HomeNe Nedir?

Edebiyatın İşlevi Nedir

Edebiyat topluma kendisini hatırlatmaya vesiledir. Platon edebiyatın işlevi mevzusunda; "Edebiyatın ilk ve esas işlevi/görevi kendi tab...

Pil Özellikleri ve Çeşitleri Hakkında Bilgiler
Bocce Nedir? Nasıl Oynanır?
Esas Nedir? – Sözlük Anlamı

Edebiyat topluma kendisini hatırlatmaya vesiledir. Platon edebiyatın işlevi mevzusunda; "Edebiyatın ilk ve esas işlevi/görevi kendi tabiatına sadık kalmaktır" demiştir.

Christopher Caudwell edebiyatın insan hayatındaki işlevini izah etme uğraşı içindedir; "Sanat dünyayı değişiklik yapma işlevinin ardında olmalıdır. Bu durumu da insanların bilincini değiştirerek yapmalıdır. Toplumun özlemlerine uyarlanarak." der.

Hemen aşağıdaki Sn.Gürsel Korat'ın "Edebiyatın görevi" ile ilgili yazısını veriyoruz:
Edebiyat, işlerinden ve dertlerinden dolayı "bugünü" yaşayan ve vakaları tüm olarak algılayamayan insana, yaşama bakma yollarını gösterir.

Aslına bakarsak din ve felsefe de yaşamla bu gaye çerçevesinde ilgilenir: Felsefe, insan nedir, irade nedir diye sormakla yetinirken, din bunlara cevap verir ve zamandışı bir emirler dizisini insanoğlunun önüne koyar.

Şžüphesiz, din de felsefe de, edebiyat şeklinde bugünün dertleriyle uğraşan, "ölümü ötelerde bilen" gündelik yaşamın insanına mesafelidir.

Edebiyat, insanoğlunun hangi ereksel amacın parçası bulunduğunu, ahlâkının nereden geldiğini, özgürlüğün bir seçim mi yoksa zorunluluk mu bulunduğunu -buna benzer bir sürü kavramlaştırılmış bilgi sistemini- tartışmaz; edebiyat tüm bu detayları ve soruları insan eylemine, onun eyleminden gelen sorulara dönüştürür. Edebiyat, tüm detayları duyguyla anlaşılan, deneyimle sezilebilen, eylemle kavranan bir başka bilgi biçiminin parçası yapar.

Edebiyata bir sürü dinsel, politik, toplumsal ödevler ve görevler yükleyenler, onun yaşama bir tüm olarak bakmasından nefret edenlerdir. Bu şekilde kişiler için, günü yaşayan "insanoğlu" (erkek evladıdır ne olursa olsun) o günle ilgili sloganlardan birisini yinelerse edebiyat işlevini tamamlar. Edebiyatın insanla değildir, tanrıyla ya da herhangi bir toplumsal durumla ilgili "farkındalık yaratma" eylemi bulunduğunu düşünenlerle yollarımı en fazla bu yüzden ayırmışımdır.
Gürsel Korat

