Kalp Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi Vücutta kan dolaşımını elde eden temel organ; yürek. İlkel hayvanlarda bir çok vakit bir dam...
Kalp
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
Vücutta kan dolaşımını elde eden temel organ; yürek.
İlkel hayvanlarda bir çok vakit bir damardan ya da bir damarın genleşmesinden meydana gelir (derisidikenliler, solucanlar, eklembacaklılar). Hususi bir organ olarak kalp ilk kez yumuşakçalarda görülür.
Kalpte temiz ve kirli kanın ayrı ayrı bölmelerde bulunması ilk kuşlarda adım atar. İnsan kalbi ortalama yumruk büyüklüğünde, armut biçiminde ve ağırlığı 300 gram dolayındadır. Kaburgaların içinde sağ ve sol akciğer içinde, alt ucu sol yana uzanmış bir şekilde durur. Biçimini, vücut boşluğunda sallanmamasını ve konumunu müdafaasını perikardiyum (kalbi saran kılıf) sağlar.
Kalbin kasılma ve gevşemelerini elde eden aslolan kalınca kas duvarı miyokardiyumdur. En içte de endokardiyum olarak adlandırılan ince düz bir zar vardır. Kalp birbirine benzeyen, fakat bağlantısı olmayan iki bölümden oluşur. Gene her bölüm kendi içinde birbirine oluşturulan iki boşluk ihtiva eder. Bunlardan ince duvarlı olan üst boşluklara kulakçık, alt boşluklara karıncık denir.
Vücutta dolaşan kirli kan sağ kulakçığa iki büyük toplardamarla gelir, buradan sağ karıncık yöntemiyle akciğer atardamarına girerek akciğerlerde temizlenir ve sol kulakçıktan sol karıncığa, sonrasında da aorta geçerek vücuda yollanır. İki kulakçık beraber büzülür. Bu büzülme kalp vuruşudur. Kulakçıklar kanı karıncıklara boşalttıktan sonrasında gevşerler. Bu hareket tertipli bir tempoyla olur. Düzgüsel olarak kalp dakikada 70-80 kez atar ve bu yaşam süresince sürer. Yalnız coşku ve korku benzer biçimde durumlarda bu sayı artar, uyku durumundaysa düşer.
DEVAMI
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
Vücutta kan dolaşımını elde eden temel organ; yürek.
İlkel hayvanlarda bir çok vakit bir damardan ya da bir damarın genleşmesinden meydana gelir (derisidikenliler, solucanlar, eklembacaklılar). Hususi bir organ olarak kalp ilk kez yumuşakçalarda görülür.
Kalpte temiz ve kirli kanın ayrı ayrı bölmelerde bulunması ilk kuşlarda adım atar. İnsan kalbi ortalama yumruk büyüklüğünde, armut biçiminde ve ağırlığı 300 gram dolayındadır. Kaburgaların içinde sağ ve sol akciğer içinde, alt ucu sol yana uzanmış bir şekilde durur. Biçimini, vücut boşluğunda sallanmamasını ve konumunu müdafaasını perikardiyum (kalbi saran kılıf) sağlar.
Kalbin kasılma ve gevşemelerini elde eden aslolan kalınca kas duvarı miyokardiyumdur. En içte de endokardiyum olarak adlandırılan ince düz bir zar vardır. Kalp birbirine benzeyen, fakat bağlantısı olmayan iki bölümden oluşur. Gene her bölüm kendi içinde birbirine oluşturulan iki boşluk ihtiva eder. Bunlardan ince duvarlı olan üst boşluklara kulakçık, alt boşluklara karıncık denir.
Vücutta dolaşan kirli kan sağ kulakçığa iki büyük toplardamarla gelir, buradan sağ karıncık yöntemiyle akciğer atardamarına girerek akciğerlerde temizlenir ve sol kulakçıktan sol karıncığa, sonrasında da aorta geçerek vücuda yollanır. İki kulakçık beraber büzülür. Bu büzülme kalp vuruşudur. Kulakçıklar kanı karıncıklara boşalttıktan sonrasında gevşerler. Bu hareket tertipli bir tempoyla olur. Düzgüsel olarak kalp dakikada 70-80 kez atar ve bu yaşam süresince sürer. Yalnız coşku ve korku benzer biçimde durumlarda bu sayı artar, uyku durumundaysa düşer.
