Yeni ödat 1 . Kullanılmamış olan, eski karşıtı: "Yeni kıyafet. Yeni pabuç."- . 2 . Oluş ya da çıkışından bu zamana kad...
Yeni
ödat
1 . Kullanılmamış olan, eski karşıtı:
2 . Oluş ya da çıkışından bu zamana kadar çok vakit geçmemiş olan:
3 . Son olarak edinilen:
4 . İşe hemen hemen başlamış:
5 . O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan:
6 . Tanınmayan, bilinmeyen:
7 . Daha öncekilerden değişik olan:
8 . zarf Az bir ilkin, çok vakit geçmeden:
ödat
1 . Kullanılmamış olan, eski karşıtı:
"Yeni kıyafet. Yeni pabuç."- .
2 . Oluş ya da çıkışından bu zamana kadar çok vakit geçmemiş olan:
"Yeni haber. Yeni moda."- .
3 . Son olarak edinilen:
"Yeni eve taşındık."- .
4 . İşe hemen hemen başlamış:
"Yeni talebe. Yeni asker."- .
5 . O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan:
"Yeni bir buluş. Yeni bir fikir."- .
6 . Tanınmayan, bilinmeyen:
"Yeni imzalara rastlıyoruz."- .
7 . Daha öncekilerden değişik olan:
"Yeni gereksinimlerimiz var."- .
8 . zarf Az bir ilkin, çok vakit geçmeden:
"Yeni tanıştığım orman uzmanları çok nazik ve kibar insanlardı."- Ç. Altan.
Birleşik Sözler
- yeni ay
- yenibahar
- yeni baştan
- Yeni Çağ
- yeniçeri
- yeni dalga
- yenidoğan
- yenidünya
- Yeni Dünya
- yeni Eflatuncu
- yeni eleştirici
- yeni gerçekçi
- yeni gümüş
- yeni izlenimci
- yeni yıl
- yeni Türk harfleri
- yeni yazı
- yeni yeni
- yeni yetme
- yeni yıl
Feysbuk'ta yeni başlatılan yeni ileti uygulamasını nasıl iptal edebilirim?
Yeni lisan hareketi nedir?
Yeni Yıl Nedir?
Yeni Baştan
zarf
Baştan başlayarak, tekrardan:
"Eylül sonunda ruhunu teslim eden heves / Can sağlamak üzredir yeni baştan bahar ile"- F. N. Çamlıbel.
zarf
"Eylül sonunda ruhunu teslim eden heves / Can sağlamak üzredir yeni baştan bahar ile"- F. N. Çamlıbel.
YENİ sıf.
1. Asla kullanılmamış ya da kullanıldığını gösteren belirgin bir iz taşımayan, yıpranmamış, bozulmamış, eskimemiş bir şey için kullanılır (karşt. ESKİ): Almış olduğu otomobil yeni mİ? Buzddabımız hâlâ yeni, onu değiştirmemiz gereksiz
2. Kalite ve işlev yönünden aynı olan bir başka kimseden, bir başka şeyden-sonra gelen, o kimsenin, o şeyin yerini alan bir kimse, bir şey için kullanılır: Yeni yıl. Yeni kocası, kansı Yeni müdür. Yazım kılavuzunun yeni baskısını esas alabilmek. İşte yeni evimiz.
3. Uzun zamandan bu zamana kadar mevcud bir şeye oranla, daha yakın bir zamanda ortaya çıkmış olan bir şey için kullanılır: Yeni yayınlar. Yeni rejim. Yeni bir sözcük. Yeni mahalleler
4. Daha evvel mevcud başka bir hiç kimseye, başka bir şeye katılan bir kimse, eklenen bir şey için kullanılır: Bundan sonra yeni dostlar edinmelisin. Bu onun yeni zevki. Yeni bağzı elbise daha alabilmek.
5. Bir işte bir meslekte bir etkinlikte eski olmayan, onda lüzumlu deneyimi kazanmamış kimse için kullanılır: Hemen hemen meslekte çok yeni, bu şekilde hatalar yapmasını tabii karşılamak gerekir.