Edebiyatın İşlevi
Christopher Caudwell’in Yanılsama ve Gerçeklik adlı kitabının şiirin geleceğiyle ilgili kısımı hakkaten çok garip. Caudwell yirmidokuz yaşlarında İspanya’da Jarama harbinde öldü (1937). Ama yapıtı bugün de taptaze duruyor. Edebiyat eleştirisi faaliyetinde kendisinden en fazla söz edilen İngiliz yazarlardan birisi. Hellenist Georges Thomson şu şekilde diyor onun için: "Estetiğin temel problemlerine Marksist bir cevap getirmeğe çalışan ilk adam"Ne var ki yapıtını bütünüyle ele alan derinleştirilmiş bir araştırma de pek yapılmamış Caudwell için. Yalnız on yıl kadar ilkin David Margolies’nin onun estetiği üzerine bir kitap yayımladığını bir mekanda okumuştum. Aynı anda New York ve Londra’da basılmış bu kitabı göremedim. Ama ondan söz eden yazıyı kesip saklamışım. Jean Duparc yazmış. İsterseniz özetleyelim. Caudwell edebiyatın insan hayatındaki işlevini izah etme uğraşı içindedir. Sanat dünyayı değişiklik yapma işlevinin ardında olmalıdır. Bu durumu da insanların bilincini değiştirerek yapmalıdır. Toplumun özlemlerine uyarlanarak. Sanat hem şuurlu bir yanılsama hem de coşkusal bir toparlanmadır. O yanılsama isteklerimizi gerçeğin ortasına fırlatır ve kendisi de gerçeğin kendisi haline gelir. Ama sanat etkinliği bireye dıştan ve belirgin toplumsal isterlere nazaran hazırlanmış ideolojik bir modeli zorla benimsetme yoluna gitmemelidir. Sanat "güdüleri" onların iç zorunluluğunu da hesaba katacaktır. Kendisi de bir toplumsal ürün olan o iç zorunluluk mevzusunda kişiyi daha da bilinçlendirecektir. Yapıt da o iki tür zorunluluğun (güdüler ve toplumsal ilişkiler) çatışması sonucu ortaya çıkacaktır.Kapitalizmin ileri aşamalarında seçkinlerin sanatının gerçeklikten yüz çevirilmiş olduğu görülmektedir. Edebiyattaki kitle türlerini duygusal filmleri ve polis romanlaıını düşünelim. Halkın afyonundan başka bir şey değildir bu tür durumlar. Oysa gerçek sanat içinden özgürlüğün fışkırdığı ağlatısal çatışmaları çözmeye çalışmalıdır.Şžiir onu okuduğumuz süre ortaya çıkan şeydir. Kuram kısaca bir ideolojik sunu olmadan ilkin ergonomik bir etkinlik hali vardır şiirde. Şžair şahıs elbet A. Richards’ın şiilerini de Marksist bir yazan da (diyelim Buharin) öğrenim görmüştür. Coşkusal ve düşünsel etkisinde bırakır üst üste gelecektir onda. Şžairin oluşumunda bir takım ters unsur ard arda bağlanan öğeler onu ilim ve sanat içinde koşturacak yarattığı dil hem "mantıksal" hem "coşkusal" yönler kazanacaktır. Şžiirdeki "ben"in hem toplumsal hem "öznel" planda oluşu da bundan ileri gelmektedir. Böylelikle o "ben hem kendi kendisidir hem de toplumdaki tüm üyelerin ortak özelliklerini taşımaktadır. Bir ergonomik olarak şiir sanatı dünyadaki ortak duyguları ve teoriyi gerçekleştiren düşünsel şekilleri değiştirir.Şžair sanatçı sanatla alakalı şekiller içinde kendini açıklıyor değildir. Ya? Kendini keşfediyordur onlarda. Kendi deneyinin birleşimini toplumunkine uygulayarak kendi "ben"ini toplumsal ilişkilerin modeli içinde görerek bir tek toplumsal açıdan bir kıymet taşıyan bir ürün yaratmakla kalmaz ozan. Kendi kendinin modelini de yaratır ortaya çıkarır.Caudwell’in uygar edebiyat mevzusundaki fikirleri adamakıllı negatif. Ona nazaran burjuva toplumunda sanat dönüşsüz olarak bir kültür dekadansının içine yuvarlanmıştır. Toplumcu bir toplumda edebiyat kendi kendinin bilincine daha çok varacaktır. Burjuva toplumda sözcükler ticari ortam içinde aşınmış bireyler kopuk kopuk kalmışlardır; dil yoksullaşmıştır. Yeni bir toplumda ise sözcükler eski güçlerini bulacak dil her türlü ilişki ve durumun karşılığını yaratacaktır.

Sanatın işlevi mevzusunda derhal devamlı sanat dünyası ile ilim dünyasını karşı karşıya getirmesinden sanatı hep bu şekilde çift kutuplu görmesinden dolayı Caudwell sık sık eleştirilmiştir. Margolies de dinin ahlakın hukuki üstyapılarının ve başka ideoloji kesimlerinin ele alınmamış olmasını Caudwell’in yapıtında bir eksiklik olarak görüyor.