DEVAMI
Kalp Nedir - Kalbin Yapısı ve Görevleri
Kalp ve kalp bölümleri hakkında bilgi verir misiniz?
Kalp krizi nedir, kalp krizi hakkında bilgi verir misiniz?
KALP, -bi a. (ar. kalb).
1. Kan dolaşımını elde eden içi boşluklu organ. (Bk. ansikl. böl.) [Eşanl. YüREK]
2. Kalp hastalığı: Kalbi var, fazla yorulmaya gelemez. Kalpten ölmek.
3. Duyguların membaı; gönül, sevgi, acıma, vicdan, şefkat vb.: Daima kalbimdesin. Bir kimsenin kalbini kazanmak. Yeni yılınızı tüm kalbimle kutlarım. Anne kalbi.
4. Bir ülkenin, bir yerin, bir kuruluşun vb. temel etkinlik merkezi: Türkiye'nin kalbi Ankara. Şehrin kalbi. işletmenin kalbi bu binadır.
5. Yürek biçimindeki şey: Bir kalp çizip içine isim yazmak. Altından bir kalp armağan etmek.
6. Kalp ağrısı, aşkın yarattığı derin üzüntü, acı. || Kalp kazanmak, güzel bir söz ya da incelikli bir davranışla bir kimsenin ilgisini, sevgisini kazanmak. || Kalp kırmak, kaba, incitici bir davranış ya da sözle bir kimseyi gücendirmek, gönlünü kırmak: Her insana karşı iyi davranır, kimsenin kalbini kırmazdı. || (Bir kimsede) kalp yok, kalbi yok, bir kimsenin acımasızlığını vurgulamak için söylenir. || Kalbe doğmak, kalbine doğmak, hiçbir ipucu yokken olacak bir şeyi öncesinden sezmek: Bunun bu şekilde olacağı sanki kalbime doğmuştu. || Kalbe dokunmak, iç acısı uyandırmak, efkârlandırmak. || Kalbe işlemek - CİĞER'İNE İŞLEMEK. || Kalbi bozuk, bir kimsenin fena niyetli, fena düşünceli bulunduğunu belirtmek için söylenir. || Kalbi butun, dürüst, iyi niyetli. || Kalbi çarpmak, çok heyecanlanmak: Imtihan kapısında beklerken kalbi çarpıyor, eli ayağı titriyordu. || Kalbi fesat, başkalarını çekemeyen, kıskanç. || Kalbi geniş, hiçbir şeyi umursamayan, kaygısız. || Kalbi kanamak, aşırı seviyede iç acısı çekmek, ıstırap duymak. || Kalbi kararmak, dinsel inancını yitirmek. || Kalbi parçalanmak, kalbi parça parça olmak, bir çok acımak. || Kalbi sızlamak, acıklı bir vaka ya da durum karşısında iç acısı duymak, üzülmek. || Kalbi temiz, hepimiz için iyi şeyler düşünen, fena düşünceli olmayan kimse için kullanılır. || Kalbi varlıklı - GÖNLü ZENGİN. || Kalbinden kopmak, içinden doğmak, içinden gelmek: Kalbinden ne kopuyorsa onu ver. || (Bir kimsenin) kalbine girmek, bir kimsenin sevgi ve bağlılığını kazanmak, onu kendine bağlamak. || Kalbine nazaran, başkaları için beslediği niyete, duygu ve düşüncelere uygun olarak: Tanrı kalbine nazaran versin. || Kalbini çalmak, birini, kendisine âşık etmek. || Kalbini, kalbinin sesini dinlemek, duygularının tesiri doğrultusunda hareket etmek. || Kalbini (bir hiç kimseye) açmak, içindeki sırları, fikir ve duygularını söylemek. || Kalbini (bir hiç kimseye) kaptırmak, (ona) âşık olmak. || (Bir kimsenin) kalbini okumak, bir kimsenin duygu ve düşüncelerini, niyetini idrak etmek, içini okumak. || Kalpten gelen, içten, yapmacıksız.