6. Örneksiz nitelikleri olan, kısa süre önce eşine rastlanmamış bir şey için kullanılır: Reklamcılıkta yeni bir dil yaratmak. Yeni bir yaklaşım. Yerleşik fikirleri sarsacak yeni kavramlar.
7. Eskiden mevcud duruma nazaran bir değişiklik, bir farklılık gösteren şey için kullanılır: Yeni bir cemiyet mo deli. Yeni iktidar insan hakları mevzusunda daha hassas. Yeni bir yaşama adım atmak.
8. Kendinden ilkin yaşamış bir kimselerle ortak nitelikleri bulunan bir kimse, malum eski bir kavram ya da düşünsel akımla aynı özellikleri taşıyan bir şey için kullanılır: Yeni bir Dostoyevskiy. Yeni bir hümanizma.
9. Yeni baştan, taştan başlayarak, tekrardan, tekrar: Yazıyı yeni baştan yazman gerekecek. || Yeni yazı, eski yazıya karşıt olarak, 1928'de kullanılmaya başlanan ve latin kökenli abeceye dayanan yazı. | Yeni yeni, son zamanlarda, bugünlerde: Bu şekilde problemler yeni yeni ortaya ahlıyor. || fâniden yeniye çok yakın bir geçmişte; eskiden değildir. || rde yakın geçmişte şu son zamanlarda. || Yeni varlıklı, türedi, sonradan görme
—Çağ. sant. Yeni gerçekçi, yeni gerçekçilik hareketine bağlı sanatçı. || Yeni figü- rasyon, Avrupa'da, 60Tı yılların başlangıcında ortaya çıkan figürasyon türü.
—Eğit. Yeni eğitim — EĞİTİM.
—Kur. tar. Yeni odalar, OsmanlIlar da yeniçeri kışlalarının bir kısmına verilen isim (Bk. ansikl. böl.)
—Sey. oy. Yeni dünya, ortaoyununda genellikle ev dekoru yerine kullanılan kafes biçimli paravan. (Çoğu zaman izleyicilerin görüşünü kesmemesi için birden fazla kenarlı, açık bir kafes biçimindedir. Kimi oyunlarda kâğıt ya da kumaşla kaplandığı da olur. Derhal her oyunda kullanılır. Kimi vakit başka mekânları da simgeler)
—Teknol. Yeni dönem, piyasaya yeni çıkmış bir aygıt, bir model ya da çok yeni bir teknik için kullanılır: Fotoğraf makineleri ailesinde bir yeni dönem
♦ be.
1. içinde bulunulan zamana çok yakın bir zamanda: Kaza yeni oldu. Daha yeni geldi.
2. Bir kimsenin, bir şeyin kısa bir süreden bu zamana kadar öyleki bulunduğunu belirtir: Yeni evli. Yeni varlıklı.
—ANSİKL. Kur. tar Şehzade camisi'nin bulunmuş olduğu yerdeki yeniçeri kışlaları zaman içinde gereksinmeyi karşılamayınca yeni kışlalar inşa edildi ve bu tür durumlar yeni odalar adıyla anıldı. Vfeni odalar Aksaray'ın Et meydanı denilen yerinde olduklarından bunlara Et mey dam odaları da denildi. Bu yeni kışlanın tümce kapısı Tekke meydanı denilen büyük bir alana açılırdı. Yeniçerilerden her orta ve bölüğün ayrı bir odası vardı. Odaların zemini sırlı tuğla ile döşeli, içerisi sedir ya da peykeliydi; kapıları ise mermer direklerle süslüydü. Her kapıda o orta ya da bölüğün nişan denilen hususi bayrağı asılı bulunurdu. Meydanın ortasında, orta camisinin çevresinde yer edinen 368 ocaklı odada şunlar vardı: 90 talimhane; 130 çardak, 69 ocaklı kerevet, 20 köşk, 4 tekke, 158 ahır Yeniçeriliğin kaldınlışı (1826) esnasında topa tutulan yeni odalar baştan sona yandı.