Edebiyat ve Toplumsal Yarar



Edebiyatla cemiyet kavramlarını beraber düşündüğümüz süre, yarar terimini göz ardı edemeyiz. Edebiyatın toplumsal yaşam bakımından ne anlama geldiği, bir bakıma edebiyatın toplumsal işlevinin ne olabileceği, İlkçağ felsefecileri ve düşünürlerinden itibaren üstünde durulan bir mevzu olmuştur. Platon, edebiyatın cemiyet üstündeki etkilerinin bilincindedir ve edebiyat eserlerindeki sakıncalı parçaların gençlerin eğitimini negatif etkileyeceğine inanır. Bu şu anlama gelir ki fert ve toplumun alacağı şekil üstünde edebiyatın anlamlı bir gücü vardır. Bu anlayış şekil ve kalite değiştirerek günümüze kadar devam etmiştir. Buna karşılık Aristo için edebiyat, bir tür bilgi edinmenin aracıdır . Trajedi örneğinde olduğu şeklinde, insanda merhamet ve korku duygularını harekete geçirerek ruhu negatif tutkulardan arındırması, bu nedenle erdemli insanı hedeflemiş olması edebiyat adına kaydedilecek bir başarıdır.

Toplumların zamanı süresince edebiyatın işlevi, çoğu zaman onun iki yönü öne çıkarılarak belirlenmeye çalışılmıştır. Kimileri, edebiyatı şahsi duygulanmaların, yaşantıların, heyecanların ifade aracı görmüştür. Bu durumda edebiyat, geniş kalabalıkların değildir, ferdin hizmetinde olarak, gerek yazar gerekse okurun sanki eğlence aracıdır. Böylelikle hem yazar hem de okur, edebiyat eserleri yardımıyla şahsi çıkmazlarından kurtulmanın yolunu bulurlar. Gerçi bu ölçülerde dahi edebiyatın toplumsal yarardan uzak kalmış olduğu söylenemez; ama bu, edebiyatın toplumsal işlevinin en alt sınırıdır.
İkinci durumda edebiyat, toplumsal nazar açısının ürünüdür ve ondan beklenenlerin sınırları da buna nazaran çizilmektedir. Edebiyatı bu anlayış etrafında ele alanlar, toplumsal problemlerin çözümlenmesinde edebiyatı bir eğitim aracı olarak görmüşlerdir. Bu bir bakıma edebiyatın bir dereceye kadar aslolan amacından uzaklaştırılması anlamına gelir. Oysa gerçek edebiyat eserleri bu iki amaca da başarıyla hizmet eden eserlerdir. İnsanı toplumdan ayrı düşünemeyeceğimize nazaran, onun ilk olarak kendisi sonrasında da cemiyet için hazırlanması gereklidir.

Edebiyat, his ve düşüncelerine beraber seslenerek, insanoğlunun bu açılardan muhteşem bir varlık hâline gelmesinin koşullarını hazırlar. Cemiyet, bir mealde kolektif bilincin bir seviye etrafında oluşan organik bütünlüğüdür. Öyleyse gelişmiş bir edebiyat, toplumun tekrardan biçimlendirilmesinde, ortak idealin oluşmasında küçümsenmeyecek bir etkiye haizdir.
Türk edebiyatıtarihinde, edebiyatın toplumsal işlevinin son aşama ileri boyutlarda algılandığı, toplumu tekrardan oluşturmanın aracı görüldüğü dönemlerde, edebiyata küçük çapta da edebiyat dışı görevler yüklenmiştir. Bu bağlamda Tanzimat edebiyatını, politik edebiyatın tipik bir örneği saymak mümkündür. Devrin yazar ve şairlerinden birçoğunun, başka türlü de söylenebilecek fikirlerini edebiyat yöntemiyle ortaya koymalarının başkaca bir sebebi yoktur. Aslına bakarsak sanatın gerekleri göz ardı edilmediği sürece, bundan hem edebiyat hem de cemiyet kazançlı çıkar. Böylelikle edebiyatı şahsi duygulanmaların aracı görenlerin de, toplumsal sorunların çözümünde ondan oldukça fazla şey bekleyenlerin de beklentileri dengelenmiş olur. Bu sebeple tanınmış Fransız romancısı Poul Bourget “edebiyatın hizmeti medeniyetin hizmetinden aşağıkalmaz. O yalnız bir süs değildir, medeniyetin ta kendisidir” demek ihtiyacını duymuştur.

Edebiyat eserleri, içinde doğdukları toplumun duyuş ve düşünüşünü, yaşamı algılayış biçimlerini, büyük tarihî dönemlerde ortaya çıkan toplumsal psikolojinin tüm ve en ince detaylarını kendilerinde yaşatırlar.

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Edebiyatın İşlevi Nedir
Edebiyatın İşlevi Nedir
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/edebiyatn-islevi-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/edebiyatn-islevi-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content