—Esk. Kalb-i âhenin, demirden yürek, demir benzer biçimde sağlam yürek; katı yürekli, merhametsiz. || Kalb-i hâbide, uyumuş kalp; duygusuz kalp. || Kalb-i harab, harap ve ezikgönül. | Kalb-i mahzun, kederli, hüzne tutulmuş gönül. || Kalb-i mecruh, yara almış, incinmiş gönül. || Kalb-i meftur, bezgin gönül: "Kılarsın kalb-i meftûrum- da şevki'tilâ peyda" (Tevfik Fikret). || Kalb-i metruk, terk edilmiş, yalnız bırakılmış gönül. || Kalb-i muztarib, mutsuz gönül. || Kalb -i na-şad, mutlu olmayan, kederli gönül. || Kalb-i selim, temiz kalb: "Tut atalar sözün kalb-i selim ol / Gönülden gönüle yol var demişler" (Levni, XVIII. yy.). || Kalb-ül- ceyş, ordunun merkez kısmı.
—Anat. Kalp dışzarı - PERİKART. || Kalp kası - MİYOKART. || Kalp merkezi, son boyun omurlarından altıncı sırt omuruna kadar uzanan ve uyarılınca kalp atışını hızlandıran omurilik bölgesi. || Kalp sinirleri, sempatikten ve vagustan çıkan ve aort yayı önünde birleşerek kalp sinir ağını oluşturan sinirler. Aorta, akciğer atardamarına ve kalbe giden çok sayıda sinir lifi buradan çıkar. || Sağ kalp, oksijenlenmemiş kan içeren kalp boşlukları (sağ kulakçık ve sağ karıncık). || Sol kalp, oksijeninmiş kan içeren kalp boşlukları (sol kulakçık ve sol karıncık). [Bk. ansikl. böl.]
—Böcbil. Kalp cisimleri (corpora cardiaca), böceklerin kabuk değişiklik yapma ve başkalaşma evrelerinde aracı bir vazife yüklenen minik, sinirsel salgı hücresi bezleri.
—Cerr. Kalp nakli - NAKİL. j| Açık kalp ameliyatı, kalp boşluklarındaki kan boşaltılarak, kalp ve akciğerlerdeki kan dolaşımı durdurularak ve yaşamın devamı bir suni kalp-akciğer aygıtıyla sağlanarak meydana getirilen kalp ameliyatı. || Kapalı kalp ameliyatı, düzgüsel koşullarda çalışan bir kalp üstünde meydana getirilen ameliyat. |] Suni kalp-akciğer, vücut haricinde kan dolaşımı ve hematoz sağlayarak kalbi ve akciğerleri bir süre devreden çıkarma olanağı veren aygıt.
—Elektroradyol. Damla kalp, zayıf, uzun boylu kişilerde görülen kalp biçimi.
—Esk. gökbil. Kalb-ûl-akreb, Akrep burcunun en parlak yıldızı. || Kalb-ül-esed, Aslan burcunun en parlak yıldızı.
—Fizyol. Kalp hızlandırıcı, kalp atışını hızlandıran madde ya da sinir. || Kalp uyarıcısı - UYARICI. || Kalp yavaşlatıcısı, kalbin çalışmasını yavaşlatan nesnelere denir.
—Kardiyol. Kalp ağrısı -KARDİYALJİ.
—Nük. müh. Nükleer reaktör kalbi, nükleer parçalanma tepkimesi gerçekleştirmeye olanak verecek şekilde seçilmiş ve düzenlenmiş çeşitli gereçlerden oluşan reaktör bölgesi. (Nükleer yakıt, kalbin bileşenlerinden biridir Dar anlamda kalp reaktöre yerleştirilen yakıt yüküdür.)