TM dam, Ismayıl Hakkı (Baltacıoğlu) tarafınca 1 ocak 1934'ten başlayarak Ankara'da piyasaya çıkan siyasal dergi Genel gösterim politikası içinde ırkçılığa karşı çıkan, sayfalarında felsefe ilim, teknik, ekonominin yanı sıra edebiyata da yer veren derginin başlıca yazarları içinde Ahmet Hamdi Tanpınar, Yaşar Nabi Nayır Sabiha Sertel, Sabahattin Ali, Cavit Yamaç, Abidin Dino, Zahir Güvemlı, Sefer Aytekin vb bulunuyordu. 1939'da çıkan bir sayısında Nâzım Hikmetin "Yeni adam'da Şüpheyle inancın yan yana, hatta diz mısra bulunması, bugünün şartlarında onun kuvveti olmuştur. Faşizme varıncaya kadar tüm gericilik ve Ortaçağ artıkları, istismar zihniyetiyle mücadelesi Yeni adam'ı türk neşriyat dünyasında namusuna güvenilecek bayraklardan birisi yapmıştır†diye tanıttığı dergi, yeni edebiyata ve türlü fikir akımlarına açık bir tutumu benimsemesine rağmen, ikinci Dünya savaşı sonrasının koşullarına ayak uyduramayarak önemini yitirdi, Baltacıoğ lu'nun vefat etmesiyle de (1978) kapanmış oldu.
Yeni Adana, müessese zamanı olan 1918' den bu yana Adana'da piyasaya çıkan günlük siyasal gazete. Ahmet Remzi (Yüre- gir) ve Avni (Doğan) beylerin Adana adıyla çıkardıkları gazete, üçüncü sayısından sonrasında vilayet yönetimince kapatılınca, bundan bu şekilde Yeni Adana ismini alıp çıkmaya başladı. Kurtuluş* savaşı döneminde Anadolu'nun en etkin ve etkili gösterim organlarından birisi durumuna geldi; transız işgal kuvvetlerinin baskısından kaçmak zorunda kalmış olarak bir süre Ka raisalı ve Pozantı'da yayımlandı, Ankara* itilafnamesi (20 ekim 1921) hükümleri uya rınca işgal kuvvetleri kentten çekildikten (5 ocak 1922) sonrasında tekrardan Adana'ya ta şındı (27 şubat 1922). Ûte taraftan, kafa langıçta yalnız Ahmet Remzi ile Avnı beylerden oluşan gazetenin ekibine Ferit Celal (Itimat) ve birden fazla yedek subay da katıldı (1919-1923). Adana'ya taşındıktan sonrasında günaşırı çıkmaya süregelen gazete, Cumhuriyet'in ilanından bu zamana kadar yayımını günlük olarak sürdürmektedir.
1. Asla kullanılmamış ya da kullanıldığını gösteren belirgin bir iz taşımayan, yıpranmamış, bozulmamış, eskimemiş bir şey için kullanılır (karşt. ESKİ): Almış olduğu otomobil yeni mİ? Buzddabımız hâlâ yeni, onu değiştirmemiz gereksiz
2. Kalite ve işlev yönünden aynı olan bir başka kimseden, bir başka şeyden-sonra gelen, o kimsenin, o şeyin yerini alan bir kimse, bir şey için kullanılır: Yeni yıl. Yeni kocası, kansı Yeni müdür. Yazım kılavuzunun yeni baskısını esas alabilmek. İşte yeni evimiz.
3. Uzun zamandan bu zamana kadar mevcud bir şeye oranla, daha yakın bir zamanda ortaya çıkmış olan bir şey için kullanılır: Yeni yayınlar. Yeni rejim. Yeni bir sözcük. Yeni mahalleler
4. Daha evvel mevcud başka bir hiç kimseye, başka bir şeye katılan bir kimse, eklenen bir şey için kullanılır: Bundan sonra yeni dostlar edinmelisin. Bu onun yeni zevki. Yeni bağzı elbise daha alabilmek.
5. Bir işte bir meslekte bir etkinlikte eski olmayan, onda lüzumlu deneyimi kazanmamış kimse için kullanılır: Hemen hemen meslekte çok yeni, bu şekilde hatalar yapmasını tabii karşılamak gerekir.
6. Örneksiz nitelikleri olan, kısa süre önce eşine rastlanmamış bir şey için kullanılır: Reklamcılıkta yeni bir dil yaratmak. Yeni bir yaklaşım. Yerleşik fikirleri sarsacak yeni kavramlar.
