), biçme (talaşlar, kapaklar) ve kullanım (yongalar, kırıntılar) esnasında oluşur. Artıklarının gerek kimya, gerek mobilya sanayisinde kullanımı, ormancılığın temel hedeflerinden biridir. -Teknol. Genel bilgiler. Artıklar ziraat, endüstri, tecim ya da konut kökenli olabilir. Fakat miktarları ya da zehirli olmaları sebebiyle konut çöpleriyle beraber çöplüklere atılmayan artıklar, endüstri artıkları genel adı altında toplanır. Bu tür artıklar, üretim şekilleri ile üretilen ürüne sıkı sıkıya bağlı olduğundan, değişken özellikler taşır ve çok çeşitlidir. Bunlar aşağıdaki şekilde sınıflandırılabilir: yemekhanelerden ya da mühim tecim merkezlerinden gelen ve konut çöpleri şeklinde yok edilebilen artıklar; organik artıklar (hayvan dışkıları, posalar vb.); üretim artıkları (tortular, küller vb.); bir önişlemden lanan artıklar (fabrikaların istasyonlarından gelen artık çamurlar, kullanılmış banyo suları vb.).

Yok etme teknikleri üç büyük^grupta toplanır:

-özel bölgelere boşaltma ve çok zehirli artıklar (arsenik, radyoaktif artıklar) için, kayatuzu yatakları şeklinde yerbilimsel oluşumlarda çöplükler oluşturma; -yansızlaştırma ya da yükseltgeme -indirgeme tepkimeleriyle zehirliliği gideren fiziko-kimyasal arıtma; -artıkların kıvamına ve değişik ısıl değerlerine uygun olarak tasarlanmış hususi fırınlarda yakma.

Nihayet ürünlerin olduğunca büyük bölümünü tekrardan kazanma ya da tekrardan kullanma ve mühim hammaddelerden tutum etme (soy metaller petrol) mevzusunda araştırmalar yürütülmektedir. Artıklara bağlı kirlenme.


Ziraat artıkları. Bunlar, çoğunlukla organik bileşiklerdir (gübre, hayvan idrarı, süt sanayisi artıkları). Biyolojik olarak ayrışabilen bu bileşiklerin bir kısmı ortaya çıktıkları yerde ham halde (gübre ve hasat artıkları), bir kısmı de işlendikten sonrasında (peynir suyu, kan) tekrardan kullanılabilir. Bu artıklar nadir olarak kirliliğe neden olur; bu şekilde bir vaka sadece ortamın öza-rınma kapasitesini aşacak seviyede birikirlerse ortaya çıkar.

Şehir artıkları. Bunların başlıcaları konut çöpleri ve kanalizasyon sularıdır, istanbul'da 1 986'da toplanan günlük çöp mik-tari 6 bin ton dolayındadır. Bu sayının 1995'te 8 bin tona, 2000 yılındaysa 9 bin tona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bu miktarların da gösterdiği şeklinde, çöplerin toplanması ve yok edilmesi çabuk çözüm bekleyen mühim bir toplumsal sorundur. Ne var ki çöplerin değişken bileşenlerden oluşması, rasyonel bir arıtmayı güçleştirir. Kimi artıklar biyolojik olarak ayrışabilir niteliktedir (kâğıtlar, gıda artıkları); kimi artıklar da tekrardan kullanılabilir (camlar, metaller, kartonlar). Buna karşılık, tüm artıkların % 5 ile 10'unu oluşturan plastikler yakılarak yok edilebilir ve bu yüzden havaya mühim miktarlarda hidroklorik asit atılır. Günümüzde bu artıklar gereğince bir önayıklamadan geçirildikten sonrasında topluca işlenir.


Büyük birimlerde artıklar geniş fırınlarda yakılır. Yakmadan lanan enerji ise kısmen konutları ısıtmada kullanılabilir. Tertipli depolama, artıkları çukurlarda yığmaya ve sonrasında toprakla üstünü kapatmaya dayanır. Depolama alanları ikincil bir kirlenmeye (suların kirlenmesi) yol açmayacak şekilde seçilir. Öte taraftan artıkları yeni bir olarak değerlendirmeyi öngören tekniklerin gelecek yıllarda geliştirilmesi beklenmektedir. Kaldı ki kimi teknikler, sanayileşmiş ülkelerde tecrübe etme aşamasından uygulama aşamasına geçmiştir; mesela bazı ürünlerin (cam ve kâğıt), ayrı ayrı toplanarak tekrardan çevrime girmesi sağlanırken bir kısmı de özütleme aygıtlarında denetimli mayalanmaya tutularak gaz (metan) üretilir.

Endüstri kökenli artıklar. Çok çeşitli endüstri artıkları vardır ve her biri, kendine özgü problemler yaratır; bunların bir kısmı bulundukları yerde işlenir; bir bölümüy-se kirleticileri oluşturur ve çevremizin kirlenip bozulmasından büyük seviyede mesuldür.

Türkiye'nin büyük kentlerinde artık ve çöpler ya denize dökülerek ya da çukurlarda depolanarak yok edilirdi. Bunun yarattığı sakıncalar sebebiyle yakarak yok etme yöntemine başvurulduysa da, kurulan yakma istasyonları, bir süre sonrasında verimli çalışmadıkları nedeni öne sürülerek kapatıldı. Günümüzde tertipli depolama kanalıyla biriktirilen artık ve çöpler, birinci aşamada bulundukları yerde, ikinci aşamada da çöp dökme alanlarında müteahhitler eliyle ayıklanır. Büyük kentlerde artık ve çöplerin, çöp aktarma istaysonunun ilk birimi olan önistasyonlara getirilmesi, ayıklanıp ayrıldıktan sonrasında da yakılması tasarlanmaktadır.


Kaynak: Büyük Larousse






 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Artıdeğer (Artıkdeğer) Nedir?
Artıdeğer (Artıkdeğer) Nedir?
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/artdeger-artkdeger-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/artdeger-artkdeger-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content