—Patol. Kalp iltihabı - KARDİT. || Kalp krizi - ENFARKTüS. || Kalp önü ağrısı, göğsün kalp önü bölgesinde duyulan ağrı. (Kalp önü ağrıları göğüs anjinlerinde görüldüğü benzer biçimde bazı önemsiz işlev bozukluğu hallerinde de görülebilir.) [Eşanl. PREKOR- DİYALJİ.] || Kalp yetersizliği ya da yetmezliği - YETERSİZLİK.
—Ted. Kalp içi şırınga, kalp kasını delip geçerek karıncık boşluklarından birine meydana getirilen şırınga. (Şırınga edilen madde adrenalin ya d'a kalsiyum klorürdür. Bu şekilde bir tedavi, bilhassa kalp masajıyla ya da damar içinden verilebilen ilaçlarla harekete geçmeyen kalp durması olgularında kullanılır.)
—Tip. Kalp dışı üfürüm ya da ses, göğüs kafesi dinlenerek meydana getirilen muayenede duyulan ve ritmi kalbinkiyle eşzamanlı olan, fakat sebebi kalbin içinde olmayan üfürüm ya da ses.
1. Kan dolaşımını elde eden içi boşluklu organ. (Bk. ansikl. böl.) [Eşanl. YüREK]
2. Kalp hastalığı: Kalbi var, fazla yorulmaya gelemez. Kalpten ölmek.
3. Duyguların membaı; gönül, sevgi, acıma, vicdan, şefkat vb.: Daima kalbimdesin. Bir kimsenin kalbini kazanmak. Yeni yılınızı tüm kalbimle kutlarım. Anne kalbi.
4. Bir ülkenin, bir yerin, bir kuruluşun vb. temel etkinlik merkezi: Türkiye'nin kalbi Ankara. Şehrin kalbi. işletmenin kalbi bu binadır.
5. Yürek biçimindeki şey: Bir kalp çizip içine isim yazmak. Altından bir kalp armağan etmek.
6. Kalp ağrısı, aşkın yarattığı derin üzüntü, acı. || Kalp kazanmak, güzel bir söz ya da incelikli bir davranışla bir kimsenin ilgisini, sevgisini kazanmak. || Kalp kırmak, kaba, incitici bir davranış ya da sözle bir kimseyi gücendirmek, gönlünü kırmak: Her insana karşı iyi davranır, kimsenin kalbini kırmazdı. || (Bir kimsede) kalp yok, kalbi yok, bir kimsenin acımasızlığını vurgulamak için söylenir. || Kalbe doğmak, kalbine doğmak, hiçbir ipucu yokken olacak bir şeyi öncesinden sezmek: Bunun bu şekilde olacağı sanki kalbime doğmuştu. || Kalbe dokunmak, iç acısı uyandırmak, efkârlandırmak. || Kalbe işlemek - CİĞER'İNE İŞLEMEK. || Kalbi bozuk, bir kimsenin fena niyetli, fena düşünceli bulunduğunu belirtmek için söylenir. || Kalbi butun, dürüst, iyi niyetli. || Kalbi çarpmak, çok heyecanlanmak: Imtihan kapısında beklerken kalbi çarpıyor, eli ayağı titriyordu. || Kalbi fesat, başkalarını çekemeyen, kıskanç. || Kalbi geniş, hiçbir şeyi umursamayan, kaygısız. || Kalbi kanamak, aşırı seviyede iç acısı çekmek, ıstırap duymak. || Kalbi kararmak, dinsel inancını yitirmek. || Kalbi parçalanmak, kalbi parça parça olmak, bir çok acımak. || Kalbi sızlamak, acıklı bir vaka ya da durum karşısında iç acısı duymak, üzülmek. || Kalbi temiz, hepimiz için iyi şeyler düşünen, fena düşünceli olmayan kimse için kullanılır. || Kalbi varlıklı - GÖNLü ZENGİN. || Kalbinden kopmak, içinden doğmak, içinden gelmek: Kalbinden ne kopuyorsa onu ver. || (Bir kimsenin) kalbine girmek, bir kimsenin sevgi ve bağlılığını kazanmak, onu kendine bağlamak. || Kalbine nazaran, başkaları için beslediği niyete, duygu ve düşüncelere uygun olarak: Tanrı kalbine nazaran versin. || Kalbini çalmak, birini, kendisine âşık etmek. || Kalbini, kalbinin sesini dinlemek, duygularının tesiri doğrultusunda hareket etmek. || Kalbini (bir hiç kimseye) açmak, içindeki sırları, fikir ve duygularını söylemek. || Kalbini (bir hiç kimseye) kaptırmak, (ona) âşık olmak. || (Bir kimsenin) kalbini okumak, bir kimsenin duygu ve düşüncelerini, niyetini idrak etmek, içini okumak. || Kalpten gelen, içten, yapmacıksız.