7. Eskiden mevcud duruma nazaran bir değişiklik, bir farklılık gösteren şey için kullanılır: Yeni bir cemiyet mo deli. Yeni iktidar insan hakları mevzusunda daha hassas. Yeni bir yaşama adım atmak.
8. Kendinden ilkin yaşamış bir kimselerle ortak nitelikleri bulunan bir kimse, malum eski bir kavram ya da düşünsel akımla aynı özellikleri taşıyan bir şey için kullanılır: Yeni bir Dostoyevskiy. Yeni bir hümanizma.
9. Yeni baştan, taştan başlayarak, tekrardan, tekrar: Yazıyı yeni baştan yazman gerekecek. || Yeni yazı, eski yazıya karşıt olarak, 1928'de kullanılmaya başlanan ve latin kökenli abeceye dayanan yazı. | Yeni yeni, son zamanlarda, bugünlerde: Bu şekilde problemler yeni yeni ortaya ahlıyor. || fâniden yeniye çok yakın bir geçmişte; eskiden değildir. || rde yakın geçmişte şu son zamanlarda. || Yeni varlıklı, türedi, sonradan görme
—Çağ. sant. Yeni gerçekçi, yeni gerçekçilik hareketine bağlı sanatçı. || Yeni figü- rasyon, Avrupa'da, 60Tı yılların başlangıcında ortaya çıkan figürasyon türü.
—Eğit. Yeni eğitim — EĞİTİM.
—Kur. tar. Yeni odalar, OsmanlIlar da yeniçeri kışlalarının bir kısmına verilen isim (Bk. ansikl. böl.)
—Sey. oy. Yeni dünya, ortaoyununda genellikle ev dekoru yerine kullanılan kafes biçimli paravan. (Çoğu zaman izleyicilerin görüşünü kesmemesi için birden fazla kenarlı, açık bir kafes biçimindedir. Kimi oyunlarda kâğıt ya da kumaşla kaplandığı da olur. Derhal her oyunda kullanılır. Kimi vakit başka mekânları da simgeler)
—Teknol. Yeni dönem, piyasaya yeni çıkmış bir aygıt, bir model ya da çok yeni bir teknik için kullanılır: Fotoğraf makineleri ailesinde bir yeni dönem
♦ be.
1. içinde bulunulan zamana çok yakın bir zamanda: Kaza yeni oldu. Daha yeni geldi.
2. Bir kimsenin, bir şeyin kısa bir süreden bu zamana kadar öyleki bulunduğunu belirtir: Yeni evli. Yeni varlıklı.
—ANSİKL. Kur. tar Şehzade camisi'nin bulunmuş olduğu yerdeki yeniçeri kışlaları zaman içinde gereksinmeyi karşılamayınca yeni kışlalar inşa edildi ve bu tür durumlar yeni odalar adıyla anıldı. Vfeni odalar Aksaray'ın Et meydanı denilen yerinde olduklarından bunlara Et mey dam odaları da denildi. Bu yeni kışlanın tümce kapısı Tekke meydanı denilen büyük bir alana açılırdı. Yeniçerilerden her orta ve bölüğün ayrı bir odası vardı. Odaların zemini sırlı tuğla ile döşeli, içerisi sedir ya da peykeliydi; kapıları ise mermer direklerle süslüydü. Her kapıda o orta ya da bölüğün nişan denilen hususi bayrağı asılı bulunurdu. Meydanın ortasında, orta camisinin çevresinde yer edinen 368 ocaklı odada şunlar vardı: 90 talimhane; 130 çardak, 69 ocaklı kerevet, 20 köşk, 4 tekke, 158 ahır Yeniçeriliğin kaldınlışı (1826) esnasında topa tutulan yeni odalar baştan sona yandı.