—Esk. Kalb-i âhenin, demirden yürek, demir benzer biçimde sağlam yürek; katı yürekli, merhametsiz. || Kalb-i hâbide, uyumuş kalp; duygusuz kalp. || Kalb-i harab, harap ve ezikgönül. | Kalb-i mahzun, kederli, hüzne tutulmuş gönül. || Kalb-i mecruh, yara almış, incinmiş gönül. || Kalb-i meftur, bezgin gönül: "Kılarsın kalb-i meftûrum- da şevki'tilâ peyda" (Tevfik Fikret). || Kalb-i metruk, terk edilmiş, yalnız bırakılmış gönül. || Kalb-i muztarib, mutsuz gönül. || Kalb -i na-şad, mutlu olmayan, kederli gönül. || Kalb-i selim, temiz kalb: "Tut atalar sözün kalb-i selim ol / Gönülden gönüle yol var demişler" (Levni, XVIII. yy.). || Kalb-ül- ceyş, ordunun merkez kısmı.
—Anat. Kalp dışzarı - PERİKART. || Kalp kası - MİYOKART. || Kalp merkezi, son boyun omurlarından altıncı sırt omuruna kadar uzanan ve uyarılınca kalp atışını hızlandıran omurilik bölgesi. || Kalp sinirleri, sempatikten ve vagustan çıkan ve aort yayı önünde birleşerek kalp sinir ağını oluşturan sinirler. Aorta, akciğer atardamarına ve kalbe giden çok sayıda sinir lifi buradan çıkar. || Sağ kalp, oksijenlenmemiş kan içeren kalp boşlukları (sağ kulakçık ve sağ karıncık). || Sol kalp, oksijeninmiş kan içeren kalp boşlukları (sol kulakçık ve sol karıncık). [Bk. ansikl. böl.]
—Böcbil. Kalp cisimleri (corpora cardiaca), böceklerin kabuk değişiklik yapma ve başkalaşma evrelerinde aracı bir vazife yüklenen minik, sinirsel salgı hücresi bezleri.
—Cerr. Kalp nakli - NAKİL. j| Açık kalp ameliyatı, kalp boşluklarındaki kan boşaltılarak, kalp ve akciğerlerdeki kan dolaşımı durdurularak ve yaşamın devamı bir suni kalp-akciğer aygıtıyla sağlanarak meydana getirilen kalp ameliyatı. || Kapalı kalp ameliyatı, düzgüsel koşullarda çalışan bir kalp üstünde meydana getirilen ameliyat. |] Suni kalp-akciğer, vücut haricinde kan dolaşımı ve hematoz sağlayarak kalbi ve akciğerleri bir süre devreden çıkarma olanağı veren aygıt.
—Elektroradyol. Damla kalp, zayıf, uzun boylu kişilerde görülen kalp biçimi.
—Esk. gökbil. Kalb-ûl-akreb, Akrep burcunun en parlak yıldızı. || Kalb-ül-esed, Aslan burcunun en parlak yıldızı.
—Fizyol. Kalp hızlandırıcı, kalp atışını hızlandıran madde ya da sinir. || Kalp uyarıcısı - UYARICI. || Kalp yavaşlatıcısı, kalbin çalışmasını yavaşlatan nesnelere denir.
—Kardiyol. Kalp ağrısı -KARDİYALJİ.
—Nük. müh. Nükleer reaktör kalbi, nükleer parçalanma tepkimesi gerçekleştirmeye olanak verecek şekilde seçilmiş ve düzenlenmiş çeşitli gereçlerden oluşan reaktör bölgesi. (Nükleer yakıt, kalbin bileşenlerinden biridir Dar anlamda kalp reaktöre yerleştirilen yakıt yüküdür.)
—Patol. Kalp iltihabı - KARDİT. || Kalp krizi - ENFARKTüS. || Kalp önü ağrısı, göğsün kalp önü bölgesinde duyulan ağrı. (Kalp önü ağrıları göğüs anjinlerinde görüldüğü benzer biçimde bazı önemsiz işlev bozukluğu hallerinde de görülebilir.) [Eşanl. PREKOR- DİYALJİ.] || Kalp yetersizliği ya da yetmezliği - YETERSİZLİK.
—Ted. Kalp içi şırınga, kalp kasını delip geçerek karıncık boşluklarından birine meydana getirilen şırınga. (Şırınga edilen madde adrenalin ya d'a kalsiyum klorürdür. Bu şekilde bir tedavi, bilhassa kalp masajıyla ya da damar içinden verilebilen ilaçlarla harekete geçmeyen kalp durması olgularında kullanılır.)
—Tip. Kalp dışı üfürüm ya da ses, göğüs kafesi dinlenerek meydana getirilen muayenede duyulan ve ritmi kalbinkiyle eşzamanlı olan, fakat sebebi kalbin içinde olmayan üfürüm ya da ses.
Kaynak: Büyük Larousse
kalp
isim, anatomi (l ince okunması mümkün) Arapça
1 . Göğüs boşluğunda, iki akciğer içinde, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek:
"Bak ellerim iyi mi titriyor, bak alnım iyi mi yanıyor, bak kalbime iyi mi çarpıyor."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 . Kalp hastalığı.
3 . mecaz Sevgi, gönül.
4 . mecaz Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri.
5 . mecaz Duygu, his: "İnsanı yeniden, kalp ve düşünce cennetine eriştirebilecek tek kudret hanımdır."- H. E. Adıvar.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kalbe doğmak
kalbe dokunmak
kalbe işlemek
kalbi ağzına gelmek
kalbi boş olmak
kalbi çarpmak
kalbi dayanmamak
kalbi dolu olmak
kalbi ferahlamak
kalbi kararmak
kalbine doğmak
kalbine girmek
kalbine nazaran
kalbine saplanmak
kalbini açmak
kalbini çalmak
(birinin) kalbini doldurmak
kalbini eritmek
kalbini kazanmak
kalbini kırmak
kalbini okumak
kalbi parçalanmak
kalbi sıkışmak
kalbi sızlamak
kalbi yerinden oynamak (ya da fırlamak)
kalbi yıkmak kolay, yapmak zor olsa gerek
kalbi yırtılmak
kalbiyle konuşmak
kalp kalbe karşıdır
kalp kazanmak (ya da fethetmek)
kalp kırmak
(birinde) kalp olmamak
Birleşik Sözler
kalp acısı
kalp ağrısı
kalp aksesi
kalp çarpıntısı
kalp hastası
kalp kası
kalp krizi
kalp sektesi
kalp spazmı
kalp yarası
kalbi kırık
kalbi temiz
kalp (II)
isim, eskimiş (l ince okunması mümkün) Arapça
kalp etmek
kalp (III)
ödat Arapça
1 . Düzme, düzmece, geçmez (para).
2 . mecaz Yalancı, kendine güvenilmeyen:
"Kalp herifin biri bu..."- R. H. Karay.
3 . İşe yaramaz, tembel.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kalp olmak
Birleşik Sözler
kalp akçe
kalpazan
isim, anatomi (l ince okunması mümkün) Arapça
1 . Göğüs boşluğunda, iki akciğer içinde, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek:
"Bak ellerim iyi mi titriyor, bak alnım iyi mi yanıyor, bak kalbime iyi mi çarpıyor."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 . Kalp hastalığı.
3 . mecaz Sevgi, gönül.