TM dam, Ismayıl Hakkı (Baltacıoğlu) tarafınca 1 ocak 1934'ten başlayarak Ankara'da piyasaya çıkan siyasal dergi Genel gösterim politikası içinde ırkçılığa karşı çıkan, sayfalarında felsefe ilim, teknik, ekonominin yanı sıra edebiyata da yer veren derginin başlıca yazarları içinde Ahmet Hamdi Tanpınar, Yaşar Nabi Nayır Sabiha Sertel, Sabahattin Ali, Cavit Yamaç, Abidin Dino, Zahir Güvemlı, Sefer Aytekin vb bulunuyordu. 1939'da çıkan bir sayısında Nâzım Hikmetin "Yeni adam'da Şüpheyle inancın yan yana, hatta diz mısra bulunması, bugünün şartlarında onun kuvveti olmuştur. Faşizme varıncaya kadar tüm gericilik ve Ortaçağ artıkları, istismar zihniyetiyle mücadelesi Yeni adam'ı türk neşriyat dünyasında namusuna güvenilecek bayraklardan birisi yapmıştır†diye tanıttığı dergi, yeni edebiyata ve türlü fikir akımlarına açık bir tutumu benimsemesine rağmen, ikinci Dünya savaşı sonrasının koşullarına ayak uyduramayarak önemini yitirdi, Baltacıoğ lu'nun vefat etmesiyle de (1978) kapanmış oldu.
Yeni Adana, müessese zamanı olan 1918' den bu yana Adana'da piyasaya çıkan günlük siyasal gazete. Ahmet Remzi (Yüre- gir) ve Avni (Doğan) beylerin Adana adıyla çıkardıkları gazete, üçüncü sayısından sonrasında vilayet yönetimince kapatılınca, bundan bu şekilde Yeni Adana ismini alıp çıkmaya başladı. Kurtuluş* savaşı döneminde Anadolu'nun en etkin ve etkili gösterim organlarından birisi durumuna geldi; transız işgal kuvvetlerinin baskısından kaçmak zorunda kalmış olarak bir süre Ka raisalı ve Pozantı'da yayımlandı, Ankara* itilafnamesi (20 ekim 1921) hükümleri uya rınca işgal kuvvetleri kentten çekildikten (5 ocak 1922) sonrasında tekrardan Adana'ya ta şındı (27 şubat 1922). Ûte taraftan, kafa langıçta yalnız Ahmet Remzi ile Avnı beylerden oluşan gazetenin ekibine Ferit Celal (Itimat) ve birden fazla yedek subay da katıldı (1919-1923). Adana'ya taşındıktan sonrasında günaşırı çıkmaya süregelen gazete, Cumhuriyet'in ilanından bu zamana kadar yayımını günlük olarak sürdürmektedir.
Kaynak: Büyük Larousse
YENİ AY a. Ayın ilk günlerde almış olduğu yay şekli; ayça, hilal.
—Gûkbil. Ay'ın, Güneş ile Yer içinde bulunmuş olduğu ve karanlık yüzünü Yer'e doğru çevirilmiş olduğu, bu yüzden de görünmez olduğu'evresi.
—Gûkbil. Ay'ın, Güneş ile Yer içinde bulunmuş olduğu ve karanlık yüzünü Yer'e doğru çevirilmiş olduğu, bu yüzden de görünmez olduğu'evresi.
Kaynak: Büyük Larousse
yeni ingilizcesi
1. new; neo-: yeni Eflatunculuk Neoplatonism. yeni klasikçi neoclassicist.
2. recent.
3. newly; recently.
- baþtan over again from the beginning, again.
- Ahit the New Testament (of the Bible).
- dosttan vefa gelmez. proverb You shouldn´t depend too much on a friend whom you´ve not yet gotten to know well.
- sözcük/kelime neologism, new word.
-den yeniye very recently
1. new; neo-: yeni Eflatunculuk Neoplatonism. yeni klasikçi neoclassicist.
2. recent.
3. newly; recently.
- baþtan over again from the beginning, again.
- Ahit the New Testament (of the Bible).
- dosttan vefa gelmez. proverb You shouldn´t depend too much on a friend whom you´ve not yet gotten to know well.
- sözcük/kelime neologism, new word.
-den yeniye very recently
Feysbuk'ta yeni başlatılan yeni ileti uygulamasını nasıl iptal edebilirim?
Yeni lisan hareketi nedir?
Yeni Yıl Nedir?
YORUMLAR