4 . mecaz Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri.
5 . mecaz Duygu, his: "İnsanı yeniden, kalp ve düşünce cennetine eriştirebilecek tek kudret hanımdır."- H. E. Adıvar.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kalbe doğmak
kalbe dokunmak
kalbe işlemek
kalbi ağzına gelmek
kalbi boş olmak
kalbi çarpmak
kalbi dayanmamak
kalbi dolu olmak
kalbi ferahlamak
kalbi kararmak
kalbine doğmak
kalbine girmek
kalbine nazaran
kalbine saplanmak
kalbini açmak
kalbini çalmak
(birinin) kalbini doldurmak
kalbini eritmek
kalbini kazanmak
kalbini kırmak
kalbini okumak
kalbi parçalanmak
kalbi sıkışmak
kalbi sızlamak
kalbi yerinden oynamak (ya da fırlamak)
kalbi yıkmak kolay, yapmak zor olsa gerek
kalbi yırtılmak
kalbiyle konuşmak
kalp kalbe karşıdır
kalp kazanmak (ya da fethetmek)
kalp kırmak
(birinde) kalp olmamak
Birleşik Sözler
kalp acısı
kalp ağrısı
kalp aksesi
kalp çarpıntısı
kalp hastası
kalp kası
kalp krizi
kalp sektesi
kalp spazmı
kalp yarası
kalbi kırık
kalbi temiz
kalp (II)
isim, eskimiş (l ince okunması mümkün) Arapça
- Bir durumdan başka bir duruma çevirme, dönüştürme.
kalp etmek
kalp (III)
ödat Arapça
1 . Düzme, düzmece, geçmez (para).
2 . mecaz Yalancı, kendine güvenilmeyen:
"Kalp herifin biri bu..."- R. H. Karay.
3 . İşe yaramaz, tembel.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kalp olmak
Birleşik Sözler
kalp akçe
kalpazan
kalp ingilizcesi
- heart
Kalp Elektrosu
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Kalp emek vermesi esnasında oluşan potansiyel değişikliklerin, duyarlı galvanometrelerle kaydedilmesi, elektrokardiyografi. Bu işlem sonucu elde edilmiş eğrilere de elektrokardiyogram (EKG) adı verilir. Kalp aksiyon potansiyelleri ilk olarak Waller tarafınca kapiller elektrometre (1887), sonrasında da Einthoven tarafınca telli galvanometre ile (1903) gösterilmiştir. Bugün çok kullanılan elektrokardiyograflarda, potansiyel değişimleri yükselticiyle şiddetlendirildikten sonrasında, kaydedici bir galvanometreye yöneltilerek, ibrenin ısınmış ucu ya da mürekkeple, belirli hızda hareket eden hususi bölümlü bir kağıt üstüne yazdırılır. Vücut yüzeyinden kaydedilen EKG'nin biçimi birçok etkenlere bağlıdır.
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Kalp emek vermesi esnasında oluşan potansiyel değişikliklerin, duyarlı galvanometrelerle kaydedilmesi, elektrokardiyografi. Bu işlem sonucu elde edilmiş eğrilere de elektrokardiyogram (EKG) adı verilir. Kalp aksiyon potansiyelleri ilk olarak Waller tarafınca kapiller elektrometre (1887), sonrasında da Einthoven tarafınca telli galvanometre ile (1903) gösterilmiştir. Bugün çok kullanılan elektrokardiyograflarda, potansiyel değişimleri yükselticiyle şiddetlendirildikten sonrasında, kaydedici bir galvanometreye yöneltilerek, ibrenin ısınmış ucu ya da mürekkeple, belirli hızda hareket eden hususi bölümlü bir kağıt üstüne yazdırılır. Vücut yüzeyinden kaydedilen EKG'nin biçimi birçok etkenlere bağlıdır.
Kalp Nedir - Kalbin Yapısı ve Görevleri
Kalp ve kalp bölümleri hakkında bilgi verir misiniz?
Kalp krizi nedir, kalp krizi hakkında bilgi verir misiniz?
YORUMLAR